.jpg "izmir milletvekilleri")
“AMANSIZ ÇELİŞKİ’
Köy yollarının yetersiz olduğuna yönelik ifade edilen sorunlara karşılık Bakan Yıldırım 2014 yılında yapılacak yerel seçimlerde köy ve mahalle muhtarları ayrımının ortadan kalkacağını belirtti. Büyükşehir yasasına karşın muhalefetin tutumunu eleştiren Bakan Yıldırım, “Yeni yasa ile İzmir’in bütün yolları Büyükşehir Belediyesi tarafından ne zaman 2014 yerel seçimlerle birlikte köy mahalle muhtarı ayrımı kalkıyor. 2014’te muhtarlık mevzuatı tamamen elden geçecek. Muhtarlar daha da güçleniyor. Yönetime katılma noktasında, özlük hakları noktasında temsil ettiğiniz mahallelerin sorunların çözümü noktasında. Büyükşehir Belediyesi’ne ayrılacak bütçenin sarf edilmesi konusunda sizlerin katkısı ve hakkı olacak. Anamuhalefet bu kanunu amansız şekilde tenkit etti. ‘ Belediyeler güçsüzleştiriliyor’ dedi. Şimdi de bunun faziletinin ne kadar büyük bir durum olduğunu söylüyorlar. Amansız bir çelişki. Bir yandan anayasa mahkemesine bir yandan çetin bir muhalefet kanunun çıkmaması için. Şimdi de kanunun çıkmasında rol almak isteyerek ‘Biz yaptık’ diyorlar. Her zaman yaşadığımız şey. Şunu söyleyeyim; muhtarlar bu dönem çok daha etkin konuma geliyor” diye konuştu.
Kaçak yapılaşmada topyekun çözüme yönelik bir amaç güttüklerini belirten Bakan Yıldırım söz konusu yapıların yaşanabilir hali getirilmesi için herkesi çalışmaya davet etti. Kentsel Dönüşüm Yasası’nın bu amaçla çıktığını hatırlatan Bakan Yıldırım şöyle konuştu:
“Asıl olan bu kaçak olan imarına uygun olmayan yapılaşmayla mücadele etmek olmalı. Biz oraya elektrik izni verdik. Yani imarsız yapılara elektrik izni verilebilir dedik. Belki hemşehrilerimizin işini gideririz. Ala büyük felakete de kapı açabiliriz. Daha yaşanabilir hale getirmek için çalışmamız lazım. Kentsel Dönüşüm Yasası bunun için çıktı. Yoksa işin kolayı var. Af çıkar seçim yaklaşıyor. İmarsız yapılaşma çığ gibi artsın. Ama geleceğimizi karartıyoruz. Bu meseleye popülist bir çözüm yerine topyekûn açıdan bakıyoruz. İsteyen belediyeler kentsel dönüşüm yapacak. Ama vatandaş mağdur olmayacak. Sağlıksız yapıla elektrik - su verdin. Ama depremi ayrı elektrik kontağından büyük acılar yaşanabilir. Yanlışın üzerine yanlış oturtmak yerine yanlışın yerine doğruyu koyabiliriz. Mevzu bizimle ilgili olduğu zaman hemen. Ama başka tarafta olduğu zaman gecikebilir.”
‘MEMUR BAŞVURULARI DEVLETTE ÇALIŞAN MEMURLARDAN FAZLA’
Bu sırada Marmara Üniversitesi İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun olduktan sonra 6 yıldır atanamadığını belirten restaurant çalışan Çilem Durgun söz alarak Bakan Yıldırım’ın konu hakkında yardımlarını istedi. Atanamayan öğretmenlerle ilgili asıl sorunun geçmişte yüksek okul branşlarının iyi şekilde düzenlenememesinden kaynaklandığını açıklayan Bakan Yıldırım, “Ulaştırma Bakanlığı olarak hiç memur almadık. Adalet Bakanlığı yavaş yavaş alıma başladı. Bu dönemde alınan öğretmen sayısı 80 yılda alınanın iki katı. 800 bin öğretmene çıktık. Şimdi bir sistem var. KPSS. 50 bin öğretmen alınacak. 500 bin öğretmen geliyor. Yukarıdan aşağıya sıralama yapılıyor. 500 bini alırsak iş veremeyiz. 40 bin okul 570 bin tane sınıf var. Memur alıp oturtmak ne kadar akla yatkın. Sorun, yüksekokullarının branşlarının iyi planlanmamasından kaynaklanıyor. Şimdi bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Eski dönemlerde herkes efendim, inisiyatif kullanarak memur alıyordu. Şimdi üniversite sınavı herkes puanla girip sistemle alınabiliyor. Algılama şöyle yanlış, herkes şunu düşünüyor. KPSS’ye girdiysem mutlaka memur olurum. KPSS’ye girenlerin oranı devlette çalışan memurlardan fazla. Her yıl ayrılan memur kadrosu belli” dedi.
Buna karşılık Buca Kırıklar Cezaevi Müdürü Ayhan Çapacı söz alarak 1 yıldır Cezaevi'nde İngilizce dersi verecek öğretmen aradıklarını, bulamadıklarını söyledi. Şikayetçi olan bayanın Halkevleri'ne müracaat ederek bin 500 TL maaşla işe başlayabileceğini söyledi. İşsizlikle ilgili ilginç açıklamalar yapan Çabacı, milletvekillerinin bile TBMM'den çıkan yasalardan haberi olmadığını, hastalara bakan mahkumların veya dışarıdan gelen vatandaşların maaş alabildiğini söyledi. Bunun üzerine cezaevinde engelli olup olmadığın soran AK Parti milletvekili Nesrin Ulema, Müdür'ün kendisini kastettiğini sanmadığını söyledi. Müdür bunun üzerine TBMM'de cezaevinde engelli hastalara bakılmadığını söyleyen CHP milletvekillini kastettiğini söyledi.
Bakan Yıldırım toplantının sonrasında ilçe esnafını ziyaret ederek, kısa süreli sohbetlerde bulundu.
Editör: TE Bilişim
