Düzenlenen sempozyum hakkında bilgi veren Sempozyum Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaplan, “Gelecek adına bir şeyler yapmak için 17 Haziran 2013 günü ‘Tıpta ve Biyoloji’de Elektromanyetik Alan Tartışmaları’ konulu sempozyum düzenledik. Bu sempozyumumuza dünya da konuyla ilgili olan hocalarımızı davet ettik. Sempozyum, gelecek neslimizi zararlı olan elektromanyetik alan dalgalarından nasıl koruyabiliriz ya da daha az zararla nasıl onların yaşamlarını sürdürürüz mesajıyla bu toplantıyı düzenledik” diye konuştu.
“TELEKOMÜNİKASYON KURUMU DİKKAT ETMELİ”
Baz istasyonlarının kurulacağı alanlara dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nesrin Seyhan, “Baz istasyonları mesafe o kadar uzaksa o kadar radyasyon azalır. Ama 24 saat istasyondan radyasyona maruz kalmak kronik maruziyeti getiriyor. O nedenle cep telefonunu istediğiniz zaman kapatabilirsiniz. Ancak baz istasyonundan radyasyonu kapatamazsınız. Problem buradadır. Uzun süreli radyasyona maruz kalabilirsiniz. O nedenle Telekomünikasyon Kurumu’nun baz istasyonlarının kurumuna çok büyük bir hassasiyet göstermesi, özellikle elektrik direklerine, evlerin aralarında baz istasyonlarının kurulmaması gerekiyor” açıklamasında bulundu.
“CEP TELEFONUNU KULAĞINIZDAN 1-2 SANTİM UZAK TUTUN”
ABD Çevre Sağlığı Örgütü Kurucu Başkanı Prof. Dr. Devra Davis ise, bluetooth cihazlarında da radyasyona maruz kalınabildiğini söyledi. Prof. Dr. Davis, “Bluetooth cihazı daha az radyasyon çıkartıyor. Fakat telefonla görüşülürken aktif duruma geçtiği için radyasyona maruz kalıyorsunuz. Bu konuda en iyi durum telefonu kulağınızdan 1-2 santim uzak tutmak ya da kulaklık kullanmaktır. Bu durumlarda daha faydalı yani daha az radyasyona maruz kalıyor. Mesafe önemlidir. Ne kadar vücuda yakınsa radyasyon o kadar vücudun ve dokunun içerisine işliyor” şeklinde konuştu.
Düzenlenen kahvaltıya OMÜ Rektör Danışmanı Doç. Dr. Bekir Şişman’ın yanı sıra yabancı bilim insanları ve ilgili bölümlerin personelleri katıldı.