Dünyada trafik kazaları haricinde en çok uzuv kesilme nedeninin şeker hastalığı olduğunu vurgulayan Dr. Mustafa Eraslan, dolaşım bozukluğu sonucunda vücutta bir takım yaraların oluştuğunu ve bu yaraların kangrene dönüşmesi sonucu hastanın uzuvlarının kesildiğini söyledi. Hastalığın ilk döneminde önce ayak parmakların, topuğun, ayağın ve en sonunda bacağın kesildiğini ifade eden Eraslan, bu hastaların ayaklarının kesilmemesi gerektiğini, bu hastaların yarısının kurtulabilecek seviyede olduğunu belirtti. Mustafa Eraslan, “Ben 5 yıldır Sağlık Bakanlığı’na, diyabet derneklerine ve konuyla alakalı her yere duyuru yaptım ve dedim ki, ’Diyabet hastalarının ayağını kesmeyin.’ Bu tür hastalarda gözlemliyorum, problem dolaşım bozukluğu. Yapılması gereken ise damarları açarak dolaşım bozukluğunun açılması ve iyileşmeyen yaralar varsa iyileşmesini sağlamak” diye konuştu.
"YALÇIN MENTEŞ’LE GÖRÜŞME TALEP ETTİM"
Doktorların fitoterapiyi bir kenara atarak yanlış yaptıklarını belirten Mustafa Eraslan, usta oyuncu Yalçın Menteş’in ayağının kesilmesi gündeme geldiğinde kendisiyle görüşmek istediğini ancak başarılı olamadığını söyledi. Eraslan, “Ayakların kesilmesine karşı olduğumu ve nasıl tedavi edileceğini bildiğimi söyleyerek, Yalçın Menteş’le görüşme talep ettim ancak bu talebimi kendisine iletip iletmediklerini bilmiyorum. Ancak şunu net olarak ifade edeyim; Yalçın Menteş’i bana getirselerdi büyük ihtimalle ben kendisinin ayağının kesilmesini önlerdim” dedi.
"İBNİ SİNA BU DEVİRDE YAŞASAYDI BELKİ DE ASILIRDI"
Günümüzde fitoterapiye gerektiği kadar önem verilmediğini söyleyen Mustafa Eraslan, bazı doktorların, Sağlık Bakanlığı’nın ve diyabet derneklerinin dediklerini umursamadığını söyledi. Bunun nedenini doğru tespitler yapmasına bağlayan Dr. Mustafa Eraslan, yanlış tespitler yapması durumunda ortalığın ayağa kaldırılacağını ve kendisi hakkında çeşitli soruşturulmaların açılacağını ifade etti. Kendisini tıptan soğutmakla suçlayan insanların olduğunu belirten Eraslan, “Şeker yüzünden insanların bacağını keserseniz insanlar tıptan soğur ama o bacağı kurtarırsanız insanlar tıpa ısınır” diye konuştu. Hekimlerin sultanı olarak anılan İbni Sina’nın bu devirde yaşaması durumunda kendisiyle aynı muameleyi göreceğini belirten Ereaslan, “İbni Sina bu devirde yaşasaydı, belki de asılırdı” ifadelerini kullandı.