“AK PARTİ’NİN BAŞARISIZLIĞI, TÜRKİYE’NİN ÖNÜNDEKİ FIRSATLARI KAÇIRMASI DEMEKTİR”
“Başarısızlığımızın tek neticesi sadece AK Parti’nin iktidar kaybetmesi olsa, inanın bana bu çok küçük bir bedel olur. AK Parti’nin başarısızlığı demek, Türkiye’nin önündeki çok büyük fırsatları kaçırması, daha da kötüsü elindekileri kaybetmeyle veya kaybetme tehlikesiyle yüz yüze kalması demektir” şeklinde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin kaderiyle AK Parti’nin kaderinin adeta bütünleştiği bir süreçten geçildiğini vurguladı ve “AK Parti kazandığında Türkiye kazanıyor, Türkiye kazandığında AK Parti kazanıyor. Bunun için milletimizin tamamıyla kucaklaşmalıyız” dedi.
Seçimdeki başarı çıtasını ‘asgari yüzde 50+1 oy elde etmek’ olarak ifade eden; ancak asıl hedeflerinin milletin tamamının gönlünü fethetmek olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti ve Tayyip Erdoğan düşmanlığını varlık sebebi, hatta ekmek kapısı hâline getirmiş küçük bir kesimi hariç tutarsak, yeteri kadar gayret gösterirsek ülkemizde desteğini alamayacağımız hiçbir vatandaşımızın bulunmadığına inanıyorum. Yeter ki çalmadık kapı, sıkmadık el, bakmadık göz bırakmayalım. Bunun için seçimlere kadar 81 vilayetimizin tamamında milletimizin tüm fertlerine inşallah ulaşmayı hedefleyerek çalışmalarımızı yoğunlaştırmalıyız” dedi.
“SINIR ÖTESİ OPERASYONLARDA DAHİ SİVİLLER ZARAR GÖRMEDİ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Biz kendi kaderimizi ülkemizin kaderiyle bütünleşmiş olarak görürken, ana muhalefet partisi unvanını taşıyan bir partinin milletvekilleri maalesef teröristlerle aynı safta olmak üzere adeta can atıyorlar. Daha da kötüsü, bu partinin genel başkanı da devletinin ve milletinin yanında yer alarak bu tür faaliyetler içindeki milletvekillerinden hesap sormak yerine, benzer tavırlar içine girmekten çekinmiyor. Terörle mücadele operasyonlarında ülkemize çok büyük imkânlar sağlayan silahlı insansız hava araçlarına yönelik iddialar bu çarpıklığın en son örneğidir. Terörle mücadele ederken sivillerin zarar görmemesine yönelik hassasiyetimizi herkes gıptayla takip eder ve takdirlerini belirtirken, birilerinin suyu bulandırmak için uğraşması ibretlik bir hadisedir. Türkiye, bırakınız kendi sınırlarımızın içerisindeki operasyonları, sınır ötesi operasyonlarında dahi sivillerin zarar görmemesi politikasından taviz vermemiş bir ülkedir. Hatta bu uğurda çoğu kez güvenlik güçlerimizi riske attığımız, şehitler verdiğimiz durumlar olmuştur.”
Türkiye’nin terörle mücadele yönetiminden ve son dönemde elde ettiği ciddi başarılardan, terör örgütünün ve onu destekleyenlerin rahatsızlık duyabileceğini; ancak bu ülkenin hiçbir milletvekilinin böyle bir hakkı bulunmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Silahlı insansız hava araçlarıyla sivillerin hedef alındığı gibi tam da terör örgütünün uluslararası alana taşımak isteyeceği türden bir iddiayı gündeme getirmenin siyasetle, insan haklarıyla ilgisi kesinlikle yoktur. Kendi ülkesine, kendi ülkesinin güvenlik güçlerine, kendi milletinin terörle mücadelesine husumet besleyenlere milletimiz hak ettiği dersi sandıkta mutlaka verecektir” şeklinde konuştu.
“FİTNE VE İHANETİ KENDİSİNE YOL EDİNENLERLE KAVGA ETMEKTEN KAÇMAYIZ”
Ana muhalefet partisi liderinin, “Artık kavgaysa kavga” dediğini hatırlatarak, “Sizin hayatınız zaten bu milletle, bu milletin değerleriyle, bu milletin kutsallarıyla kavgayla geçti” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer bizimle kavga edeceksen bunu her fırsatta Avrupa Birliği’ne, yabancı ülkelere, yabancı kuruluşlara şikâyet ederek zaten yapıyorsun. Bu zat kendi ülkesini, kendi devletini, kendi milletini yabancılara şikâyet ederek, hedef göstererek siyaset yapmayı alışkanlık hâline getirdi. Üstelik bu kavgada yalnız da değil, terör örgütlerini ve onların destekçileri olan yerli-yabancı odakları yanına alarak bu kavgayı büyütmeye çalışıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunus Emre’nin ‘Biz gelmedik kavga için/Bizim işimiz sevgi için/Dostun evi gönüllerdir/Gönüller yapmaya geldik’ dizelerine atıfta bulunarak, siyaseti bu anlayışla yaptıklarını belirtti ve “Bu sevgi ve dostluk, bunu hak edenler içindir. Düşmanlığı, fitneyi, ihaneti kendisine yol edinenlerle kavga etmekten ise hiçbir zaman kaçmadık, kaçmayız, bunu da söylüyorum” diye ekledi.
İnsanlara, akıllarının alacağı dilden konuşmasını bildiklerini, yaşanan dönem ve içinde bulunulan şartlar sebebiyle ömrünün kavgayla geçtiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hayatımızın her döneminde Türkiye’ye ve Türk milletine düşman kim varsa onlarla kavga ettik, etmeyi de sürdürüyoruz. Darbecilerle, darbe heveslileriyle, vesayet odaklarıyla, karanlık lobilerle, terör örgütleriyle, her türden ihanet çeteleriyle kavgamızı Allah ömür verdikçe devam ettirmekte de kararlıyız. Kendimiz için değil, uğruna canımızı vermeyi göze aldığımız değerlerimiz, ülkemiz, milletimiz, bayrağımız, ezanımız için yürüttüğümüz bu kavgada yanımızda olan herkesten Allah razı olsun” diye konuştu.
“SİHA’LAR VATANA İHANET EDEN TERÖRİSTLERİ YOK EDİYOR”
‘Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ vurgusunda bulunarak, bu ilkelerin ve AK Parti’nin sembolü olan Rabia işaretini, ana muhalefet liderinin henüz öğrenemediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatan topraklarında operasyon yapmaya yeltenenlerin şu anda ya hapiste ya mezarda olduğunu hatırlattı ve “Ey Kılıçdaroğlu, ey yanındaki kendini bilmezler, silahlı insansız hava araçlarının yaptığı iş, bu vatana, bu millete ihanet eden teröristleri yok etmektir, bunu böyle biliniz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının devamında şu değerlendirmelere yer verdi: “Sen bir gün başka konuşacaksın, bir gün başka konuşacaksın. Biz sizi biliyoruz zaten, siz gökkuşağı gibisiniz, devamlı renkten renge giriyorsunuz. Ama bir gün başka, bir gün başka… İşte bu siyasetçiye yakışan bir yürüyüş değildir. Onun için de dokuz seçimde dokuz mağlubiyet aldın, almaya da devam edeceksin. Çünkü bu milletin evlatlarını şehit edenleri savunanlar bu milletin oyunu alamaz, bunu böyle bileceksin. Yani benim Mehmetçiğim ki onlar bizim evladımız, onları şehit edenler teröristler. Ha onları yok etmek bizim görevimiz değil, öyle mi? Ondan sonra utanmadan, sıkılmadan da çıkacaksın, ‘4 yılda ben terörü bitiririm’ diyeceksin. Sen kimsin, neyi bitireceksin? Öyle lafla peynir gemisi yürümüyor. SSK’da Genel Müdür yaptılar seni, nasıl yaptıysalar, sen icraatını ve kendini o zaman gösterdin zaten. SSK Genel Müdürüyken SSK’yı nasıl batırdığını, bitirdiğini, o dönem hastanelerimizin hâlini bu millet çok iyi biliyor, biz çok iyi biliyoruz. Ondan sonra da seni görevden almak durumunda kaldılar veya kaçıp gittin. Ve o hastanelerin hâli neydi? Rahmetli Savaş Ay bir televizyon programında onu gayet güzel ortaya koydu; sen osun. Sana beş tane koyun teslim etseler kaybeder gelirsin ya, busun sen.”
