Kaya Thermal Convention Otel’de düzenlenen törende Yıldırım, bin 414 projeden oluşan Hayat İzmir'i açıkladı. Törene Başbakan Yardımcısı Hüseyin Çelik, AK Parti milletvekilleri, ilçe belediye başkan adayları, il teşkilatı, kentin ileri gelenleri, iş dünyası, sivil toplum örgütleri temsilcileri, medya temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Anafikrini "İzmir'in tıkanmış damarlarından", adını "İzmir'in yaşam tutkusundan" enerjisini "İzmir'in genç, dinamik nüfusundan, eşsiz doğasından, kentler tarihinin toplumsal mekanlarından ve yerleşmeler arasındaki etkileşim gücünden" alan Hayat İzmir, 12 ana başlık altında toplandı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, bütün projelere detaylı giremeyeceğini, eğer detaylı açıklarsa projenin 23 saat süreceğini belirterek projeleri ana başlık halinde açıkladı. Hayat İzmir’in tanımını yapan Yıldırım, şöyle konuştu: "İzmir’in sorunlarını çözmeye kilitlenmiş şehircilik hareketidir. Gücünü İzmirlilerden alan kolektif yönetim hareketidir. Mahallerinden ilçelere kadar uzanan yerel yönetişim biçimidir. Hayat İzmir’in içinde 9 ana başlık var. Bunlar sosyal, ulaşım, ekoloji, engelsiz, turizm, yeşil, dünya, sanat, kültür, kentsel hayattan oluşuyor. Bu başlıklar İzmir için eylem planımızı oluşturuyor.” “JEOTERMAL ORGANİZE SANAYİ BÖLGELERİ KURULACAK” Ekonomide hayat projesini açıklayan Yıldırım, hedefin izmir’in ekonomisini güçlendirmek, kalkınmada lokomotif haline getirmek olduğunu belirterek, bunun için tarım sanayi, turizm ve kültürü seçtiklerini belirtti. Tarımda İzmir’in bir numaralı şehir olduğunu aktaran Yıldırım, şöyle konuştu: “Tarımda 107 proje hazırladık. Jeotermal organize sanayi bölgeleri kuruyoruz. 29 bin dekar alanda sera kurulacak. Ayrıca fidancılık ve süs bitkileri organize bölgeleri kurulacak. 12 ilçemize tarımda bilinci artırmak ve ara eleman ihtiyacını karşılamak için meslek edindirme merkezleri açacağız. Güzelbahçe’de deniz ürünleri borsasını kuruyoruz. Ödemiş ve Bergama için bir diğer projede hayvancılığı geliştirmek ve yem borsası kuruyoruz. Şu an İzmir’de 12 çeşit tarım ürünümüz var. Bu ürünlerin marka haline gelmesi için çiftçi merkezleri kuracağız. Süt toplama ve et entegre tesisleriyle üreticilerimize katkı sağlayacağız.” “KONAKLAMA TESİSLERİ YAPILACAK” Turizmin İzmir’de sıkıntılı olduğunu, 1.4 milyon misafir ağırlandığını, Antalya’da 10,5 milyon, Muğla’ya 3 milyon yabancı misafirin geldiğini açıklayan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu neden böyle düşünmek lazım. Hele hele İZTO Başkanı Ekrem Demirtaş’la bazı önlemleri almasaydık bugün 1.4'ü bile göremezdik. 4 milyonluk kente turistler neden gelmiyor. İzmir fuarcılığı İktisat Kongresiyle Türkiye’de başlatan şehir. Yıllar geçmiş İzmir fuarcılığı gerilemeye devam etmiştir." 