Başbakan Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi’nde gece balkondan yaptığı seçim konuşmasında Türkiye’nin tüm sorunlarının çözüm aracının tartışmasız siyaset ve demokrasi olduğunu söyledi. “Kimin ne meselesi varsa bunu siyasetle çözme yoluna gitmelidir. Kimin ne meselesi varsa bunu artık sadece ve sadece sandıkta çözme yoluna gitmelidir” diyen Başbakan Erdoğan, “Buradan muhalefet partilerine açık çağrı yapıyorum. Biz AK Parti olarak her seçim sonrasında olduğu gibi bu seçim sonrasında da tüm boyutları ile neticeleri analiz edeceğiz. Acaba niye 46, 47, 48 aldım da çünkü daha kesin sonuçlar yok. Bu kesin olmayan sonuçlar. Bu niye biz 55 yapamadık, 60 yapamadık. Şimdi oturup bunu konuşacağız. Öyle mi? Ve bunları konuşup neticeye bağladıktan sonra sizlerle beraber tekrar yolumuza bu eksiklerimizle girerek devam edeceğiz. Ama muhalefetin böyle bir derdi var mı, yok. Onların böyle bir derdi yok. Onlar her seçime girerken hep hazırlıksız yakalanırlar” diye konuştu.
“MUHALEFET PARTİLERİ VERİLEN MESAJI İYİ OKUMALI”
Kendilerine oy verenlerin de, oy vermeyenlerin de hissiyatını, mesajını samimi şekilde değerlendireceklerini ifade eden Başbakan Erdoğan, muhalefet partilerinin bugün milletin sandıkta verdiği mesajı doğru okuması gerektiğini ifade etti. Erdoğan, muhalefet partilerinin artık kendilerini sorgulaması gerektiğini belirterek, konuşmasına şöyle devam etti:
“Kendi öz eleştirilerini sağlıklı şekilde yapmalıdır. Neye yandım üzüldüm biliyor musunuz? Dışişlerinde olan olaydan sonra şahsıma yapılan iftiraların hepsini bir kenara koyuyorum ama bu olaydan sonra Başbakanlık’taki böcek olaylarından sonra şu muhalefetin bir açıklamasını duydunuz mu? ‘Bu vatana ihanettir. Bu bir casusluktur. Buna yönelik biz iktidarın yanındayız’ diye ifadelerini duydunuz mu? Ne olacak. Pensilvanya ile beraber hareket edenler bunu söyleyebilir mi? Buradan bile bir şey bekliyorlardı. 25'inden sonrası kaos dedikleri olay buydu. Ekonomi çökecekti, çöktü mü ekonomi. Daha güçlenerek geliyoruz. Siyasette de güçleneceğiz. Daha güçlü demokrasiyi getireceğiz. Batının özlemini duyduğu demokrasi bizde var bizde. Onlar samimi davranmadılar. Biz samimi davrandık. Biz kararlı şekilde yolumuza devam ettik. Artık eski Türkiye yok, yeni Türkiye var. Eski siyaset tarzıyla, eski muhalefet tarzıyla asla yönetim biçimi olmaz. Yeni Türkiye’nin yeni bir muhalefet ihtiyacı açıktır. Yeni Türkiye’nin iktidar kadar milleti kucaklayan bir muhalefete ihtiyacı var. Yeni Türkiye’nin ayrıştırıcı, kamplaştırıcı, kutuplaştırıcı muhalefet değil, Türkiye’nin 77 milyonuna aynı dille konuşan bir muhalefete ihtiyacı var.”
“AK PARTİ’NİN BİLEĞİNİ TEK BAŞINA BÜKEMEDİLER”
Sadece iktidarın, iktidar partisinin Türkiye’yi kucaklamasının yetmediğinin altını çizen Başbakan Erdoğan, “Gerilimden krizden beslenen muhalefet anlayışı ülkeye fayda getirmiyor. İstismar siyaseti son bulmalıdır. Korkutma siyaseti son bulmalıdır. Kibirli, aşağılayıcı, dışlayıcı, horlayıcı siyaset artık muhalefet partileri nezdinde son bulmalıdır. Muhalefet partisi yöneticileri bu akşam aynaya bakmalı. Kendilerine sorular sormalı, yaptıkları hataların farkına vararak kendilerine çeki düzen vermeli. AK Parti’nin bileğini tek başına bükemediler. Kolektif çalıştılar. CHP’nin zayıf olduğu yerde MHP'ye, MHP'nin zayıf olduğu yerde CHP’ye, hatta diğerlerine destek vermek suretiyle adeta AK Parti’nin karşısında kamplaştılar. Ne oldu? 40 çürük yumurta bir sağlam yumurta etmez. Adı konulmamış ittifakları gördük. İlkesiz siyasetin fayda getirmediğini artık milletim gördü. Biz diyoruz ki gelin yeni bir sayfa açalım. Bu yeni sayfada ey muhalefet, ey bu muhalefete gönül veren milletim Türkiye sevdası her şeyin üzerinde olsun. Türkiye’nin menfaatleri her şeyin üzerinde olsun. Biz hep ne dedik Türkiye kazanacaksa biz kaybetmeye razıyız dedik. AK Parti kaybetsin de Türkiye’ye ne olursa olsun anlayışı artık tarihe karışsın. Siyasetin merkezinde ilke olsun, görev olsun, samimiyet olsun. Türkiye’yi hep birlikte yüceltelim” ifadelerini kullandı.
“BUNLARI AYIKLAMA ZAMANI GELMİŞTİR”
“Türkiye’ye saldıranlar bugün hayal kırıklığı yaşamışlardır. Türkiye düşmanlarının maşaları bugün hayal kırıklığı yaşamışlardır” diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu milletin içinden çıkan, ihanet eden taşeronlar bugün milletin ne kadar aziz, asil, kahraman olduğunu bir kez daha görmüşlerdir. Millet istiklaline uzanan elleri sandığa gömmüştür. Millet sinsi planları, ahlaksız tuzakları bugün bozmuştur. Milletin sağduyusu, feraseti, basireti hilelere galebe çalmıştır. İstiklaline, iradesine, ülkesine, bayrağına sahip çıkan aziz milletime tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Rabbim bu aziz milleti korusun diye dua ediyorum. Bu millet ümmetin umududur, dünyanın umududur. Rabbim bu milleti doğru yoldan ayırmasın, her türlü tuzağa karşı korusun. Seçim mitinglerimiz boyunca bir şeyi özellikle vurguladım. Bediüzzaman Said Nursi diyor ki ‘Baki hakikatler fani şahsiyetler üzerine bina edilemez.’ Biz ezelden gelen inşallah ebede giden bir davanın sadece hizmetkarlarıyız. Biz bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Biz büyük bir dava taşının sadece hamallarıyız. Dün biz yoktuk ama bu dava vardı. Yarın biz olmayacağız ama bu dava var olacak. Dünya var oldukça inşallah ay yıldızlı bayrağımız dünyanın barış umudu olarak en yüksek burçlarda dalgalanmaya devam edecek. Onun için ne dedik Türküyle, Kürdüyle, Lazıyla, Çerkesiyle, Gürcüsü, Abazasıyla, Boşnağı, Romanıyla velhasıl tek millet dedik. Çünkü ben Türkü Türk olduğu için sevmiyorum, Kürdü Kürt olduğu için, Lazı Laz olduğu için sevmiyorum. Beni yaradan Allah 77 milyonu yarattığı için seviyorum. Bizde ayrımcılık yok. Bir grup siyasi Kürtçülük yapıyor, bir grup siyasi Türkçülük yapıyor. Biri ben kumsalların partisiyim diyor. Biz 77 milyonu seviyoruz. Onun için tek millet. İki; tek bayrak, üç; tek vatan, dört; tek devlet. Devletin içinde devlet olmaz. Hangi kurumumuza girmişlerse girmişler 35 senedir, 40 senedir nereye sızmışlarsa sızmışlar. Bizler iyi niyetin kurbanı olduk, artık bunları ayıklama zamanı gelmiştir. Hukuk içinde, yasalar içerisinde. Neden? Çünkü bu tür şebekeleri artık ne millet hoşgörü ile karşılar ne de biz karşılarız.”
Başbakan Erdoğan, “Rabbime sonsuz şükürler olsun ki bu davanın bayraktarlığını yapma şerefini verdi. Yarın belki bu makamlarda olmayacağız. Rabbim hangi emaneti yüklediyse onu yüceltmeye çalıştık. Bundan sonra bu can bu tende oldukça üzerimize hangi emanet yüklenirse ona sadakatle sahip çıkmaya çalışacağız” dedi.
“BUGÜN HİÇ KİMSE MAHSUN OLMASIN, ÜZÜLMESİN”
“Son nefesimize kadar milletin ve ülkenin hizmetkârı olarak bayrağımızı, toprağımızı yüceltmenin içinde olacağız” diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle devam etti:
“Bizden öncekilerden devraldığımız büyük Türkiye sancağını yüksek burçlara dikmenin gayreti içindeyiz. Demokrasiyi güçlendirmiş olmanın memnuniyeti içerisindeyiz. Büyük Türk ailesinin bu şuurla hareket edeceğinden şüphe duymuyorum. Bu büyük hareketin her neferi daha büyük bir aşk ve gayretle bu bayrağı çok daha yüksek burçlara dikmenin mücadelesi içinde olacaktır. Türkiye artık yeni bir döneme girmiştir. Türkiye siyaseti sandığı sarsılmaz bir noktaya taşımıştır. Genç kardeşlerimin bu açılan kapıdan ilerleyerek Türkiye’ye başarılar yaşatacağına inanıyorum. Bugün hiç kimse mahzun olmasın, üzülmesin. 77 milyon bilsin ki bugün Türkiye kazanmıştır, 77 milyon bilsin ki bugün yeni Türkiye kazanmıştır. Bugün yeni Türkiye'nin düğün günüdür. Bugün 77 milyon bir ve beraber olarak, birbirine kardeş olarak yeni Türkiye'nin zafer günüdür. Bugün barışı savunan mazlumların elinden tutan, hakkı her yerde cesaretle savunan Türkiye kazanmıştır. Bugün 2023 hedefleri çözüm süreci kazanmıştır. Milli birlik ve kardeşlik süreci kazanmıştır. 77 milyonun kardeşliği kazanmıştır. 77 milyonun içinde tek bir kişi bile kaybetmemiştir. Çünkü onlara hizmetkar olan bir kadro ayrımcılık yapmadan iş başındadır. Farklı düşünebilirler, bize küfretmiş olabilir, bize hakaret etmiş olabilirler. Birçoğunu yuttuk, birçoğunu da yargıya sevk ettik. Ama seviyesiz muhalefet statüko, vesayet, darbe girişimleri kaybetmiştir. Ahlak ve edep dışı siyaset kaybetmiştir, ihanet kaybetmiştir. 77 milyonun her bir ferdi bugün kazanmıştır. Aylardır dudaklarından dualar düşmeyen dedelere, hanım kardeşlerime, gençlere, beyefendilere, hatta çocuklara teşekkür ediyorum. Bize güvenen kardeşlerime teşekkür ediyorum. Dünyanın her yerinde Türkiye için Türkiye'nin istikrarı için dualar edenlere teşekkür ediyorum. Teşkilatıma genel merkezinden il teşkilatlarıma, ilçe teşkilatlarıma, belde teşkilatlarına, ta sanık müşahitlerine kadar hepsine teşekkür ediyorum. Kadın ve gençlik kollarımıza hepsine tek tek teşekkür ediyorum. Şimdi seçilen tüm başkanlara, meclis üyelerine, il genel meclis üyelerine, muhtarlara başarılar diliyorum. Rabbim bu seçimleri Türkiye için hayırlara vesile kılsın. Rabbim ülkemi, milletimi korusun. Unutmayın Türkiye eğilmez, millet yenilmez. Zaferimiz kutlu mübarek olsun diyorum. Hepinizi yürekten selamlıyorum.”
Başbakan Erdoğan’ın konuşmasının sona ermesinin ardından havai fişek gösterisi gerçekleştirildi. Başbakan Erdoğan’ın balkon konuşmasını oğlu Bilal Erdoğan da izledi.
Editör: TE Bilişim