Ortada vahim bir durum söz konusu. Yasa dışı dinlemeler yapma, sahte delil üretme, suç uydurma gibi konulardan bahsediliyor. Bunlar kabul edilebilir şeyler değil. Devletin kendisine verdiği gücü kötüye kullanarak vatandaşa zulmeden bir anlayıştan hesap sorulması çok doğaldır. Devlet mekanizmasının vatandaşlarının özgürlüklerini, haklarını ve hukuklarını koruması gerekiyor.
Devlet içine çöreklenen paralel yapının çok büyük zulümlere ve haksızlıklara imza attığını biliyoruz. Binlerce insanı dinlediler, uydurma delillerle davalar açtılar. İnsanların hayatını, kariyerini, onurlarını, itibarlarını çaldılar. Devlet yapısını kullanarak, hukuki bir iş yapıyormuş algısı üreterek büyük tertiplere imza attılar. Bunların hukuk karşılığında bir bedeli var. Şimdi herkes o bedeli ödemek durumunda. Suça karışan cezasını çekecektir. Sonuçta devam eden bir soruşturma söz konusudur. Herkes adalete güvenmek zorundadır.” dedi.
Hükümetin paralel yapının en büyük mağdurlarından birisi olduğunu hatırlatan Delican, “Başbakan, bakanlar, milletvekilleri olmak üzere yüzlerce, binlerce kişiyi usulsüzce dinlediler. Ülkenin ulusal güvenliğini doğrudan ilgilendiren kozmik görüşmeleri dinleyerek devletin en mahrem sırlarına vakıf oldular.
Hükümet, bu yapının hukuksuzlukları ve zulümleri neticesinde mağdur olmuştur. Ancak şunu net bir biçimde görüyoruz ki, hükümet mağdur olmasına rağmen bu yapıyla mücadelede hukuk çerçevesinin dışına çıkmamıştır. Sonuçta biz adalet arıyoruz, adaletten hakkaniyetten, hukuktan ayrılmamak oldukça önemlidir. Rövanş, intikam ve birilerini yok etme amacı gütmüyoruz.
Elbette bir temizlik olacak ve kamu vicdanı tatmin edilecek. Ancak bu temizlikten kastedilen, bu mantalitenin, bu anlayışın sorgulanması ve temizlenmesidir. Devletin bunu yapması elzemdir. Kimse bundan rahatsız olmamalıdır. Siyaset ve devlet yönetmek, yönetime ortak bir paralel yapıyı asla kabul etmez. Bizler, binlerce yıllık bir devlet geleneğine sahip bir milletiz.
İyi niyetimizi asla suiistimal ettirmeyiz. Vesayetin her türüne karşıyız. Başbakanımıza, milletin oylarıyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanımıza kast etmeye çalışanlarla her türlü mücadeleye devlet ve millet olarak hazırız, sonuna kadar da gideceğiz. Bu mücadelede devlete ve millete kast etmiş yapıların yanında yer alanlar hem millete, hem de hukuka hesap vereceklerdir. Bunları destekleyenler de vicdanlarına karşı sorumludurlar.” sözlerini sarf etti.
Hükümet, bu yapının hukuksuzlukları ve zulümleri neticesinde mağdur olmuştur. Ancak şunu net bir biçimde görüyoruz ki, hükümet mağdur olmasına rağmen bu yapıyla mücadelede hukuk çerçevesinin dışına çıkmamıştır. Sonuçta biz adalet arıyoruz, adaletten hakkaniyetten, hukuktan ayrılmamak oldukça önemlidir. Rövanş, intikam ve birilerini yok etme amacı gütmüyoruz.
Elbette bir temizlik olacak ve kamu vicdanı tatmin edilecek. Ancak bu temizlikten kastedilen, bu mantalitenin, bu anlayışın sorgulanması ve temizlenmesidir. Devletin bunu yapması elzemdir. Kimse bundan rahatsız olmamalıdır. Siyaset ve devlet yönetmek, yönetime ortak bir paralel yapıyı asla kabul etmez. Bizler, binlerce yıllık bir devlet geleneğine sahip bir milletiz.
İyi niyetimizi asla suiistimal ettirmeyiz. Vesayetin her türüne karşıyız. Başbakanımıza, milletin oylarıyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanımıza kast etmeye çalışanlarla her türlü mücadeleye devlet ve millet olarak hazırız, sonuna kadar da gideceğiz. Bu mücadelede devlete ve millete kast etmiş yapıların yanında yer alanlar hem millete, hem de hukuka hesap vereceklerdir. Bunları destekleyenler de vicdanlarına karşı sorumludurlar.” sözlerini sarf etti.
CHP İL BAŞKANINA CEVAP
Operasyonlarla ilgili CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin’in yaptığı açıklamayı da yorumlayan Delican, “CHP İzmir İl Başkanı Sayın Ali Engin’in açıklamaları oldukça garip ve düşündürücü. Ben özellikle siyasetçilerin bu çetenin arkasına düşmelerine, avukatlığına soyunmalarına anlam veremiyorum. Sonuçta bu yapı demokratik siyaseti hedef alıyor. Siyaset kurumunu toptan hedef tahtasına oturtuyor.
Siyaset kurumunu korumak durumundayız. Paralel yapının yaptıklarını gördük. Bunların amacı gayet net ve açıktır. Ülkenin can damarını ele geçirmeye çalıştılar, egemenliğin en hayati kurumlarını kontrol etmeye odaklandılar. Bu hastalıklı yapının temel hedefi ülkede iktidarı ele geçirmekti. Anti demokratik yöntemlerle bir ülkenin siyasal iktidarını ele geçirme çabası güden yapıya hiçbir siyasetçi hoşgörüyle bakamaz, bakmamalı. Siyasetçilerin bunu düşünerek hareket etmeleri gerekiyor. Sayın Ali Engin paralel yapının taşeronluğunu üstlenme hevesinde olmasın. ” şeklinde konuştu.
Siyaset kurumunu korumak durumundayız. Paralel yapının yaptıklarını gördük. Bunların amacı gayet net ve açıktır. Ülkenin can damarını ele geçirmeye çalıştılar, egemenliğin en hayati kurumlarını kontrol etmeye odaklandılar. Bu hastalıklı yapının temel hedefi ülkede iktidarı ele geçirmekti. Anti demokratik yöntemlerle bir ülkenin siyasal iktidarını ele geçirme çabası güden yapıya hiçbir siyasetçi hoşgörüyle bakamaz, bakmamalı. Siyasetçilerin bunu düşünerek hareket etmeleri gerekiyor. Sayın Ali Engin paralel yapının taşeronluğunu üstlenme hevesinde olmasın. ” şeklinde konuştu.
İzmir’deki operasyonda tutuklanan ve serbest bırakılan polislerin yaptığı açıklamaları da değerlendiren Bülent Delican, “Devletin içinde devlete rağmen çalışan, millete ihanet eden her kim varsa bedelini öder. Herkes yaptığının bedelini ödeyecektir. Hukukun dışına çıkılmadan, zanlıların da hakkı ve hukuku güdülerek bir soruşturma yürütülüyor. Adaletin vereceği karara hepimiz saygı duymalıyız. Ayrıca, devam eden bir soruşturmayı etkileme amacı güden açıklamalar çok yakışıksızdır. Devletin memurlarının çıkıp siyasi söylemlerde bulunması, seçilmişleri tehdit etmesi, ellerine verilmiş metinleri okuyarak galiz ifadelerle hükümete saldırm