10 yıldır İzmir fuarının organizasyon ve ziyaretçi sayında artış olmadığını anlatan Yıldırım, şöyle konuştu: "Fuar adeta panayıra dönüşmüştür. Yeterli konaklama var mı? 5 yıldızlı oteller sadece Konak Alsancak civarında. Karşıyaka’da bile 5 yıldızlı otel yok. Süratle konaklama tesislerinin kalitesini artırarak, şehre yayacağız. Doluluk oranları vahim. Erişim ulaşım konusu çok önemli. İzmir’de mutlaka bunları da kolaylaştırmamız lazım. Demek ki altyapı ile yapmamız gerekenler var. İzmir'in tarihi turizm potansiyeli açığa çıkmalı. Dışarıdan kent çok güzel gözüküyor, insanlar hayale kapılıyor. Ama İzmir’e gelince hayal kırıklığı yaşıyorlar.” “BAŞIMIZI TAŞIN ALTINA KOYUYORUZ” İzmir’in sadece nüfus olarak Türkiye’nin 3’üncü büyük kenti olduğunu aktaran Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ancak bütün göstergeler arka sıralarda geliyor. Yalnız hak yemeyelim bir gösterge de ikinci sırada. O da imarsız yapılaşma. İzmir, İstanbul’dan sonra ikinci sırada yer alıyor, keşke daha güzel şeyler paylaşabilsem. İzmirli hep geçmişiyle övünüyor, çünkü Victor Hugo bu kente prenses demiş, Evliya Çelebi İzmir’den büyük övgülerle bahsetmiş, Büyük İskender’in, almazsam eksik olur dediği kent. Sezen Aksu’nun Firuzesi İzmir. İzmir geçmişini tabi ki yad edecek ama geleceğe de umutla bakacak. Ama ne yazık ki İzmir geleceğinden umutlu değil, geleceğini göremiyor. Bunda İzmirli’nin suçu ne. İzmirli mi bunun sebebi. Tabiki değil. Buradaki sorumluluk bu kenti yönetenlerdir. Göz göre göre bu kentin kan kaybede kaybede bu hale gelmesine müsaade edenlerdir. Kimse bundan kaçmasın. Biz seçimi yaptık. Şimdi sıra hemşehrilerimizde. Hemşehrilerimiz seçerse başımızı taşın atına koyarak projeleri gerçekleştireceğiz. Ben zoru severim. Benim için zor hemen yapılır. İmkansız biraz zaman alır. İzmir’de artık herşey kolay diyorum. Çünkü Türkiye’de yaptıklarımız, tıkanan damarları açan icraatlarımız herşeyin teminatıdır. Türkiye’de başardık İzmir’de hayli hayli başarırız. Çünkü bizim çok iyi ekibimiz var. İlçelerde, ne yapacağını bilen, ortak yönetişim anlayışını belirleyen bir ekiple yola çıkıyoruz. Belediyeler yönetimin ilk kademesidir. Şehirde yaşayanların ilk dokundukları yer belediyelerdir. Şehirleri belediyeler inşa eder, onlar da medeniyeti kurar. İzmir’de İyonyalılar, Selçuklu, Osmanlı medeniyetleri çok güzel eserler bıraktı. Bu eserleri geleceğe taşımak bizim görevimizdir. Onun için özenle çalıştık projelerimizi hazırladık.” “DÜNYANIN EN BÜYÜK BOTANİK PARKI” Karşıyaka’da kültür sanat ve hava müzeleri olacağını anlatan Yıldırım, "Karşıyaka İskelesi’ne bağlanacak Zübeyde Atıf Gemisi İstanbul’da hazır buraya gelmek için gün sayıyor. Bayraklı’da denizin dibinde ancak denize ulaşamıyor. Bu ilçemize de bilim, teknoloji ve açık hava müzesi kuruyoruz. İnsanlık tarihi boyunca bu alanda gezilecek. Anadolu bulvarı yeraltına alınacak, Bayraklı'yla Yamanlar birleştirilecek ve dünyanın en büyük botanik parkı burada yer alacak. 30 bin farklı bitki yer alacak. Su dünyası müzesi ve devasa bir akvaryum Balçova’da yapılacak.” “18 MUHTELİF ÖLÇÜDE YAT LİMANI” İkiçeşmelik, Kadifekale’nin de projelendirileceğini söyleyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “İkiçeşmelik el sanatları sokağıyla tarihini devam ettirecek. Teleferikle Agora’ya Kemeraltı’na ulaşacak ve bu sistem kruvaziyerle sahil bandına birleştirilecek. Yat limanı sayısı ve kapasitesini artıracağız. 18 muhtelif ölçülerde yeni yat limanı yapacağız. Bin 900 olan konaklama ve bağlama kapasitesini 9 bin üzerine çıkaracağız. Deniz turizmine katma değer sağlayacak bir proje olacak.” “TÜRKİYE’NİN KÜLTÜR VE TURİZM BAŞKENTİ İZMİR” Türkiye’nin ticari başkentinin İstanbul, siyasi başkentinin Ankara olduğunu aktaran Yıdlrım, şunları söyledi: “Türkiye’nin kültür ve turizm başkenti İzmir olacak. Bu çerçevede Alsancak'taki atıl alan dönüştürülecek. Mürselpaşa ile liman arasında kalan alanı medya, bilişim, yayıncılık, kültürün yerleştiği bir site haline getiriyoruz. Şehir içinde işlevsiz olan depolar bu bölgede kötü görüntü oluşturuyor. Bu yerleşke içine bin dönümlük park ilave ediyoruz. Ofisler, sanat atölyeleri, film paltoları yer alacak. Gençlere de önemli müjdem var. Açık ve kapalı spor alanları kruvaziyer limanıyla irtibatlandırılacak. Gençler için dalış eğitim amacıyla yeniden ele alınacak.” “YATIRIMCIYA KENTTE OT YOLDURULUYOR” İzmir'in ticareti Türkiye’ye öğreten şehir olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu: "Ancak bu alanda maalesef 4’üncü sırada yer alıyor. Türkiye’de ihracat 4 kat arttı. İzmir’in payı 10 yıl içinde yüzde 8’den 6’ya geriledi. Bazıları bunda İzmir’in ne kabahati var diyebilir. Teşvik verilmediğini iddia edebilirler. Oysa Bursa’da teşvikte İzmir ile aynı ama ihracatta İzmir’in önünde. Bu şehirden yatırımcı kaçırılıyor. Yatırımcıya ot yolduruluyor. Hiçbir şey yapamıyor, izinleri alamıyor. Bunu yerel yöneticiler kolaylaştıracak. Yerel yönetimin dertlerle dertlenmeleri gerekiyor. Keşke dertlenseler de biz de burada olmazdık.” “170 BİN İZMİRLİ’YE İSTİHDAM SAĞLANACAK” İşsizliğin had safhada olduğunu açıklayan Yıldırım, projelerin gençlere istihdam sağlayacağını söyledi. 35 bin İzmirli’ye iş aş sağlanacağını aktan Yıldırım, “Tarım, sanayi, turizm, kültürü birleştirdiğimizde toplam 130 bin istihdamı olacak. Bütün projeleri birlikte düşünürsek 170 bin hemşehrimize iş imkanı sağlıyoruz. İzmir ekonomisine de 30 milyar katma değer gelecek” diye konuştu. PROJE MALİYETİ 65 MİLYAR LİRA Toplam projelerin yatırım maliyetinin 65 milyar olduğunu söyleyen Binali Yıldırım, projelerini şöyle anlattı: “İzmirli sizi seçti. Bunları nasıl yapacaksın diyenler olabilir. Bu soru bana 2003’te de soruldu. İzmirli rahat olsun. Ben 35 yıllık mühendisim. En büyük problem nedir biliyor musunuz? Projenizin olmamasıdır, nereye gideceğinizi bilememenizdir. Biz bunları biliyoruz. Projeleri biz kamu özel ortaklığıyla, bazı projeleri de merkezi hükümetle birlikte yapacağız. Toplam proje içinde kendi kaynaklarımızla yapacağım 15 milyarı geçmiyor, gerisi alternatif finans kaynaklarıyla yapılacak.” “İZKARAY’LA İKİ YAKA BİRLEŞECEK” Bir diğer projenin ulaşım olduğunu anlatan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmirlinin bunu yaşaması lazım. Ulaşan erişen Türkiye’yi yaptık, İzmir’de hayli hayli yapacağız. Toplu ulaşım çok yetersiz kentte. İZBAN’ı yaptık biraz rahatladı. Raylı sistem yetersiz. Otobüsü merkezde var. Çevre ilçelerde yok. Deniz unutulmuş yok. