Geri dönmemesi ve yakınlarının da telefonla kendisine ulaşamaması üzerine durum, polis ve jandarma ekiplerine bildirildi.
AKUT ekiplerinin de destek verdiği arama-kurtarma çalışmaları sonuçsuz kaldı.
Saat 16.30 sıralarında portakal bahçesini sulamaya giden bir çiftçi, ağaçlar arasında emekli öğretmen olan ailenin iki çocuğunun küçüğü Koç'un cansız bedenini buldu.
Durum, polis ve sağlık ekiplerine bildirildi. Yapılan incelemenin ardından Koç’un cesedi otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu’na götürüldü.
BABASI FELÇLİ
Oğlunun ölüm haberini alan ve üzüntü yaşayan anne Nuray Koç ve felçli olan baba Yaşar Koç, "8 yıldır atama bekliyordu psikolojisi bozuldu tedavi görüyordu" dedi.
BİR YIL ÖNCE DE İNTİHARA KALKIŞMIŞ
Alim Koç’un mahalle arkadaşı Adnan Gündüz, "Geçen yıl da intihara kalkışmıştı. 8 yıldır atama bekliyordu, psikolojisi bozulmuştu'' dedi.
ATANAMADIĞI İÇİN İNTİHAR EDEN ÖĞRETMEN SAYISI 34
Türk Eğitim Sen ve Türkiye Kamu-Sen Başkanı İsmail Hakkı Koncuk, Alim Koç ile birlikte atanamadığı için intihar eden öğretmen sayısının 34 olduğunu söyledi.
Koncuk, Türkiye Cumhuriyetinin bir sosyal devlet olduğunun altını çizerek “Hiç kimse ‘devlet her üniversite mezununa iş bulmak zorunda değildir’ diyemez. Başbakan, 2002 yılında bizim dönemimizde atanamayan öğretmen sorunu da KPSS sorunu da kalmayacak, demişti. Ama atanamayan öğretmen sayısı 70 binden 350 bine çıktı” dedi.
Koncuk, sosyal devletin insanlarına kömür, giyecek, yiyecek dağıtan değil; asgari düzeyde geçimini sağlayacak işi bulan devlet olduğunu söyledi. Koncuk, Başbakan'ın 2002 yılında muhalefetteyken söylediklerini iktidarda gerçekleştirmek zorunda olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Genç işsizler ordusu atom bombası gibi gezerken, umutlar tükenme noktasına gelmişken ‘bu devletin sorunu değildir, umurunda da değildir’ diyemezsiniz. Kim dedi size bu kadar eğitim fakültesi açın diye? Bunu yapan da sizken, atanamayan öğretmenler benim sorunum değil, deme hakkına sahip değilsiniz. Umudu tükenen bu gençlik ülkenin kaybıdır. Atanamadığı için intihar eden genç sayısı 34’e yükseldi. Bunun acısını yüreğinde hissetmeyen bir yönetim anlayışı olamaz.”
Koncuk, Türkiye’de öğrenci başına düşen öğretmen sayısının OECD’nin çok gerisinde olduğunu belirtirken, 350 bin rakamının rahatlıkla eritilebileceğini söyledi. Eğitimin okulla sınırlandırılmaması gerektiğini, öğretmenlerin okul sonrası saatler için de değerlendirilebileceğini ifade eden Koncuk, “Ama bu yapacak, planlayacak kafa ve irade lazım. Sorun bu iradenin olmayışıdır” diye konuştu.