Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen 'Çalışan Kadınlar Buluşması'na katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu, tarih boyunca kadınların 'özne' olmasına izin verilmediğini vurguladı.
“BİR ÜLKENİN MUTLULUĞUNU KADINLARIN YÜZÜNE BAKARAK ANLARSINIZ”
AK Parti’nin bu zihniyeti kökünde değiştiren bir yaklaşım sergilediğini söyleyen Davutoğlu, “Kadınlar ve erkekler Allah’ın birbirini tamamlamak üzere yarattığı varlıklardır. Kadınların hayatta ödedikleri bedel, erkeklerinkinden az olmamıştır. Bir ülkede ülkenin huzurunu görmek isterseniz bir o ülkeye indiğinde havaalanlarına bakacaksınız, o ülkenin ekonomisinin yansımasına görürsünüz. Bir ülkenin mutluluğunu ise kadınların yüzüne bakarak anlarsınız. Huzurlu toplumlarda kadınlar mütebessimdir. Bir ülkede ekonomik kriz varsa ‘akşam neyi pişireceğim’ diye kaygılıdır kadın. İç savaş varsa eşini ve evladını kaybetme kaygısı yüzüne vurur. Ben dünyanın birçok kriz bölgelerine gittiğimde önce kadınların yüzlerinde hüznü gördüm. Allah bu ülkenin kadınlarının yüzlerindeki tebessümü hiç eksik etmesin. Çoğu zaman erkeklerin kararlarının bedelini kadınlar öder. Kadınlar savaşın, terörün, şiddetin mağdurudur. Savaştan sonra yaraları sarmak da kadınlara düşer” diye konuştu.
Ailenin temel direğinin kadın olduğunu vurgulayan Davutoğlu, “Kadın merhametinin sinmediği hiçbir yuvada yetişen çocuk gelecek dönemlere huzur içinde erişemez. Eski Türkiye’de kadın ve aile politikaları ve toplumun mutluluğunu esas alan yaklaşımlar ortaya konmamıştı. O kriz ve kaos günlerini en ağır faturasını kadınlar ödemiştir. Kadın sorunları çok gerilerde idi çünkü çok daha öncelikli sorunlar kadın sorunlarının üstünü örtmüştü. Memurlarının maaşını ödeyip ödeyemeyeceğini bilemeyen bir idare, enkaz altında bir yönetim vardı. Her iki üç yılda patlayan krizler, evlerde huzursuzluk vardı. Bu Türkiye’nin en büyük bedelini kadınlar ödedi. AK Parti böyle bir ortamda yola çıktı. Projelerini gerçekleştirmeye dair azmi ve iradesi vardı. 13 yıldır iş başındayız. Daha çok demokrasi, daha çok adalet, daha çok refah diyerek yola çıktık ve bu doğrultuda çalıştık” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE’DE KÖR DÜĞÜMLER ÇÖZÜLDÜ, BARİYERLER YIKILDI, TABULAR ORTADAN KALDIRILDI”
Türkiye’nin birçok yasaklı dönemi geride bıraktığını hatırlatan Davutoğlu, “En temel hak ve özgürlükler nasıl da yasak konusu oluyordu. Mesela başörtüsü meselesi. Bugün bu salonda başörtülü ve başı açık olanlar hep birlikte. 20 yıl önce bunu hayal etmek bile mümkün değildi. Bu yasak senelerce ayrımcılığın sembolü oldu. Türkiye’de artık bu meseleleri aştı. Kör düğümler çözülmüştür. Yasakçı zihniyetin getirdiği bariyerler yıkılmıştır, tabular ortadan kaldırılmıştır. Her türlü ayrımcılığı çöpe attık ve buradan geriye gidiş asla olmayacaktır. Feda edilecek hiç bir değerimiz olmadığını biliniz. Her insanımızın emeğine, üretimine katkımız var. Kadınlarımızın olduğu her yerde şefkat merhamete, zarafet ve geleceğe dönük mutlu bir tebessüm vardır. Bizler ancak kadınlarımızın katıkları ile daha ileri bir noktaya geleceğimize inanıyoruz. Kadın olduğu için kimseyi dışlamıyoruz. Kadınları üreten, çalışan eğitimli ve mücadeleci bir toplumun sırtının yere gelmeyeceğine inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
“9 MİLYON ÜYEMİZDEN 4 MİLYONU KADIN”
AK Parti’nin kadınların temsil edilmediği bir parti olmadığını söyleyen Davutoğlu, “Dünyanın en büyük kadın teşkilatına sahip partisi AK Parti’dir. Partimizin 9 milyonu aşkın üyesinin 4 milyondan fazlası kadınlarımızdır. Bu rakam diğer partilerin toplam üye sayılarının 2-3 katı kadardır. AK Parti kurulduğu günden itibaren kadınları siyasete katılımında çığır açan parti olmuştur. Yıllarca ötekileştirilen ve toplumda görünmez kılınmak istenen kadınlarımızı, siyasete hizmetin odağına yerleştiren AK Parti olmuştur” dedi.