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar deniz taşımacılığına uygun yer yok. Demek ki işin sistemi belli. İlk etapta 26,5 km metro, ikinci etapta 65 kilometrelik tramvay hataları var. Böylece düşey hatları yatay hatla birleştirileceğiz. Toplu ulaşım denizle entegre olup sorun çözülecek. İZKARAY projesi ile iki yakayı birleştireceğiz. İzmirle Karşıyaka arasındaki rekabet devam etsin. Ama projeler yapılsın. Rekabet güzellik ve kalite getirir. Onun için o rekabete sözümüz yok. Biz ulaşımda kuzeyi ve güneyi birleştireceğiz. Niye Çiğli’den gelen vatandaşımız Çeşme’ye gitmek için eziyet çeksin. İZKARAY ile 6 dakikada geçsin." “440 KİLOMETRE BÖLÜNMÜŞ YOL” Sahilden çevreyoluna yolların yetersiz olduğuna dikkat çeken Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti: “Önümüzdeki dönemde 440 kilometre bölünmüş yol yapacağız. Yeni büyükşehir yasasının getirdiği en önemli şey İzmir’in 12 bin kilometrelik yolları büyükşehirin sorumluluğuna veriliyor. Üretim yolları, köy yolları, merkezdeki yollar dahil bütün altyapı, artıma herşey büyükşehir sorumluluğuna geçiyor. Büyükşehirin aldığı pay da 4,5'dan 6’ya çıkıyor. Parasal anlamda da büyükşehirin kaynakları artırılıyor. Bu ne demektir. Artık yapılacak yol için Ankara’dan cevap beklemeye gerek yok” ŞEHİR İÇİNE AKILLI TRAFİK Şehir içinde akıllı trafikle ilgili projeleri de yapacaklarını söyleyen Binali Yıldırım, şunları söyledi: “İzmir’de park alanları yetersiz olduğundan yolların yarısı park olarak kullanılıyor. İzmir’de yapılan kapalı otopark 5 bin 500, trafiğe giren araç sayısı 700 bin. Yeter mi bu otoparklar. Bizim havalimanına yaptığımız otopark 5 bin 300 kapasiteli. Ama İzmir’de bu yapılmıyor. Amma para alınıyor. Otopark paraları alınıyor. Tüm Türkiye’de böyle. Otopark ruhsatı alınır, sonra dükkana dönüşür. Bu uygulamaya son veriyoruz. Akıllı ulaşım sistemiyle şehre 35 dalçık yapıyoruz. Akıllı sistem 7/24 çalışacak. Akıllı sistemler trafik 24 saat takip edilecek. Vatandaşta alternatif gidişlerini görecek, ona göre yoluna gidecek.” İzmir’in tiyatro sayısı ve sinema sayısı bakımından İstanbul ve Ankara’nın gerisinde olduğunu belirten Yıldırım, sinema, gösteri ve tiyatro sayısını artıracaklarını söyledi. “KONAK MEYDANINI BÜYÜTÜYORUZ” İzmir’de sosyal hayatta da önemli projeleri olduğunu aktaran Yıldırım, ”Konak meydanını büyütüyoruz. Körfezle buluşturuyoruz. İzmir’in sembolü meydanı bu haliyle insanlar arayıp bulamıyor. Bu halden çıkarıyoruz. Denizle yol arasındaki kesintiyi önleyerek, 3 kat meydanı büyütüyoruz” dedi. İzmir yeşil alan fakiri olduğunu söyleyen Yıldırım, bunun için kent parkları, yeşil alanlar, yaşam alanları projelerini bütün