Olaya karıştığı iddia edilen kişinin dolaylı olarak benim misafir listemden tribüne girdiği doğrudur. Ancak esefle kınadığım ve beni derinden yaralayan bu olayın gerçekleşme şekliyle ilgili herhangi bir dahlimin olduğuna ve hatta daha da ileri gidilerek korumam olduğuna, kendine talimat verdiğime dair beni derinden üzen ve sarsan iddialar kesinlikle asılsızdır.
Göreve geldiğim günden bu yana, Beşiktaş’ın bir değerler sistemi üzerinden yeniden şanına yakışır bir yapılanmaya kavuşması için içten bir çabayla aralıksız çalışan bir isim olarak, bu olayı benimsemem asla mümkün değildir.
BJK Futbol Komitesi Başkanı Tamer Kıran bir yana, hangi aklı selim insan, binlerce insanın bulunduğu bir ortamda, basının gözü önünde, hangi gerekçeyle, böyle bir şeye tevessül eder, kendi taraftarına saldırtır?.. Bir Futbol Komitesi Başkanı düşünün ki değerlerden, yönetim felsefesinden, kurumsallıktan ve Fair Play’den bahsedecek ve futbolun ana aktörü, en büyük destekçisi seyircisine bir saldırı planlayacak? Bunu akıl, mantık ve vicdan ile bağdaştırmak mümkün müdür?
Bir yönetici, böyle bir şeyi, hangi gerekçeyle yaptırır, bunu aklı selim değerlendiren herkesin takdir ve vicdanına bırakıyorum.
Buna rağmen, bulunduğum mevkii ve bugüne kadar sergilediğim yöneticilik anlayışı gereği, olayla ilgili hiç bir sorumluluğum olmamasına rağmen, ilk günden beri savunduğum, Beşiktaş duruş ve değerlerinin yaşatılması, gelişerek hayat bulması adına, Futbol Komitesi Başkanlığı ve BJK Yönetim Kurulu üyeliği görevlerimden istifa ediyorum.
“Önce taraftarım” diye söze başladığım bu çatı altında, Allah nasip etti yönetici olma onuruna da eriştim. Beşiktaşımızda görev yaptığım yaklaşık 13 aylık sürede, eksikleriyle doğrularıyla ama tüm gönlümle verdiğim hizmette, geldiğim noktaya; tribünlere geri dönerken, benden yana varsa bir hakkım, helal ediyorum. Bu süreçte elbirliğiyle, gönül birliğiyle omuz omuza ter döktüğümüz, futbolcularımız, hocalarımız, çalışma arkadaşlarımız, yönetimimiz ve taraftarımızdan helallik diliyorum" dedi.