3. kademe boks antrenörü Önder Yağcı, “Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağan ettiği bu özel günde, müsabakaya katılarak biz de ona başarılı bir şampiyonluk hediye etmek, onu unutmadığımızı hatırlatmak istiyoruz. Bu ateşte bir kıvılcım olmak ve milli duygularımıza hizmet etmek istiyoruz” dedi.
Spora olan kabiliyeti okuldaki hocaları tarafından da fark edilen Buse, birçok spor dalıyla ilgilenmiş. Artistik jimnastik, tekvando, voleybol, basketbol, atletizm yapmış. Artistik jimnastikte İzmir 3’üncüsü, atletizmde ise İzmir 1’si olacak kadar yetenekli bir sporcu. Buse Uncu, bu kadar spor dalıyla uğraştıktan sonra boksta karar kılmasını ise şöyle anlatıyor Buse: "Kendimi daha iyi ifade ettiğimi düşünüyorum. Ringe çıkmak farklı bir duygu. Daha da büyüyorsun, kendini zirvede hissediyorsun. Heyecanlanıyorsun. Henüz 1 ay olmuş olsa da çalışmaya başlayalı, kendimi çok farklı hissediyorum. Sanki yenilendim. Değiştim, geliştim. Yürüyüşüm, duruşum, hayata karşı bakış açım, konuşmam değişti, beden dilim gelişti. Kendime güveniyorum, kazanmak istiyorum. Her konuda hırslı bir insanım ve bir şey yapmaya karar verdiğimde sonuna kadar gitmek isterim. Pek imkanlarımız olmasa da bir şekilde ben boks sporuna devam etmek istiyorum.”
Hakan Çeken Anadolu Lisesi 9’uncu sınıf öğrencisi Buse’nin inşaat işçisi olan babası ve aşçı annesi, kızlarının başarılı bir sporcu olması için ellerinden geleni yapıyor. Buse’nin hedefi öncelikli olarak başarılı, iyi bir sporcu olmak ve bu sayede İzmir’in adını ülke genelinde ve yurt dışında güzel bir şekilde duyurmak. Spordaki yeteneğinin yanı sıra, zihinsel farkındalığı da oldukça yüksek olan Buse, boks sporunu bir kadın olarak başarılı bir şekilde yapabilmenin arzusunu taşıyor. “Kadından boksör mü olurmuş?” sözlerine tepki olarak erkeklerin gözünü korkutmak ve kadına şiddetin yüksek olduğu bir ülkede, kadına destek olmak isteyecek kadar çevresiyle ilgili, duyarlı bir genç kız.