5. Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Kahraman Güneş ise, savaşların stratejiyle kazanılabileceğini hatırlatarak, “Bu savaşın stratejisini Mustafa Kemal koymuştur. Gaziantep’in işgali veya savunması aslında 10 ay 8 gün sürmemiştir ve bu 3 yıl sürmüştür. Bu işgale karşı kimse ilk önce karşı koyamamıştı, çünkü devletimiz ateşkes anlaşması imzalamıştı. Sivas Kongresi’nde Mustafa Kemal, bütün yurda ‘İşgallere karşı direniş gösterilecektir, teslim olmayacağız’ mesajı vermiştir. Mustafa Kemal imzalanan anlaşmanın ardından dönemin yöneticilerinin hışmına uğramamak için görevlendirdiği 5 subayı kod isimlerle Gaziantep’e gönderdi. İşte bu subaylar Gaziantep’te direnişi başlatmıştır. İman olmadan silah hiçbir işe yaramaz. Veya bir askerin beyninde inanç yoksa, iman yoksa bu asker savaşamaz. Ancak tabi ki silah olmadan da savaş olmaz. Mustafa Kemal Atatürk Kilis’e geldiği zaman ordunun elindeki silahları götürüp de İngilizlere anlaşma gereği teslim edeceği yerde, öngörüsü yüksek olan komutan 4 bin silahı Gaziantep’e göndermiştir” diye konuştu.
Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey, tarihten bugüne Gaziantep’in her alanda Türkiye’ye örnek olduğunu belirterek, “Bu organizasyonda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bizde 9 yıldan bu yana geleneksel hale getirdiğimiz resepsiyonla bu törenleri devam ettireceğiz. Buradan herkesi bu resepsiyonumuza davet ediyorum” dedi.
Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr M. Yavuz Coşkun da, “91. yılını idrak ettiğimiz Gaziantep’in kurtuluşunun gururunu hep birlikte yaşıyoruz. Gaziantep bugün bir dünya kenti olarak geldiği noktada geçmişinde övünülecek, şehir savunması itibarıyla bir şahika olan Gaziantep savunmasını unutturmamalıyız. Bazı anlar vardır ki yaşamak için ölmeyi göze almalısınız. Türkiye’de İstiklal Savaşı’nda Mustafa Kemal’in gösterdiği irade Gaziantep’te ziyadesiyle karşılık buldu. O güzel insanlar belki kendilerinin hayatı pahasına bizlerin yaşamı için sonuna kadar savundular. Bu şehirde bize yepyeni bir yaşam armağan ettiler. Gaziantepliler, cumhuriyet dönemi boyunca geçmişine layık olmak için müteşebbis ruhuyla çok çalıştı, büyük bir gelişim gösterdi. Gaziantep nereden bakarsanız bakın Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden biridir. Sadece Türkiye’nin değil, Ortadoğu’nun, dünyanın gözbebeği haline gelmiş bir şehir olmakla bu şehrin insanları olarak gurur duyuyoruz. Gerek odalar, gerek sivil erk, gerekse Gaziantep üniversiteleriyle birlikte bu şehre herkes bir şeyler katmanın heyecanı içersindedir. Ortak aklın tecelli ettiği geleceğe aydınlık bakmanın hazzını duyuyoruz. Onların bize bıraktığı bu kentte güzel, kalıcı şeyler yapmanın, yepyeni değerler üretmenin heyecanını yaşamaktır. Törende emeği geçen Ticaret Odası’na, Şehitkamil Belediyesi’ne teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.
Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu da, her alanda başarılı olan Gazianteplilerin atalarının zamanında göstermiş olduğu genetiğinin Gazianteplilerin kodlarında olduğunu ifade ederek, “Bugünlere kolay gelinmedi. Atalarımızın göstermiş olduğu yararlılık neticesinde bu gün bu topraklarda huzur içerisinde yaşayabiliyoruz. Esas olan, bu vatanı emanet eden bu atalarımızın yakınlarına, torunlarına da saygı göstermemizdir. Bu faaliyetlerle geçmişimizi unutmadık ve unutturmayacağız dedik” diye konuştu.
Gaziantep Ticaret Odası Başkanı Mehmet Aslan ise, Gaziantep’in kurtuluş mücadelesini anlatarak, “Bundan 91 yıl önce toplarıyla, tüfekleriyle, hatta uçaklarıyla geldiler. 20 binden fazla askerle geldiler. Gaziantepliler kadın erkek, çocuk genç ve yaşlı 15-20 bin kişiydiler. Gelen asker sayısı onlardan fazlaydı. Onların tankı tüfeği varken, Gazianteplilerin birkaç tüfeği ve yumrukları vardı. Ama bir ışıklı ses vardı. Önce Samsun’da duyduk. Sonra bu ses Gaziantep’e kadar ulaştı. Bu ses ‘Asla teslim olmayın’ ve ‘Ya istiklal ya ölüm’ diyordu. Bu ses Mustafa Kemal’in sesiydi. Gaziantepli kulak kabarttığı bu seste önderini buldu. Mustafa Kemal ‘Ülkenin bu karanlığında Gaziantepli’ye ışık olmak yakışır’ diyerek ‘Size göndereceğim Şahinbey, Kılıçali ve Özdemirbey gibi subaylarla bir yumruk olun ve düşmana ilk karşı duran kent olun, çünkü bu size yakışır’ dedi. Gaziantepliler de, 'Ya Allah ya Bismillah' diyerek bu emperyalist uşaklara karşı durdular. Yaralandılar, öldüler ama asla yılmadılar. Onların direnişi üzerine karanlıklar çökmüş bu yurda hakikaten meşale oldu. Bu ülkede barış ve kardeşliğin modelini oluşturmak amacıyla bu ülkenin bölünmez bütünlüğüne meşale olmak için çabalıyoruz ve inanınki biz de başaracağız ve onlara layık olarak yaşayacağız” dedi.
Yapılan açılış konuşmalarının ardından protokol üyeleri tarafından Gaziantep savunmasında öncülük eden kahramanların yakınlarına onur ödülleri verildi. Daha sonra Gaziantep Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Türk Halk Müziği Korosu, kurtuluş destanını seslendirdiği eserlerle canlandırdı.