3 polisi yaralayan zanlı kendini böyle savundu! 3 polisi yaralayan zanlı kendini böyle savundu!
 Geç hellenistik döneme ait kadın heykelinin, metropolis’te yöneticilik yapmış kadınlardan birine ya da antik kent meclislerinin koruyucu figürü Hestia’ya ait olabileceği düşünülüyor. Heykel meraklıları için İzmir Arkeoloji Müzesi’nde sergilenecek. 
İzmir’in Torbalı ilçesinde 1990 yılından bu yana kazı çalışmaları süren Metropolis Antik Kenti, 2 bin 500 yıllık tarihi gün yüzüne çıkardı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Trakya Üniversitesi işbirliği, Sabancı Vakfı, Metropolis Sevenler Derneği (MESEDER) ve Torbalı Belediyesi desteğiyle 22 yıldır sürdürülen Metropolis Antik Kenti kazı çalışmalarında yeni eserler gün ışığına çıkarılıyor. Çalışmalar kapsamında sur duvarına gömülmüş başsız, giyimli bir kadın heykeli ortaya çıkarıldı. Günümüzden yaklaşık bin yıl önce inşa edilen kale duvarlarında yapı taşı olarak kullanılan mantolu kadın heykelinin 2 metrelik boyu ile Metropolis’in Geç Hellenistik dönemdeki zenginliğini simgelediği belirtildi.
Heykelin meclis binası olarak kullanılan bölümünde gün yüzüne çıktığını ve kale duvarlarında ‘taş’ olarak kullanıldığını belirten Kazı Başkanı Trakya Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Serdar Aybek, şöyle konuştu: "Bu yıl çalışmalarda giyimli bir kadın heykeli çıkarttık. Önceki çalışmalarda Geç dönem Antik Sur içinde yapı taşı olarak kullanılan bir heykeldi. Bu yıl yapılan çalışmalarda İzmir 2 Numaralı Koruma Kurulu’nun almış olduğu kararla İzmir Müzesi ile ortaklaşa yürüttüğümüz çalışma sonucu heykeli gün ışığına çıkardık. Heykel büyük ihtimalle Metropolis’in Milattan Önce 2. Yüzyılda inşa edilmiş kent meclisinde sergilenen bir eser. Kalenin duvarında yapı taşı olarak kullanılmış. Heykel büyük boyutlu bir heykel normal boyutlarının üzerinde büyük bir heykel. Başı noksan olmasına rağmen yüksekliği iki metreye sahip. İşçilik olarak geç Hellenist dönemine ait bu bakımdan çok önemli bir mermer. Bu bir kadını tasvir ediyor."
Heykel üretiminin maliyetli bir iş olduğunu anlatan Aybek, şunları söyledi: "Dolayısı ile bu tür büyük eserler ya mitolojik figürleri ya da kentlere katkı sağlamış zengin kişileri tasvir ediyor. Bu kadın da bizim daha önce yazıtlardan da bildiğimiz Metropolis’te yöneticilik yapmış katkılar sağlamış bir kadının figürü olduğunu düşünüyoruz. Eser giyimli bir eser. Üzerinde ince bir manto var. Aslında tam olarak Metropolis’in en zengin en şaşalı dönemlerinin temsilcisi gibi. Kentin zor bir noktasında oldukça dik yamaçtan çıkarıldı. Ağır bir eser. Çok dikkatli çalışma ile kazı evine getirildi ve gerekli temizlik aşaması yapıldıktan sonra İzmir Arkeoljik Müzesi’ne teslim edildi”






İzmir haberleri


Editör: TE Bilişim