Toplantının açılışında kısa bir konuşma yapan Oda Meclis Başkanı Olgun, üyelere sıklıkla bu tür toplantılar gerçekleştirdiklerini ve TSE belgeli bir oda olduklarını belirterek, şunları kaydetti: “Ticaret Odamız Türkiye’de 20 oda arasına girmiş akredite olmuş bir odadır. Bu tip toplantılarla siz değerli üyelerimizi bilgilendiriyoruz. Ekonomilerin giderek birbirine entegre olmasının doğal bir sonucu olarak dünyanın artık tek bir pazar haline geldi. Sınırların ürün ve hizmetler için geçerliliğini yitirdiği bu sistemde kaçınılmaz olarak tüm dünyayla rekabet etmek durumundayız. Bu da beraberinde tek belge, tek standart anlayışı getiriyor. Başka bir ifadeyle gerek ulusal gerekse küresel pazarda yer alabilmek, diğer üreticilerle rekabet edebilmek için standartlara uygun üretim yapılması zorunlu hale gelmiştir. Biz de Torbalı olarak dünyanın yüzden fazla ülkesine ihracat yapıyor, ürün satıyoruz. Bu ihracatımızın artarak devam edebilmesi için standartlara uygun üretim yapmamız kaçınılmazdır. Standart denince de ilk akla gelen kurum hiç şüphesiz Türk Standartları Enstitüsü geliyor. Özellikle küçük işletmelerin TSE hizmetlerinde daha fazla yararlanabilmesi Türk Ekonomisinin ve özellikle Türk Dış Ticaretinin gelişimi için büyük önem arz etmektedir. Bu yüzden bu konuda sizleri bilgilendirmek istedik. Türk Standartları Enstitüsü Başkanı Sayın Hulusi Şentürk’e kentimize gelerek bizlere bu desteği verdiği için teşekkür ediyorum.”
"STANDARTLARA UYGUN ÜRETMİYORSANIZ, BAŞARILI OLAMAZSINIZ"
Ardından TSE Başkanı Hulusi Şentürk, “Küresel Ekonomik Sistem İçerisinde Standardizasyon ve Belgelendirmenin Stratejik Önemi” konulu konuşma yaptı. Şentürk, Türkiye’nin küresel ekonomiler arasında yer alabilmesi için sanayicinin standartlara uygun üretim yapmanın bir adım daha ötesine geçerek, standartları belirleyen güç olması gerektiğini söyledi. Küreselleşme sürecinin son 15 yıl yoğun olarak yaşandığını ve kendisini her geçen gün daha da hissettirdiğini belirten Hulusi Şentürk, “İster destek verelim, ister karşı çıkalım küreselleşme bugün dünyada bir realitedir. Dolayısıyla ülkeler bu realiteyi göz önünde bulundurmak zorundadır. Küreselleşmenin temelini ise ekonomik küreselleşme oluşturmaktadır. Biz de yaşanan sürecin gereklerini yerine getirebilmek ve bu süreçte var olabilmek için gerekli önlemleri almak mecburiyetindeyiz. Küresel ekonominin dayandığı en önemli temellerden bir tanesi standardizasyondur. Çünkü küresel ekonominin olmazsa olmazı standarttır. Ürettiğiniz bir parçanın o ürüne monte edebilmeniz için o ürünün standardına uygun olması lazım. Aksi taktirde bu üretiminizin hiçbir anlamı yok. Dolayısıyla standartlar dünya ekonomisinde önemi hızla artan bir kavramdır. Eğer standartlara hakim değilseniz, standartlara uygun üretim gerçekleştirmiyorsanız küresel pazarda başarılı olma şansınız yok” dedi.
“STANDAR DENİLEN ŞEY OYUNUN KURALIDIR”
İş dünyasının standartlara uygun üretimi "zoraki nikah" gibi gördüğüne vurgu yapan Şentürk, şöyle devam etti: “Alman standartları teşkilatının web sayfasına girip oradaki raporları okursanız standartlara dayalı üretim, üretim verimliliğini yüzde 13 artırdığını göreceksiniz. Standardın bir mantalitesi vardır. Siz bunların hiç birine uymadığınızda verimliliğinizi artırmamanız gayet normaldir. Fransızlar standartlar savaşı diye bir kavram kullanır. Çünkü standart dediğiniz şey aslında oyunun kuralını belirlemedir. Gelişmiş ülkelere baktığınızda standartlara uygun üretim aşamasının bir adım daha önüne geçtiklerini, artık standartları belirleyen ülke olmanın mücadelesini verdiğini görürüz. Uluslararası teşkilatlarda Almanya, Fransa, İngiltere yoğun biçimde yer alır. Almanya’da iş adamları, sanayici standartların belirlendiği komitelere girebilmek için üste para verir. Türkiye’de ise üste para istiyorlar. Birileri standartları belirleyen olmak için para vermeye hazır, bizde ise tam tersi. İşte bu gelişmiş ülkelerle, Türkiye’nin standartlara bakışındaki farkı ortaya koyuyor.”
"SORUNLARI ORTAK MASAYA YATIRALIM"
Standartlara hakim olamayan, standartların belirlenmesine etki edemeyen bir Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisi içerisine girmesinin mümkün olmadığının altını çizen Hulusi Şentürk, “Bugün teknolojisini istediğiniz kadar eleştirdiğiniz Çin’in standartlarla ilgili dört bin öğrencinin eğitim gördüğü mühendislik fakültesi var. Çin bugün standartlığın mühendisliğini kurmuştur. Türkiye’de ise standart denince ciddi bir ilgisizlikle karşılaşıyoruz. Burada odalar, iş dünyamız ve üniversitelerimizin derhal işbirliklerini artırarak çözümler üretmesi gerekiyor. Çünkü kuralları rakipleriniz koyduğu sürece siz kaybetmeye mahkumsunuz. Bize bugüne kadar neredeydiniz diye de sorabilirsiniz. Bu konuda haklısınız da. Ama dünü konuşmanın hiç kimseye faydası yok. Dün ne olduysa oldu. Bundan sonrasına bakmamız gerekiyor. Artık işi doğru yapmamız gerekiyor. Bu sebeptendir ki; aylardır il il dolaşarak sanayicilerimizle bir araya gelerek konunun önemini anlatıyoruz. Biz maliyetlerinizi düşürebilmek için adımlar attık. Şu an sessiz sedasız 1580 dış denetçiye ulaştık. Hedef 10 bin dış denetçi sayısına ulaşmak. Artık sorunları masaya yatırılıp ortak çözümler üretebilme alışkanlığına sahip olmamız gerekiyor” dedi.