İzmir kulüplerinin en temel sorunu olarak kaynak yetersizliğini işaret eden Göztepe Başkanı Mehmet Sepil, “Kıt kaynaklara rağmen kulüpler verdikleri yaşam kavgası içerisinde Alsancak Stadı’nın kapatılması ve Atatürk Stadyumu’nun da yetersiz kalmasından dolayı maddi ve manevi yeni zorluklara katlanmak durumunda kalmaktadır.
Bu nedenle belki de maddi sorunları bulunmayan tek kulüp olmamıza rağmen en kısa sürede çözüm üretebilmek için gerek yeni stadyumların inşası konusunda gerekse de mevcut statların kullanımı konusunda hiçbir ön koşul öne sürmeden, hiçbir çıkar çatışmasına girmeden olumlu ve yapıcı tavrımızı sürdürmekteyiz” dedi.
Bu nedenle belki de maddi sorunları bulunmayan tek kulüp olmamıza rağmen en kısa sürede çözüm üretebilmek için gerek yeni stadyumların inşası konusunda gerekse de mevcut statların kullanımı konusunda hiçbir ön koşul öne sürmeden, hiçbir çıkar çatışmasına girmeden olumlu ve yapıcı tavrımızı sürdürmekteyiz” dedi.
“Teknik direktör Metin Diyadin’in verdiği rapor doğrultusunda Bucaspor’a katkı sağlayabilmek amacıyla ligin ikinci yarısında maçlarımızı Buca Arena Stadı’nda oynamak için Bucaspor’un yeni yönetimi ile bazı görüşmeler yapılmıştır” diyen başkan Sepil, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Son günlerde bu görüşmelerle ilgili olumsuz tepkileri, yorumları gözlemlediğimizde üzücü bir şaşkınlık içerisindeyiz.
Her yönüyle eleştirilen, Türk futbolunun kaynaklarını haksız bir şekilde ele geçirdiği iddia edilen bu sebeple ‘Bizans’ olarak adlandırılan takımlar bile kulüplerinin çıkarı noktasında bir araya gelebilmekte beraber hareket edebilmektedir.
Bu takımlara karşı İzmir olarak mücadele verebilmek hegemonyalarına son verebilmek varken kendi kendimize engel olarak mücadelede kendi içimizde güç kaybı yaşamamıza sebep oluyoruz. Stat için beraber yaptığımız yürüyüşlere rağmen birbirimize çelme takmaya devam ediyoruz.
Taraftarından yöneticisine, İzmir kulüplerini ve İzmir spor camiasını tüm ön yargılardan ve kısır çekişmelerden arınarak bugünden itibaren yeni bir başlangıç yaparak futbol başta olmak üzere İzmir sporunu hak ettiği yere taşıma mücadelesine, İzmir birlikteliğine davet ediyoruz.”
Her yönüyle eleştirilen, Türk futbolunun kaynaklarını haksız bir şekilde ele geçirdiği iddia edilen bu sebeple ‘Bizans’ olarak adlandırılan takımlar bile kulüplerinin çıkarı noktasında bir araya gelebilmekte beraber hareket edebilmektedir.
Bu takımlara karşı İzmir olarak mücadele verebilmek hegemonyalarına son verebilmek varken kendi kendimize engel olarak mücadelede kendi içimizde güç kaybı yaşamamıza sebep oluyoruz. Stat için beraber yaptığımız yürüyüşlere rağmen birbirimize çelme takmaya devam ediyoruz.
Taraftarından yöneticisine, İzmir kulüplerini ve İzmir spor camiasını tüm ön yargılardan ve kısır çekişmelerden arınarak bugünden itibaren yeni bir başlangıç yaparak futbol başta olmak üzere İzmir sporunu hak ettiği yere taşıma mücadelesine, İzmir birlikteliğine davet ediyoruz.”