Soyer” İzmir’de bir başkan arayışı vefasızlık değil mi? ”sorusuna “Onu bilemem. Yalnız ciddi olarak bunu hak etmediğimi düşünüyorum. Türkiye’ye ve dünyaya örnek projeleri hayata geçirmiş biri olarak kamu vicdanının bu konuda doğru şekillenmesini bekliyorum. Ayrıca bu benim kişisel meselem değil. İzmir’in meselesi. Bir memleket meselesi. Pandemi döneminde, deprem zamanı yaptıklarımız ortada. İzmir’e haksızlık yapılmasın diyorum” şeklinde cevap verdi.
:
Soyer İzmir’de ön seçim, eğilim yoklaması ne yapılacaksa bir an önce yapılmasını ve Genel Başkan ve Parti Meclisi’nden illerdeki büyükşehir belediye başkanlarını yıpratılmadan açıklanmasını beklediğini ifade etti.
:
Değişim sözcüğünü ilk kez kendisinin kullandığını bir kez daha söyleyen Soyer “Bundan yaklaşık 5 ay önce, 22 Haziran’da, ‘Yeni Siyaset Belgesi: İzmir Duruşu’ başlığıyla bir yazı yazmıştım. 14 Mayıs seçimlerinin ardından, partimizde değişimin öncelikli olarak sol, sosyal demokrat değerlere daha sıkı sarılmaktan geçtiğini ifade etmiştim. Bu deklarasyonun ana fikri şuydu: 8 bin 500 yıllık bir demokrasi ve barış şehri olan İzmir, otoriter ve popülist siyasal iklimin ülkemizdeki biricik panzehridir. İşte bu nedenle üzerimizde büyük bir sorumluluk taşıyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, insan onuruna yakışır bir yaşamın herkes için mümkün olduğu bir Türkiye’yi, Geleceğin Türkiye’sini inşa etmek mecburiyetindeyiz” dedi.
“İlk dönem çoğu projeniz tamamlanmak üzere.2.dönem için yeni projeleriniz var mı?” sorusuna İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer “Çok daha fazlası var. Ancak şu an resmen adaylığım açıklanmadığı için müsaade edin de söylemeyeyim. Bu hikayeyi aşkla devam ettirmek istiyorum” dedi.