"TÜM PARTİLER ETEĞİNDEKİ TAŞI DÖKTÜ"
"Bizim dışımızdaki iddia sahibi tüm partiler eteğindeki taşı dökmüştü" diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
"Hepsi birbirinden pek farkı olmayan, birbirini aratmayan söz ve vaatlerini kamuoyuyla paylaşmıştır. MHP siyasi taktik ve teferruatlı planlama gereğince beyannamesini en sona bırakmayı tercih etmiştir. Bunu yaparken iki hususu önemle gözettik ve hesaba kattık. İlk olarak geçmiş yıllarda açıkladığımız hedef ve izleyeceğimiz politikalarımız özellikle siyasi kapkaççı AKP tarafından yüzsüzce çalınmıştır. Çünkü bunların işi gücü yürütmektir, çünkü bunların uzmanlığı emek yağmacılığıdır. Türkiye için söyleyecek sözü kalmamış AKP devamlı surette bizi kopya etmenin hevesindedir. AKP'nin nefesi çoktan tükenmiştir. İkinci olarak beyannameler açıklama sırasına girmişken teklif, tespit ve gelecekle ilgili düşüncelerimizin karambole gitmemesine, arada kaynamamasına azami dikkat ettik. Bu nedenle kimin neyi, nasıl ve hangi arka plana dayandırarak söyleyeceğini sabırla bekledik. Acele etmedik, telaş yapmadık, pişmiş aşa su katmadık. Daha önceki beyannamelerimizle geçmişteki söz ve önerilerimizle tutarlılığı bozmadan çizgimizi muhafaza ettik. 46 yılın tecrübesiyle hareket ettik. Uzman, donanımlı ve yetişmiş kadrolarımızı fedakarca çalışmalarıyla milletimiz için neler yapabileceğimizi, Türkiye'nin nasıl refaha ve rahata kavuşacağını geceli gündüzlü tartıştık, araştırdık ve hamdolsun sonuca bağladık."
"MHP HİÇ HAYAL TACİRLİĞİ YAPMADI"
MHP'nin yalnızca yapacaklarının sözünü veren dürüst ve gerçekçi bir millet eseri olduğunu dile getiren Bahçeli, "Sözümüz namus, ülkülerimiz varoluşumuzun ana çatısıdır. MHP hiçbir zaman ipe un sermemiş, suya yazı yazmamış, hayal ve umut tacirliği yapmamıştır. Neysek oyuz, ne dediysek onun yanında, arkasında ve izindeyiz. Biz sözlerini unutan, geçmişini gömlek gibi değiştiren ilkesizlere hiç benzemedik. Biz sabah söylediğini akşam olmadan yalanlayan, karakterini alavere ve dalare üzerine bina eden ikiyüzlülerden hiç olmadık. Geçmişimiz her şeyin canlı şahididir. Vatan ve millete adanmış ülkücü ömürler tertemiz bir maziden bedelini de peşin ödeyerek bugünlere gelmiştir. Sevdamız hep millet oldu, sevincimiz, üzüntümüz milletle bir oldu. Kalbimiz tıpkı bugünkü gibi her zaman Türkiye için attı" dedi.
"3 MAYIS'IN ANLAMLI BİR ZEMİNİ VAR"
Bahçeli, "Seçim beyannamemizi 3 Mayıs'ta milletimizle paylaşıyor olmamızın kendi içinde anlamlı, tutarlı ve tarihi bir zemini vardır. Bugün boşuna seçilmemiştir. Tam 71 yıl önce yani 3 Mayıs 1944'te Türk milliyetçileri geçtiğimiz 100 yıla adeta damga vurmuşlardır. Türkçülüğün bayraktarı olan kahramanlar samimiyet, inanç, irfan ve fedakarlık imtihanından hiç ödün vermeden alınlarının akıyla çıkmışlardır" diye konuştu.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Erdoğan her şey olabilir, her makama ulaşabilir ancak şu fani dünyada olamayacağı, layık görülemeyeceği bir tek şey varsa o da milliyetçiliktir" dedi.
MHP Genel Başkanı Bahçeli, Ankara Arena Spor Salonu'nda düzenlenen toplantıda "MHP Seçim Beyannamesi"ni açıklıyor. "Ya bu vatanda yaşayacağız ya da bu vatan uğruna seve seve can vereceğiz" diyen Bahçeli, "Ya bu topraklar üzerinde yaşayan millet bir ve kardeşçe kalacaktır ya da Türk milletinin kayıplarına yeni halkalar eklenecektir. Göbek bağımızın kesileceği yer daima son nefesimizi vereceğimiz yer olacaktır ve bu hakikati ne Recep Tayyip Erdoğan ne Davutoğlu ne İmralı canisi ne bölücü mihraklar ya da işbirlikçileri değiştiremeyecektir" ifadelerini kullandı.