ilçelerde gerçekleştireceklerini ifade etti. “ACİLİN ACİLİ İŞİMİZ ÇÖPLERİ ENERJİYE DÖNÜŞTÜRMEK” Sürdürülebilir ekolojik bir hayat için 600 üzerinde proje tasarımları olduğunu anlatan Yıldırım, İzmir’de 31 Mart’ta göreve geldikleri takdirde ilk işlerinin çöp depolarını, atıklarını çöp fabrikalarına dönüştüreceklerini dile getirdi. Bu atıklar değerlendirilerek hem gübreye hem enerjiye dönüşeceğini anlatan Yıldırım, şunları söyledi: "Bunu İstanbul, Bursa başardı. Acilin acili budur. 31 Mart’ta başlayacağımız iş budur. Çünkü insan hayatı herşeyden önemlidir. Teknoloji o kadar gelişti ki bugün İsveç çöp ithal ediyor ve bunu gübre ile enerjiye dönüştürüyor ve yok satıyor. Biz ise elimizdeki çöpü nereye koyacağımızı bilemiyoruz. Ekolojik hayatla ilgili 179 proje var. Bunda biri ekolojik hayat, Çiğli önünden kanal açıyoruz. İç körfezin sirkülasyonunu sağlayacağız." İzmir’in en önemli konularından birinin kentsel hayat oluğunu söyleyen Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Afet sayısı 313 bin. 1 milyon İzmirlinin bu yapılardan çıkması lazım. Boğaziçi Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre İzmir’de 6,5 şiddetinde deprem olursa 11 ilçe merkezi etkilenerek, 196 konut yıkılıyor, 5 bin ile 20 bin arasında can kaybı riski var. 50 bin üzerinde yaralanma riski var. Böyle bir duruma karşı önlem ise yok maalesef. Zaman kaybetmeden 1 milyon hemşehrimizin yaşadığı ruhsatsız yapılardan kurtarmamız, konforlu ve rahat sitelere dönüştürmemiz gerekiyor. Bunu gönüllülük esasıyla yapacağız. Kimseyi yerinden yurdundan etmeyeceğiz. Kendi rızasıyla yapacağız. Bunu kooperatiflere yaptıracağız. Ama hemşehrilerimizin güvencesi biz olacağız. Emsal usulüyle değil kütle imar ile şehir yenilemesi yapacağız. Yani sosyal, yeşil alan, yaşam alanları merkezleri herşeyin kararını biz vereceğiz ve uygulatacağız. Zaten bu başladı bin 600 konut şu an muhtelif ilçelerde yapılıyor. Bu kişilere 650 TL kira yardımı yapıyoruz. Yapım esnasında da kiraları ödenecek ve rahatsızlık yaşamayacaklar. Kentsel dönüşüm anlamında elle tutulur tek iş TOKİ’nin yaptığı 14 bin konuttur. Tabi geçmiş dönemde yapılan projelerde var ancak yeterli değil. Doğu ve kuzey aksında şehir nasıl gelişecek. Bunun kararını vereceğiz. İzmir’in bir bölü binlik planları var. İzmir gelişigüzel büyüyor." İzmir’in sıcak havası, iklimi ile sağlık için önemli olduğunu belirten Binali Yıldırım, sözlerini şöyle tamamladı: ”Sağlık olsun demekle sağlık olmuyor. EXPO’da da sağlık için önemli projeler yaptık. Bayraklı’da 2 bin 100 yataklı 7 hastaneden oluşan komplekse 12 Mart’ta başlıyoruz. Güneyde de bin 500 yataklı şehir hastanesi yapılıyor. Seferihisar’da da uluslararası sporcu kamp merkezi kuracağız. Yerli yabancı spor kulüpleri gelerek kamp yapabilecekler.” İzmir’in engelliler için de engel olduğunu ifade eden Yıldırım, engellilerin yaşamını kolaylaştıracak uygulamaları en birinci görevleri olacağını ve onlara bulundukları yerde hizmet götüreceklerini söyledi.