Çanakkale Boğazı ile adalar hattında deniz ulaşımını sağlayan GESTAŞ A.Ş ile üniversite ve değişik meslek guruplarından 21 amatör sporcu profesyonel olarak yarışan sörfçü İsmail Kadıoğlu başkanlığında bir araya geldi. Hayrettin Bal, Remzi Hallı, Yeliz Eryurt, Hakan Öner, Hanife Esen, Serhat Büyüksu ve İsmail Kadıoğlu’ndan oluşan kurucu üyeler geçtiğimiz günlerde ilk toplantılarını gerçekleştirerek 5 kişilik yönetim 3 kişilik denetim kurulunu belirledi. Toplantıda profesyonel sporcu Kadıoğlu başkan seçildi. İsmail Kadıoğlu, derneklerinin kuruluş amacını; “Çanakkale Rüzgar ve Su Sporları Kulübü adından da anlaşılabileceği gibi rüzgar ve su ile alakalı spor dallarını hobi veya sportif amaçla yapan kişileri bir araya getirmek ve bu birliktelikten hareketle gelişmelerine katkıda bulunabilmek için kurulan bir spor kulübü derneğidir” şeklinde özetledi. Rüzgar ve su sporlarının önemine değinen Kadıoğlu; “Bu spora ben adım atalı pek uzun bir zaman geçmemesine rağmen kısa sürede Türkiye Rüzgar Sörfü Şampiyonası gibi yarışlara iştirak eden bireysel bir sporcu olarak, bu spor branşında öne çıkmak isteyen genç sporcuların profesyonel anlamda desteklenebilmesinin ilk adımı olarak görmekteyim. Eğitim alanında bir akademisyen olarak gelecekte, özelde Çanakkale, genelde Türkiye için sağlıklı, rasyonel düşünebilen, çevresini, doğayı, insanları seven; kötü alışkanlıklardan uzak, problem çözme stratejileri yüksek, sosyalleşebilen bireyler dilemekteyim. Doğa sporları bireylere bu özellikleri kazandırmaktadır. Rüzgâr sörfü her ne kadar bireysel bir spor olsa da asla tek başına yapılan bir spor değildir. Bu ve bunun gibi doğa sporları bireyler arası dayanışmayı da gerektirmektedir” dedi.
“POTANSİYELİMİZİ DEĞERLENDİRMELİYİZ”
"Bir yerin bir yönüyle tanınabilmesi ve gelişebilmesi için o işi tek elden değil birçok temsil eden bizzat iştirak eden birimin olması gerekmektedir" diyen Kadıoğlu; “Çanakkale’nin adından rüzgar sörfü gibi bir sporla anılabilmesi için coğrafi olarak bir potansiyeli var ve bunu değerlendirmek gerekir. Bunun için bizim gibi örneklerin çoğalması gerekir. Büyüklerimizden duyduğumuz kadarıyla 20 sene öncesi burası özellikle Almanların rüzgar sörfü hobilerini gerçekleştirdikleri uğrak bir yermiş. Vatanımızın bu cennet köşesinin bu özelliğini kaynakların ve imkanların doğru kullanımı ile tekrar canlandırabiliriz” şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim
