Resulullah efendimizi Hudeybiye Gününde Hıraş bin Ümeyye el-Huzai, Veda Haccında da Ma'mer el-Adeviyye bin Ebu Süfyan tıraş ettiler. Başka
Eshab-ı kiram Peygamberimizden bir nişane ve alamet
Başta Eshab-ı kiram olmak üzere diğer Müslüman devlet adamları, vezirler, kumandanlar ve Müslüman ahali bu geleneği devam ettirdiler. Ellerinde bulunan sakal-ı şeriflere kıymetli ve sanatlı muhafazalar yaptırdılar. Bu muhafazalar içinde saklanan ve hususi mekanlarda muhafaza edilen sakal-ı şerifler Müslümanlar tarafından bereketlenmek maksadıyla ziyaret edildi. Özellikle Horasan, Anadolu, Mısır ve Cezayir'de yaşayan Müslüman ahali sakal-ı şeriflere özel itina gösterdiler. Bu ülkelerde köy mescitlerinde hatta bazı zengin konaklarında sakal-ı şerif bulunduruldu.
Sakal-ı şeriflerin muhafazası daha ziyade iki ucu balmumu ile kapatılmış silindir şeklindeki şişelerde olmaktadır. Bunların kenarları altın çerçeveli, zebercet, zümrüt, elmas taşlı sanatlı olanları da vardır. Bu muhafazalar kırk kat bohça içinde bir kutuya konur. Bu kutular yine kırk kat bohçaya sarılarak özel olarak yapılmış olan sandukada saklanır. Sanduka üzerine yeşil bir örtü örtülerek bulunduğu binanın en saygıdeğer köşesinde, camilerde minberlerin son basamağından sonraki sahanlıkta yüksekçe bir rahle üzerinde muhafaza edilir.