Bilindiği gibi İzmir ve çevresinin birinci derece deprem bölgesi olduğunu anlatan Çiftçi, şöyle konuştu: "Anadolu'daki tektonik aktiviteyi kontrol eden sistemlerden biri olan çöküntü havzaların tam merkezindedir. Dolayısıyla İzmir'de depremler bugün olduğu gibi yarında olacaktır. Mühendisler olarak bizlere düşen görev daha iyi zemin etütleriyle daha sağlam bina inşa etmek ve halkımızın daha güvenli konutlarda yaşamasını sağlamaktır."
Çiftçi, konuşmasında, "TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi olarak yapılan tüm bilgilendirme ve uyarılara rağmen ilgili yönetmeliklere aykırı son günlerde Çeşme, Gaziemir, Tire, Ödemiş, Güzelbahçe gibi bazı belediyelerin jeofizik ölçümler yapılmadan hazırlanan zemin etütlerini kabul etmekte ve rapor içeriğini denetlemeden ruhsat aşamasını yürütmekte" olduklarını bildirdi.
Bunun yanında bazı meslek odalarının da, son teknoloji ürünü en son veri işlem tekniklerinin kullanıldığı yeni jeofizik yöntemlerin önünü kesmeye çalıştığını anlatan Çiftçi, şunları söyledi: "Deprem güvenli yapılaşmanın en önemli unsurlarından biri ve günümüzde yer araştırmalarında bilimin vardığı son nokta olan jeofizik araştırmaları içeren zemin etütlerinin, binaların yapımı öncesinde belediyelerce istenmesi ve imar yönetmeliklerinin bu kapsamda düzenlenmesi, İzmir ve çevre bölge halkının can ve mal
güvenliği açısından bir zorunluluktur. Jeofizik Mühendisleri Odası olarak yetkililerin gerekli düzenlemeleri yapacaklarını umuyor, halkımıza yaşadıkları deprem korkusu dolayısıyla geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz."
Editör: TE Bilişim