“KÖMÜR, MAKARNA EDEBİYATI YAPANLARA BAKMAYIN”
Devletin kazandığını milletle paylaşması gerektiğini vurgulayan Davutoğlu, “Sosyal yardımlar bir lütuf değil ikramdır. Gelişmiş ülkelerde bu tür pek çok destek kalemleri vardır. Bakmayın siz ülkeyi büyütecek, gelirini arttırıp fazlasını halkla paylaşacak ufku kabiliyeti olmayanların sözlerine itibar etmeyin. Onlar yardımlaşma güzelliğinin inceliğini kavrayacak incelikte olmayıp, kömür, makarna edebiyatı yapanlardır” ifadelerini kullandı.
AK Parti’nin geçtiğimiz 13 yılda gerçekleştirdiği kadın reformlarını sıralayan Davutoğlu, şöyle devam etti:
“2003’te aile mahkemelerini kurduk. Anayasa’ya kadınlar ve erkeler eşit haklara sahiptir hükmünü ekledik. Kadın erkek fırsat eşitliği komisyonu kurduk. Anayasa’da kadınlar için pozitif ayrımcılık ilkesine yer verdik. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nı kurduk. Haydi kızlar okul, baba beni okula gönder gibi projelerle kız çocuklarımızın ilk öğretime katılımını yüzde 97 seviyesine çıkardık. Yetim aylığı olan kızlarımıza aylıkların 24 katı kadar evlenme ödeneği veriyoruz. Yetimlerimiz bu anlamda bir ailenin değil tüm ülkenin yetimi . Bu ülkede kimsesiz ve sahipsiz kalan tek bir yetim olmayacak.
Sadece Türkiye yetimlerine değil Somali, Filistin yetimlerine de aynı ihtimamı gösteriyoruz. Suriye’de 66 bin bebek Türkiye’ de doğdu.
Kendi vatanlarını tanıyamayan bu bebekler artık sadece Suriyeli değil aynı zamanda bu toprakların öz çocuklarıdır. Her birinin göz yaşını dindirmek için o yetimleri sahipsiz bırakmayacağız. Bu imkanı Bağ-kur'lu kızlarımıza da sağladık. Yardıma muhtaç ailelere eğitim yardımlarında kız çocukları yardımlarını daha yüksek hale getirdik. Kadın girişimcilere verilecek desteklerde kredi miktarlarını arttırdık. KOSGEB destek programını başlattık. Kadınlarımızı iş hayatında yeni haklarla güçlendirdik. Ev hizmetlerinde çalışan kardeşlerimizi sigorta kapsamına aldık. 2011’de analık ve süt izinlerini yeniden düzenledik. Babaya da ücretsiz izinden faydalanma hakkı sağladık.”
Kendi vatanlarını tanıyamayan bu bebekler artık sadece Suriyeli değil aynı zamanda bu toprakların öz çocuklarıdır. Her birinin göz yaşını dindirmek için o yetimleri sahipsiz bırakmayacağız. Bu imkanı Bağ-kur'lu kızlarımıza da sağladık. Yardıma muhtaç ailelere eğitim yardımlarında kız çocukları yardımlarını daha yüksek hale getirdik. Kadın girişimcilere verilecek desteklerde kredi miktarlarını arttırdık. KOSGEB destek programını başlattık. Kadınlarımızı iş hayatında yeni haklarla güçlendirdik. Ev hizmetlerinde çalışan kardeşlerimizi sigorta kapsamına aldık. 2011’de analık ve süt izinlerini yeniden düzenledik. Babaya da ücretsiz izinden faydalanma hakkı sağladık.”