Bahçeli, milliyetçiliğin kirli niyetlerin, hain taleplerin, küresel projelere tutunanların ve hasmane zihniyetlerin diline yakışmadığını belirterek, "Milliyetçilik her şeyden önce mensubiyet bilincine erişmiş, Türk milleti sevgisinde erimiş yüce gönüllerin ahlaki, vicdani ve manevi mükafatıdır. Bayrağın indirilmesine seyirci kalan, vatan topraklarını bırakıp kaçan bir adam olsa olsa milliyet fukarası, millilik yoksunudur. Milleti 36’ya ayıran birisi milliyetçiliğin olsa olsa düşmanıdır, dava arkadaşlarıma 'faşist', 'kafatasçı', 'Fatiha bilmeyenler' diyerek aşağılayan bir adamın değil milliyetçi olmaktan bahsetmek insani değerleri bile tartışılmalıdır. 'Türklükle karşıma gelmeyin' diyen birisine itibar etmek, istismarına kanmak söz konusu değildir. 'Milliyetçiliği ayaklarımın altına alıyorum' sözlerini kurşun gibi ağzından çıkaran, PKK'yla masa kurup oturan, sonra U dönüşü yaparak bunu inkar eden kim olursa olsun nankördür, riyakardır. Bu itibarla Erdoğan her şey olabilir, her makama ulaşabilir ancak şu fani dünyada olamayacağı, layık görülemeyeceği bir tek şey varsa o da milliyetçiliktir" dedi.
"BİZ HIRSIZLIĞIN KÖTÜLÜĞÜNÜ KONUŞUYORUZ, ONLAR UYGULUYORLAR"
Bahçeli sözlerine şöyle devam etti:
"Diyarbakır'a gidince Kobani'yi selamlayan, Osmaniye'de Oğuz töresine atıf yapan, Konya'da Mevlana'yı hatırlayan, İstanbul'da Eyüp El Ensari diyen, Kastamonu'da Şeyh Şabani Veli'yi diline dolayan, bazen serok bazen çamur, kimi zaman Ahmet Sani, çoğu zaman fotokopi başbakan olan Davutoğlu'na da milliyetçilik on gömlek bol gelecektir. Sayın Davutoğlu senin cibiliyetin, cüssen, cesaret cüretin ve müktesabın milliyetçilikle ilgili konuşmaya elvermeyecek, bu iş senin boyunu fersah fersah aşacaktır. Davutoğlu, Erdoğan mukaddidi olmuş çıkmıştır. Bartın'da şahsıma hitaben diyor ki 'Orhun Anıtları’ndan bahseder ama Orhun Anıtları’nın yolunu kim yapar? Onlar konuşur, onlar milliyetçilikten bahseder ama Murat Hüdavendigar'ın türbesini Kosova'da kim yapar.' Davutoğlu diyor ki biz konuşuyor, onlar yapıyormuş. Doğrudur, hakkı vardır. Biz hırsızlığın kötülüğünü konuşuyoruz, onlar yapıyorlar. Biz rezillikleri konuşuyoruz, onlar tatbik ediyorlar. Biz ihaneti konuşuyoruz onlar rekor kırıyorlar. Biz teröre teslimiyeti konuşuyoruz onlar uyguluyorlar. Biz rüşveti, hukuksuzluğu, kanunsuzluğu, asayişsizliği konuşuyoruz onlar ince ince ayrıntısına kadar icra ediyorlar. Biz şu anda konuşurken bile emin olun onlar yapacağını yapmakta, götüreceğini götürmektedir."
"BUNLARIN NE YİDÜĞÜ BELİRSİZDİR"
"Sayın Davutoğlu şayet Orhun Anıtları'nın yolunu yaptırmak seni ve saraydaki efendini milliyetçi yapıyorsa Van Akdamar Adası'nda Ermeni Kilisesi'ni baştan aşağı imar etmek acaba sizi ne yapacaktır?" diyen Bahçeli, "Yahudi cesareti madalyasını almak, Papa heykelleri altında imza atmak, papaz elbisesi giyip poz vermek size hangi sıfat ve ünvanı kazandıracaktır. Yol yapmakla milliyetçi oluyor idiyseniz 1 trilyon 370 milyar liraya kaçak ve karanlık saray diktiğinizde bu millet size ne diyecek, nasıl seslenecektir. Davutoğlu, Türkiye semalarında milli savaş uçağının uçmasını milliyetçilik olarak görmektedir. İnşallah bu hedef MHP'nin iktidarında gerçekleşecektir. Fakat tüyü bitmemiş yetimlerin nafakasından keserek 410 trilyon liraya uçan saray almak, helikopterleri sıra sıra dizmek, adeta lüks otomobil galerisi açmak söyle bize Davutoğlu sizi ne yapacaktır. Erdoğan ve Davutoğlu'nun sandık görülünce ayarı kaçmıştır. Birdenbire milliyetçilik maskesini takmışlardır. Bunlar yeri gelmiş başörtüsünü kafalarına geçirmişler, yeri gelmiş imam hatip liselerinin bahçesinde saklanmışlardır. Yeri gelmiş Batıcı, yeri gelmiş Doğucu olmuşlardır, arada sırada liberal, bazen Komünist, sık sık AB'ci, ABD'ci, Putinci, Barzani yandaşı ve İmralı havarisi ve her zaman da vicdanlarda bölücülükten hüküm giymişlerdir. Bunların ne yidüğü belirsizdir. Bunların övüttükleri yalan, ürettikleri fitnedir" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilişim