Avrupa Uzay Ajansı’nın Darmstadt’daki üssünden takip edilen tarihi olayda Rosetta’nın yıldıza inerek modülün uydusundan ayrılmasının ardından ilk sinyaller alındı. 1993 yılında onaylanan proje, dünyadan en uzak alana ve bir kuyruklu yıldıza gönderilen ilk uzay aracı olması bakımından tarihi önem taşıyor.
SIRLAR ÇÖZÜLECEK Mİ?
Bilim insanları, saatte 100 bin kilometre hızla giden uzay mekiğinden, sondanın yıldızın "Aguilkia" adı verilen çekirdeğine inmesini, bin kilometre uzaklıktaki bir sivrisineği, bir sabun baloncuğuyla öldürmeye benzetiyor. Projeyi yöneten astrofizikçi Dr. Fred Jansen kuyruklu yıldızın içinde Güneş Sistemi'nin oluştuğu 4.6 milyar yıl öncesine ait maddeler içerdiğine inandıklarını belirtti. Araştırmada elde edecekleri bilgilerle, uzaydaki değişimin ve dünyanın hayatın başladığı zaman ne halde olduğuna dair sonuçlara varılabilecek.
İNSANLIK İÇİN BİR DÖNÜM NOKTASI
İnsanlığın uzay serüveni açısından önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilen bu uzay araştırmasıyla ilk kez bir kuyruklu yıldız, çok yakından tanınmış olacak. Rossetta'nın Dünya'dan yüz milyonlarca kilometre uzaklıktaki bu cisme ulaşması 7 milyar kilometreden daha uzun bir yolculuk gerektirdi.
Rosetta'nın iniş aracı Philae, kuyruklu yıldız yüzeyinde görüntüler alıp ölçüm yaparak elde ettiği verileri Dünya'ya gönderecek. Philae'nin topladığı bilgilerin kuyruklu yıldızların yapısına ilişkin birçok soruya ışık tutması bekleniyor.