Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, CNN Türk'te Ahmet Hakan'ın Tarafsız Bölge programına konuk oluyor. Yıldırım Gündeme dair açıklamalar da bulunuyor. Ahmet Hakan: Ne zaman hapse gireceksiniz? Bu şekilde sormak doğru mu bilmiyorum ama...
Aziz Yıdırım, "Yargıtay başsavcılığında bizim dilekçemiz vardı. O inceleniyor. İtiraz dilekçesi. Şu anda kamuoyu gibi biz de bekliyoruz. Ben de bekliyorum çok da önemli değil benim hapiste yatmam.
Önemli olan Türkiye'nin durumu. Biz hapisten korkmuyoruz. Biz dava adamıyız. 1 yıl yattım. 2 sene 4 ay gibi bir şey daha yatacağım. Doğal bir süreç.
Eğer suçsuz olduğunuzu kabul ediyorsanız insanların vicdanında yeniden yargılanırsınız. Mühim olan benim insanları vicdanında temiz olmam"
Basında yer alan açıklamaları ile ilgili sorula soruya yıldırım: ''Bildiklerimi açıklarsam yer yerinde oynar diye bir şey demedim. Ben değişmem 62 yaşındaki bir adamı değiştirebilir misiniz? Ben neysem oyum”
Şike davası olmasaydı hangi davada yer alırdınız sorusuna Yıldırım: ''Şike davası olmasaydı da hedef olurdum. Şamil Tayyar benim Ergenekon'un kasası olduğumu yazdı ve söyledi.
Beni Ergenekon'a bağlamak istiyorlardı ama başaramadılar. Askerle benim bir ilişkim vardı sandılar. Halbuki bizim ortak noktamız Fenerbahçe. İhaleler aldı Aziz Yıldırım, silah sattı dediler. Ben NATO mütehattitiyim. Yol yaptım. Türkiye'nin bir özelliği var her şey sansasyon."
17 Aralık operasyonu ile ilgili konuşan Yıldırım, "17 Aralık'ta yapılan bir operasyondur. Ülkenin genel durumu üzerinde kendimizi odaklıyoruz. Bugün Ergenekon,, Balyoz, Oda TV, Cübbeli Ahmet davası... Yani özel mahkemelerde yargılananların hukuksuz yargılandıklarını beyan ediyoruz.
17 Aralık'ta yapılan bu hadiseyi kınıyoruz. Aynı zamanda Fetullah hocanın da ses kayıtlarının yayınlanmasını da tasvip etmiyoruz. Bu da bir operasyon. Kanuna göre gereken yapılacak"
Yargılanmanın usule göre yapılmadığın söyleyen Yıldırım, “Adil yargılanmayı yaparken usulüne ve kanuna göre yapılmalı. Benim resimlerimi çektiler hapishanede. Bir algı oluşturuldu.
Kanun, hakim, savcı eldeki belgelere göre yargılamalı. Gizlilik kalktıktan sonra herkes öğrenecek. Gizlilik varken internet sayfalarından öğrendik suçlu olduğumuzu. Suç var veya yok o ayrı bir konu. Mahkeme gerekeni yapar. Rejimi sıkıntıya soktuk. Bütün partiler şikayetçi.
AKP, CHP, MHP, BDP şikayetçi. Bunu çözmek hükümetin görevi. Yeniden adil yargılanma yaparak bu insanların suçlu olup olmadığını ortaya koyacaklar. Ben yatmayı göze aldım. Kamuoyu öğrensin. O insanlara yazık. İnsanlar kanserden ölüyor içeride."
Yapılan operasyonlarla herkesi itibarsızlaştırdıklarını söyleyen Aziz Yıldırım: "Emenike'nin parası görüntülü dediler. Bir şey çıkmadı. Siyah çanta var dediler. Sivas'ta görüntü var dediler, yok. Buca maçında şike olduğunu biliyorz dediler, iddianameye bile girmedi.
Bunları ne zaman öğreneceğiz. İddianame açıklandığı zaman. Herkesi itibarsızlaştırma hareketiyle içeriye aldılar ve tutukladılar. Ya biz kurtulacağız, adil yargılanacağız, ya da bütün haklarımızı iade edecekler. Savcıya emniyet olarak dersiniz ki Aziz Yıldırım'ın telefonunu dinleyin.
Telefonlar benim üzerime değildi. Sektreterimiz üzerindeydi. Basına verilen şişirme haber. Şu kadar telefonu var, bu kadar silahı var diyerek algıyı kirletmek. Bu tapeleri yasadan önce deşifre ediyorlar. Savcılığa götürdükleri her evrakta el yazısı doldurma yapıyorlar."
İbrahim Akın’a para verdiğini ispatlamaları halinde kendini köprüden atacağını söyleyen Yıldırım, "Aziz Yıldırım parayı verdi diyorlar. Bunu ispat etsinler. Ederlerse köprüden aşağıya atacağım kendimi. Hangi tarihte kime vermişim, nasıl vermişim, hangi hesaptan vermişim" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilişim