Fenerbahçe'den ayrılmamla ilgili olarak gelişen olayları açıklığa kavuşturmak için böyle bir açıklama yapma ihtiyacı hissettim.
Cumartesi akşamı Kasımpasa'ya 2-0 yenildik. Maç sonrası teknik direktörümüz soyunma odasına geldi ve istifa etti, bir yönetici birşeyler söyledi, başkan geldi, o da birşeyler söyledi. En son olarak da futbolcular konuştular. Meselenin en üzücü tarafı ise o konuşmaların hiçbiri futbolla alakalı şeyler değildi.
Pazar günü normal antrenmana katıldım. Pazartesi günü ise tesislere gittiğimde teknik direktörün odasına çağrıldım ve benim kadro dışı bırakıldığımı söyledi. Bunun karşısında da bir futbolcunun kadro dışı bırakılması için ancak disiplin kurallarına aykırı bir tavır olması gerektiğini ileri sürdüm. Ancak böyle bir durum yoktu, olamazdı da bundan dolayı asıl sebebi öğrenmek istedim.
Teknik direktör bunun karşısında "Ben teknik direktörüm ve takımın liderliği bende. Ama sen çok büyüksün ve kuvvetlisin. Seni planlarım içerisine alamam, bundan dolayı böyle bir karar aldım" dedi.
Bunun karşısında benim cevabım çok basit oldu. "Tamam öyleyse. Bazı kararların alınması gerekiyor, ama ben başkana gideceğim, bakalım o ne diyor bu duruma" dedim.
Başkanın odasına 16:15'de girdim, ve 16:18'de de çıktım. 8 yıllık kulüp tarihinde ki varlığıma 3 dakikada karar verdi.
Başkan "Evet, konuşabilirsin" dedi. Ben de "Teknik direktörün kadro dışı bırakılmamla ilgili kararını nasıl değerlendirdiğini sordum.
" Karar senin! İstersen ayrı çalışırsın istersen gidersin" şeklinde cevap verdi benim eski başkanım. Böylece de bitti. Zaten onlar istedi diye ayrı çalışmam veya benim takım içinde ki varlığımdan endişelenmelerinden dolayı da böyle bir karar veremem.
Pazartesi günü bir basın açıklaması yapacağım ve böylece Fenerbahçe taraftarına daha açık olacağım. Brezilya'ya gidebilmem için bunları açıkca anlatmak zorundayım.
İzmir Haberleri