Yağmur nedeniyle programını erken bitiren Kılıçdaroğlu, Edirne’den aday göstermediği Hamdi Sedefçi’yi eleştirdi. CHP’den aday gösterilmeyince DSP'ye geçen Sedefçi’yi sert sözlerle eleştiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “CHP kimliği ile belediye başkanlığı yapan bütün arkadaşlarıma şükran borçluyum.
Ama gün gelir kan değişimine ihtiyaç olur. Yeni isimler gelmeli, yeni yüzler gelmeli. Hem değişelim diyoruz, hem kalacağım demek olmaz. O nedenle değişimin adresi CHP’dir dedik. Yüzde 33 cinsiyet, yüzde 10 gençlik kotası getirdik. İstedik ki değişimi Edirne'de yaşasın. Şimdi deniyor ki ben falan partiden gireceğim kazanırsam CHP’ye geleceğim. Yok böyle bir şey arkadaşlar. Ben şunu isterim.
Şunu söylemeli. Ben CHP’den belediye başkanlığı yaptım. Bu parti bana çok şey kazandırdı. En zor günlerimde yanımda durdu. Şimdi koltuğum altından gidince beyefendi ben başka partiye geçeceğim. Kusura bakmayın ben bunlara CHPli demem. Doğru Yol Partililere, DSP’lilere, Anavatan Partililere, Demokrat Partililere herkese sesleniyorum. Türkiye’nin değişime ihtiyacı var. Güzel bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Beraber olmak zorundayız. Çocuklarımızı düşünmek zorundayız.”
17 Aralık yolsuzluk operasyonlarına değinen Kılıçdaroğlu, hükümetin yolsuzlukla, yoksullukla, mücadele edeceği konusunda söz verdiğini dile getirdi. Dünyanın bütün demokrasilerinde bir kişi suçlanırsa yargıya gittiğini anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Adam gibi yargılanır. Geçmişte olmuştur. Rahmetli Ürgüplü. Onunla ilgili de bir şeyler söylendi. Hemen ayrıldı, istifa etti. Ben, Yüce Divan'a gitmek istiyorum, aklanmak istiyorum' dedi. Yüce Divan'a gitti aklanıp geldi. O insanların eli öpülür ama yargıdan korkanlar var."
1971 yılında bürokrasiye girdiğini anlatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Milletvekili seçildiğim gün mal varlığımı internet siteme koydum. Çünkü o mal varlığı benim alın terimle kazandığım mal varlığımdı. Hiçbir zaman milyon dolarlarım olmadı. Çıkıp kimse bana dünyanın en zenginlerinden birisisin demedi. Hiçbir zaman yaşamımın hiçbir anında harama ortak olmadım, inanca saygı gösterdim, insana saygı gösterdim. Siyasete saygı gösterdim. Ahlaklı olmaya çalıştım. Hiçbir zaman doğruluktan ayrılmamaya özen gösterdim. Çünkü rahmetli babamın bana bir tavsiyesi vardı. 'Oğlum siz doğru durun eğri belasını bulur' diyordu. Bakın buldular tek tek belalarını."
Edirne ‘de düzenlenen tarihi Kırkpınar güreşlerinde yaşanan bayrak krizini de anımsatan Kılıçdaroğlu, sözlerine şöyle devam etti:“Edirne’nin güzel bir geleneği var Kırkpınar güreşleri. Ben de geldim. Altın kemerin takılacağı süre içinde buradaydım. O etkinliklerin güzel tarafı da büyük boy Türk bayrağının stadyumda taşınmasıdır. Türk bayrağı geçerken hepimiz ayağa kalkarız. Çünkü bayrak bizim onurumuzdur. Bizi temsil eder, halkı, devleti temsil eder. Biz bayrağı her zaman başımızın üstünde taşırız. Bir şairin dediği gibi ‘bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.’ Bayrak geçiyor, bayrak geldiği zaman ben, arkadaşlarım ve yurttaşlarımın tamamı ayağa kalktı ama 4 kişi ayağa kalkmadı. Edirnelilere bunları şikayet ediyorum."
Kılıçdaroğlu, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Adres belli Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu parti. Hukukun üstünlüğünü savunuyorsak beraber çalışacağız. Benim tek başıma çalışmam yetmez. 30 Mart’ta sandığa gideceğiz. Artık yeter deyin, güneş gibi her şey aydınlık olsun. Ben kadın erkek eşitliğine inanıyorum. 46 kadın belediye başkan adayımız var. Önümüzdeki süreç içinde inşallah çok daha fazla olacak. Beraber mücadele edeceğiz. Birleşe birleşe kazanacağız. Ayrılık yok, beraber olacağız.”
Mitingin sonunda CHP Edirne Belediye Başkan Adayı Recep Gürkan’ı yanına çağıran Kılıçdaroğlu, Edirnelilerden destek sözü istedi. Kılıçdaroğlu, “O size hizmet etmek istiyor. Yeni bir ufuk açacak. Ben de takipçisi olacağım. Beraber yapacağız bu işi. Her kuruşun hesabını Edirne’ye verecek. Birlik ve beraberlik bizim ruhumuzda olmalı. Ayrışmayı değil barışı özleyen bir toplumuz biz. Ben barıştan yanayım. Bana oy versin vermesin bütün yurttaşlarımı selamlıyorum.”