“DEVLETİMİZİ AYAKTA TUTABİLMEK İÇİN NE GEREKİYORSA ONU YAPACAĞIZ”
Türkiye Cumhuriyeti devletini dimdik ayakta tutabilmek için ne gerekiyorsa onu yapacaklarını, bunu SİHA’larla, tanklarla, toplarla ve tüm silahlarla güvenlik güçlerini donatarak yapacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana muhalefet liderine hitaben, “Kandil’den sana destekler geliyor, memnunsun değil mi? Şimdi işte beraber kendi koalisyonunuzu da yaparsınız, beraber de yolculuğunuza devam edersiniz, size de yakışır. Sözde adalet yürüyüşünde de beraber yürüdünüz zaten, sağınızda-solunuzda kimler olduğu belli. Bir tarafınızda malum o takım, PKK ve onun desteği altında olanlar; öbür tarafınızda da FETÖ” sözlerine yer verdi.
Milletin bunları gördüğüne ve gerekli olan dersi en kısa zamanda vereceğine inandığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Müslüman bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz, uyanık olacağız. Düşünün, SİHA’larla ilgili adam bunu konuşuyor. Bize yıllarca Amerika, İsrail, insansız hava araçlarını vermemekte adeta kılı kırk yardılar. Verdikleri zaman da bunların tamiratı, tadilatı, bize gerçekten hendek atlattı. Artık bu ülke kendi insansız hava araçlarını, silahlı olanlarını yapar hâle geldi, şimdi asıl bundan rahatsız oluyorlar. Daha güzel şeyler de yapar hâle geliyoruz ve geleceğiz, önemli adımlar atıyoruz. Şurada bir S-400 anlaşması yaptık diye çılgına döndüler. Ne olacaktı, sizi mi bekleyeceğiz? Biz de başımızın çaresine bakacağız, bütün güvenlik noktasında tedbirlerimizi alıyoruz ve alacağız.”
“HEYKEL DEĞİL HİZMET”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimi AK Parti belediyelerinin kendisinin heykelini yaptığını belirterek, “Şahsımın heykel veya benzer görsellerini yapmışlar, tabii bunu duyunca ben çok üzüldüm. Bir defa bu bizim değerlerimize terstir. Ben ne heykelimin dikilmesini ne masklar yapılmasını ne bu tür görseller yapılmasını istiyorum. Bizim belediyelerimiz, bir defa bunları kaldırttık ayrı mesele, bundan sonra lütfen bu yanlışlara tevessül etmesinler, heykel değil, hizmete yönelik eserler diksinler” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birileri ülkesini ve milletini karalamak, sıkıntıya düşürmek için çalışabilir. Biz hem bunlarla mücadele edeceğiz, hem de milletimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmenin gayreti içinde olacağız. Belediye başkanlarımızın şimdiden şehirlerini 2023 Türkiye’si hedeflerimize uygun bir konuma getirecek projeler, programlar, yatırımlar için harekete geçirilmesi şarttır. Sadece bununla kalmayıp 2053’ün, 2071’in şehirlerinin planlamasını da yapmaya başlamalıyız. İmardan ulaşıma, altyapıdan sosyal yardımlara kadar her alanda ülkemizin ve dünyamızın yönelimlerini dikkate alan bir yaklaşımla kendimize yeni ufuklar çizmeliyiz.”
BELEDİYELERE KAYNAK AKTARIMI
Belediyelerin kaynaklarında da ciddi bir artış yaşandığını hatırlatarak, belediyelere bütçe gelirlerinden 2002 yılında sadece 4,7 milyar lira gönderilirken geçen yıl bu rakamın 52 milyar liranın üzerine çıktığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, önümüzdeki dönemde bu değişimin devam edeceğini, AK Parti belediyelerinin Türkiye’yi geleceğe hazırlama konusunda tüm dünyaya parmak ısırtacak başarılara imza atmayı sürdüreceğine inandığını söyledi.
2004’te “Yerel kalkınma başlıyor” sloganıyla başlattıkları, 2009’da “marka şehirler”, 2014’te “Büyük medeniyet yolunda” diyerek sürdürdükleri belediyelerdeki hizmet yolculuğunu, 2019’da bir üst aşamaya çıkartarak devam ettireceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının sonunda “Bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte Türkiye olalım, AK Parti olalım” çağrısında bulundu.
Editör: TE Bilişim