Diyarbakırhaberleri

İleri yaşlarda kalça kırıklarına dikkat

Yaş ilerledikçe özellikle kadınlarda kemik erimesinin (osteoporoz) artmasına paralel olarak kalça kırığı oranlarında ciddi artışlar görülebiliyor.

 Bu durumun sakatlık ve ölüm dışında, ülke sağlık harcamalarına da önemli bir maliyete neden olabileceğini söyleyen Memorial Diyarbakır Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Serdar Necmioğlu, ileri yaşlarda kalça kırıkları hakkında bilgi verdi. 
Yaşlılarda kalça kırıkları, azalmakta olan bilinç ve bağımsız yaşama kapasitesindeki düşkünlük özellikle ileri yaş gurubundaki insanların yaşamında büyük zorluklar oluşturuyor. Kalça kırığındaki en önemli risk faktörleri: kemik erimesi, hareket güçlüğü, denge ve yürüme güçlüğü, görme yeteneğinde azalma, genel sağlık problemleri ve uygun olmayan çevre koşulları olarak sıralanabilir. Modern tıbbi yaklaşım ve etkin rehabilitasyona karşın, yaşlılarda gerçekleşen kalça kırığı sonrasında ölüm oranı kırıkların yaşandığı ilk 6 ayda yüzde 20’lere kadar çıkabildiğini belirten uzmanlar kalça kırığı yaşayan bu hastaların üçte ikisi de eski sağlıklı fonksiyonel ve sosyal durumuna dönemediğini, yüzde 40’ı koltuk değneği veya yürüteç kullanmak zorunda kaldığını, yüzde 60’ıda ortalama bir yılda bağımsız olarak günlük yaşamlarına devam edebildiğini belirttiler.
Kalça bölgesi kırıkları fonksiyon kaybı açısından 4 omurga kırığına 20 el bileği kırığına eşdeğer etki oluşturduğunu belirten Memorial Diyarbakır Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Serdar Necmioğlu, kırıkların yüzde 90’ının düşme sonrasında geliştiğini, düşmeye karşı özellikle yaşlı nüfusun bilinçlendirilmesi ve korunması çok önemli olduğunu söyledi. Prof. Dr. Serdar Necmioğlu, kırıklardan korunmak için, tıbbi olarak kemiğin güçlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Medikal uygulamalar, kemik erimesini engelleyen ilaçlar, vitamin D, östrojen, kalsitonin ve paratroid hormonlar kalça mineral yapısını değişik ölçülerde güçlendirdiği bilinmektedir. Ayrıca psikoterapik destek ilaçlarının düşmeyi azalttığı savunulmaktadır. Kırıkların çoğu yan tarafa düşme sonucu oluşuyor. Yaşlılarda önemli olan tıbbi olmayan uygulamalar, genellikle ihmal edilen korunma yöntemidir. Halk sağlığı kuruluşları yaşlıları ev içinde ziyaret ederek düşmeyi önleyecek tedbirleri anlatmalı, nörolojik ve hareket analizleri değerlendirilerek riskli hastalar belirlenip önlemler alınmalıdır. Kalça kırığı görülme oranının, hasta eğitimi, özel egzersiz ve yürüme programları uygulamaları ile davranış alışkanlıkları değiştirilerek kontrol gurubuna göre yüzde 36-45 oranında azaltılabileceği görülmüştür. Ev emniyeti için ortam değişiklikleri ve kalça koruyucu cihazları kalça kırıklarının yaşanmasının tamamen önüne geçemiyor ancak yine de faydası belirgin bir şekilde çeşitli çalışmalarda ortaya konulmuştur. Kırıkların çoğunun yana düşme sonucu olduğu düşünüldüğünde iç çamaşırlarıyla giyilen polypropilen ve polietilenden yapılan şok absorbe giysileri, 65 yaşın üzerindeki kadınlara ve 80 yaşın üzerinde erkeklere tavsiye edilmelidir. Bu özel tasarım giysiler en az kemik güçlendirici ilaçlar kadar kırık riskini azaltmakta olup aynı zamanda ekonomik olduğu da söylenebilir. Düşme sonucu yürüyemiyorsanız vakit kaybetmeden uzman doktorunuza görününüz.
Yaşlı bir hasta basit bir düşme veya tökezleme sonrasında yürüyemiyorsa kalça bölgesi kırığından şüphelenilmeli ve hemen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanına görünmelidir. Yapılan tetkikler neticesinde ortaya çıkan kalça kırığına gerekiyorsa cerrahi yöntem mutlaka uygulanmalıdır. Aksi takdirde cerrahi yöntem uygulanmayan hastalarda ölüm oranı yüzde 35’lere kadar çıktığı bilinmektedir. Kalça bölgesi kırıklarının standart tedavisi, cerrahi olarak ortopedik implantlarla tutturulup veya kalça protezleri ile erken hareket ettirilmesidir. Kalça bölgesi kırığı sonrasında cerrah tercihte zorlanabilir. Ancak tedavi yöntemi belirlenirken hastanın yaşından çok kemik kalitesi, aktivite durumu, beraberindeki sistemik medikal problemler ve beklenen yaş süresi göz önüne alınmalıdır. Sonuç olarak kalçasında kırık olan ve yaşı 70-75’ten az olan hastalara cerrahi yöntem, 80 yaşın üzerinde olup kırık öncesi zor yürüyen ve ek sağlık problemleri olan hastalarda ise kalça protezi ilk tercih olmalıdır” dedi.

İzmir Haberleri
{ "vars": { "account": "G-9Y3VVX61MK" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }