İZMİR HABER

İzmir Buca da boğazı kesilerek öldürülen turistler

2011 yılında öldürülen İrlandalı turistlerin altıncı duruşmasında gergin dakikalar yaşandı. İddia makamı, sanıklar ve mahkeme başkanı ile yaşanan diyaloglar salonda gergin atmosfer oluşturdu. Ayrıca duruşma salonunda hazır bulunan İrlanda Fahri Konsolosu Bülent Akgerman’ın salon içinde cep telefonu ile fotoğraf çekmesine sanıklar ve mahkeme heyeti tarafından tepki gösterildi.

İzmir’in Buca ilçesinde boğazları kesilerek öldürülen İrlandalı turistler Marian Graham ile Cath Dinsmore'nin katil zanlısı Recep Ç. ile cinayete yardım ettiği gerekçesiyle yargılanan babası Eyüp Ç., bugün altıncı kez hakim karşısına çıktı. Bir önceki duruşmaya nazaran güvenlik önlemlerinin az olduğu dikkat çekerken, duruşma 50 dakika gecikmeli başladı. İzmir Bayraklı Adliyesi 5. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edilen yargılamada, Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş 4 Mart 2013 tarihinde gizli tanık ile birlikte yapılan keşfin bilirkişi raporunu sanıkların yüzüne okudu. Ardından cinayete yardım ettiği gerekçesiyle yargılanan baba Eyüp Ç‘ye söz verildi. Savunmasında olayda gizli tanık diye bir kimsenin bulunmadığını öne süren Eyüp Ç, şöyle konuştu: ”Hiçbir baba kendi yüreğini, kendi eliyle yakmaz. Kesinlikle gizli tanık diye bir kimse yoktur. Benim de orada olanlarla alakam yoktur. Gizli tanık iddiasını Barış Ağabey ortaya atmıştır. Benim orada herhangi bir izim varsa ben cezama razıyım. Zaten olayı yapmış olsaydım kaçardım. Ben çocuğumun duruşmasına geldim, polisler beni aldı. Kesinlikle kabul etmiyorum.”
Bunun üzerine iddia makamının avukatı Barış Kaşka hakkındaki ifadelere ilişkin mahkeme heyetine uyarıda bulunarak; “Asılsız isnatlardan dolayı haklarında suç duyurusunda bulunacağım. Her seferinde bu söylemlerle muhatap olmak istemiyorum. Mahkeme heyeti olarak buna izin vermemelisiniz. Yeter artık” diye konuştu.

TURNUSOL KAĞIDI DEĞİLİM
Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş da, sanıklara uyarıda bulundu. İddia makamının avukatı Barış Kaşka’ya yönelik açıklamada bulunan Kızıltaş; şunları söyledi: "Kimsenin burada şov yapmasına izin vermem. Ben beyin okuyucusu, kırmızı turnusol kağıdı falan değilim. Ağızdan çıkan kelimeleri geri yollamam söz konusu değil.” 
Katil zanlısı Recep Ç de savunmasında Kaşka’ya iftira atılmadığını dile getirerek; “Kimse Barış Kaşka’ya iftira etmiyor. Ben kendisinden bundan önce rica ettim. Medyanın karşısına geçerek bizi rencide eden sözleri kullanmamasını istedim. İrlandalı milletvekilleri ile görüştüğünü açıklıyor. Türk adaletini etkiliyor” diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Orhan Kızıltaş da sanık Recep Ç’nin sözünü keserek; “Biz yargılama yapıyoruz. Türk adaleti kimsenin baskısı altında kalmaz” diye karşılık verdi. Savunmasına devam eden Recep Ç., gizli tanığın varlığına inanmadığını ve söz konusu tanığın ifadesinin çelişkili olduğunu şöyle açıkladı:
“Burada kim olsaydı ben yine aynı savunmayı yapardım. Vicdanen rahatsızım çünkü. Babamı savunduğumu ya da suçu üzerime aldığım sanılabilir. Ama öyle değil. Bu benim kendi sorunum. Müslüman olarak dinime karşı da sorumluyum. Bugüne kadar hiçbir dövme yaptırmadım. Ama bu nasıl bir cahilliktir ben de anlayamadım. Çok ağır hakaretlere maruz kaldım.Ben kendi içimde de olayı kınıyorum. 1,5 yıldır hâla kendime gelemedim. Şoktayım. Psikolojim bozuldu. Adaletten şüphem yok. Adalete karşı boynumuz kıldan ince. Cezamı alacağımı biliyorum. Ama Allah beni affetsin” 
Sanık Recep Ç.’nin avukatı Altan Tunalı da 19 Mart 2013 tarihinde mahkeme heyetine gizli tanığın çelişkili ifadeler verdiğine yönelik sunduğu dilekçesindeki ifadelerini yinelediğini, keşifte bilirkişi raporundaki ifadeleri kabul etmediklerini dile getirdi. 
Eyüp Ç.’nin avukatı Aydoğan Yolpan da yapılan keşfi eksik bulduklarını, savunma makamı olarak ellerinden keşifte hazır bulundurulmamalarından dolayı soru sorma haklarının alıkonulduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “Gizli tanığın kimliğinin deşifre olmaması için yüzüne kar maskesi geçirilebilir ya da sesi değiştirilebilirdi. Mahkeme heyetiniz diğer unsurları yok sayarak keşif yapmıştır. Bu eksik bir keşiftir. Gizli tanık 75 metrelik mesafeden iniltileri duyduğunu öne sürüyor. Bizim istediğimiz gizli tanığa; ‘bu kadar mesafeden sesleri nasıl duydun? Cesetleri nasıl bulamadın?’ Bunları sormadınız. Tamamen savunma haklarımız kısıtlanmıştır.” 

FOTOĞRAFLAR SİLİNDİ
Mahkeme başkanı tarafından duruşmaya beş dakikalık ara verilmesi kararlaştırıldı. Ancak mahkeme heyeti tarafından duruşmada hazır bulunan İrlanda Fahri Konsolosu Bülent Akgerman’nın duruşma sırasında cep telefonu ile fotoğraf çektiğinin fark edilmesi üzerine salondan kimsenin çıkarılmasına izin verilmedi. Bunun üzerine Konsolos Akgerman’nın cep telefonundaki fotoğraflar polis nezaretinde silindi. Akgerman; ‘İçeride fotoğraf çekilmesinin yasak olduğunu bilmiyordum. Özür dilerim” dedi.
Bir saati aşkın süren duruşmada mahkeme heyeti, savunma makamının yeni keşif talebi, olay yerindeki bitki örtüsüne ilişkin Orman Bölge Müdürlüğü’nden bilgi istenilmesini ve sanıkların tahliye taleplerini reddetti. Gizli tanığın olay günü öncesi ve sonrasına ilişkin telefon kayıtlarının elde edilmesine karar verilerek, duruşma 15 Mayıs 2013 tarihine ertelendi.


İzmir haber
{ "vars": { "account": "G-9Y3VVX61MK" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }