Bilgi hedefleri konusunda kısa orta ve uzun ölçekli hedefleri olduğunu anlatan Yıldırım, şöyle konuştu: "Bilgiden önce zihinsel dönüşüm önemli. Zihinsel dönüşümü gerçekleştiremezsek bahsedilen alt yapıları değiştirsek bile dönüşüm vaktinde olmayacaktır. Biz, e-devlet uygulamalarını başlattığımızda bürokraside işlerin hemen tuşa dönüşeceğini belirtmiştik. Aslında o tuş olmada iki mana var. Yani bürokrasi e -devlete tuşa boyun eğdi. Maalesef öyle olmadı. Bu kararlı bir mücadeleyi gerektiriyor. Bürokrasinin en önemli gücü kamu gücüdür. Şimdi bu elektronikleşmede imza yok. Bunu aşmak zorundayız. Çaremiz yok. Buna direnmek Türkiye’deki değişimi geciktirir. Hedefleri geciktirir. Bundan daha önemlisi vatandaşın taleplerini beklentisini ertelemiş oluruz.”
‘e-APOSTİL’DE OLUMSUZLUKLAR ORTADAN KALKACAK”
2008 yılında başlattıkları e-devlet uygulamasıyla 13 milyon kullanıcıya ulaşıldığını açıklayan Bakan Yıldırım, bu sayının normalinde 30 milyon olması gerektiğini ancak çeşitli gerekçeler sunulduğunu aktararak konuşmasını şu sözlerle sürdürdü: “Bir kısmı mevzuatı, içeriğin hazır olmadığını, kamu hizmetleri sanal ortamda olmaz diyenler var. Ve mükerrer bir işlem yapılıyor. Yaptıklarını kamuoyuna ilan ettiği gibi kağıdı al, müracaat et, kayıt numarası al. Yazıyı sor. İşini takip et, sağlama al diyorlar."
İnsanın her şeyin başı olduğunu belirten Yıldırım, şunları söyledi: "İnsanın olmadığı yerde ne devlet düzeni ne de hayat olur. Onun için hizmetlerimizi, politikalarımızı insanın mutluluğu için, yaşam şartlarını daha da kolaylaştırmak ve yaşam kalitesini artırmak için yapmalıyız. Eskiden eleştirme çok yoğundu artık eleştirmeyi bırakalım. e-eleştirme yapalım. Eleştirmeden bir şey çıkmıyor. O da kanıksanıyor ve herkes o duruma rao oluyor. Ama e-eleştirirsek süratliliği, verimliliği ve hizmet kalitesini artırırız. Bunun için imkanımız var.”
e-Apostil sisteminde PTT’nin öncü kurum olabileceği önerisinde bulunan Bakan Yıldırım; sözlerini şöyle sürdürdü: “PTT burada öncü kurum olabilir. PTT Bunu üzerine alırsa yurdun her yerinde işlem yapma imkanı doğar. e-Apostil işi elektronik ortama taşındığı zaman birçok olumsuzluklar da ortadan kalkacak. Mesela sahte işlemler oluyor. Sizin teyit etmenizi zaman alıyor. İş işten geçmiş oluyor. Elektronik işlem yaptığınız bu sorunda ortadan kalkmış oluyor.
Hatırlıyorum e-Apostil işlemi bir hafta sürmüştü. Kâğıdınız arkasına doğrudur demek için. Hepsi bu. Neredeyse bir adli tıbba göndermediği kaldı. Bu kadar zahmetli. Şimdi burada uluslararası ticaret nasıl yapılır? Bu tip konuların kolaylaştırılması önemli. Burada da uluslararası ilişkiler önemli.”
Geçen yıl ugulanmaya başlamasıyla tartışmaları da beraberinde getiren güvenli internet kullanımı konusunada değinen Yıldırım, artık uygulamanın örnek gösterildiğini dile getirerek şunları söyledi: “Çocukların internet ortamında işlenebilecek suçlara karşı yönelik yasal tedbir alan ülkelerin başındayız. Başta ön yargılı olanlar bunu internet yasağı olarak gördü. Ama zaman bizi bu görüşte olanlara karşı haklı çıkardı. Birçok kişi artık bu uygulamayı örnek gösteriyor. E-Apostil uygulaması ülkemizin hedeflerine de uygun düşen bir sistemdir. Değişimin öncüsü olursanız toplumun kahramanı olursunuz. Direnirseniz yenilirsiniz. Mutlaka değişimin öncüsü olmalıyız”
SİBER SALDIRILARA KARŞI 7/24 GÜVENLİK GELİYOR
Bakan Yıldırım, ayrıca internet ortamındaki siber saldırılara karşın tedbirler konusunda Bakanlar Kurulu’na önerge sunduklarını söyleyerek şöyle konuştu: “Bakanlar Kuruluna sunduk. Kurumlardaki tüm bilgi güvenliğinden sorumlu kişilerin aynı düzeyde siber güvenliğe karşı homojenliği ve harmonizasyonunu sağlamak için gerekli tedbirler alacağız. Bütün bu işleri de Türksat, Ulaştırma Bakanlığı İletişim Daire Başkanlığı ve BTK ile birlikte koordinasyonu yapılacak. Bu öyle sabah akşam memur mesaisi olarak olmayacak. Burada görev alacak arkadaşlar 7/24 dünyanın her tarafından sürekli irtibat halinde olacak şekilde bu tip kötü amaçlı faaliyetlere karşı koruyucu tedbirler alacak. Korumada yetersizlik varsa nasıl mücadele edilecekse tahribat olmayacaksa veya asgari olarak ellerinde planları olarak bir noktada idare edecek.”
Türksat Genel Müdürü Dr. Özkan Dalbay, e-devlet kapısında 39 kurumu entegrasyonu ile 311 hizmetin sunulduğunu hatırlatarak, "Bu hizmetin 13 milyon işlem sayısı ve anlık 6 bin kullanıcı rakam, e-Devlet Kapısı’nın fonksiyonunu ve gelişimini gözler önüne sermektedir" dedi. E- Apostil sistemi sayesinde vatandaşların yaşayacağı kolaylıklar hakkında bilgi aktaran Dalbay; sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu sistem sayesinde evlilik, eğitim gibi şahsi işlemlerin yanı sıra uluslararası ticari işlemlerinde ciddi yarar sağlamaktadır. E-Apostil sistemi ülkemizde e-Devlet Kapısı’nın kamu kurumları arasındaki belge trafiğinde sağladığı yararları ülkeler arasında sağlamakta ve bilgiler, belgeler, ülkeler arasında elektronik ortamda güvenli olarak transfer olmaktadır’
Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı Tayfun Acarer de bu yıl için e- ticaret hacmi yüzde 50 artacağını aktararak; ‘e-imza özellikle mobil imza geçen yılın yüzde 30’un üzerinde büyüdü. Geniş bant sayısı bugün itibari ile yüzde 17,5 milyona ulaştı. E Devlet hızla gelişiyor ve bu konuda dünyada en fazla kullanım yapan ülkeyiz” dedi.
Siber güvenlik konusunda her kesimin gerekli duyarlılığı sergilemesi ve her şeyi devletten beklememesi gerektiğini anlatan Acarer; sözlerini şöyle sürdürdü: “Özellikle de değişik bahanelerle yapılan saldırılara gerekli hoşgörülerin olmamasını istiyoruz. Bir gruba saldırılıyor. Sonra diğer gruplar da onlara bakıp gülüyor. Sadece geçen yıl 128 milyar dolar harcandı siber güvenlik için. Hiçbir bilimsel veriye dayanmadan hatta bilimsel gerçeklerle tam ters yönde bir takım sübjektiflerle bilişim alt yapı ile ilgili alınan kararlar. Türkiye hedefleri olan bir ülke. Ancak bir süredir mahalli idareciler olmak üzere hiçbir tekniği olmadan bazı kararlar alarak örneği baz istasyonları yerleşim yerlerinin dışına çıkarılması, fiber kazılarına izin verilmemesini dehşetle izliyorum. Bu Türkiye’nin 2023 vizyonuna zarar verir”
Editör: TE Bilişim
