İzmir'de yürekleri yakan facia: İzmir'de yürekleri yakan facia:
İzmir Halk Sağlığı Müdürü Tözün’ün hayata geçireceği ilk proje obeziteyle mücadele ve fiziksel aktivitenin önemine dikkat çekme hakkında oldu.
Beraberinde halk sağlığı müdür yardımcıları Doktor Ayşe Candan, Hakan Bayrakçı, İlhan Gürbüz,Hacı Vakkas Benli olduğu halde basın toplantısı gerçekleştiren Tözün, İzmir Valiliği’ne sundukları ve onay aşamasında olduğunu belirttiği projeyle tüm sağlık müdürlüğü personelinin her hafta sonu işyerine eşofmanla geleceğini açıkladı.
Doç.Dr. Tözün, obezite ve kanser gibi hastalıkların arttığını belirterek şöyle konuştu: "Toplumda fizik aktiviteleri artırmak istiyoruz. Haftanın bir günü eşofmanla gelmek istiyoruz. Müdürlük personelimizle her Cuma eşofmanla gelelim istedik. Halkımızı da katarak duyarlılığı artıralım. Belediye de bisiklet veya yürüme yolu yapsın. Valilik olumlu baktı projemize. Onay bekliyoruz.” 
İzmir Halk Sağlığı Müdürü Tözün, ikinci konunun, kanser erken teşhis ve eğitim merkezlerinin (KETEM) sayısını artırmak olduğunu söyledi. Tözün, “Benim en büyük projem KETEM’lerin artırılması olacak. KETEM olursa kanser taramaları sürekli hale gelecek. Bizim en büyük amacımız farkındalık oluşturmak" diye konuştu.
İlçelere ziyaret programları planladıklarını anlatan Tözün, "30 ilçeyi en kısa zamanda gezmek istiyoruz. Her hafta bir ilçeye gideceğiz” dedi. Doç. Dr. Mustafa Tözün, Türkiye’nin yanı sıra İzmir’in de giderek yaşlanan nüfusunun oluştuğuna dikkat çekti.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın üç çocuk önerisini bu gerçekten hareket ederek yaptığına vurgu yapan İzmir İl Sağlık Müdürü Mustafa Tözün, aile planlaması uygulamalarının yaşlanma kriterleri göz önüne alınarak yeniden revize edilmesinin şart olduğunu söyledi.
Doç.Dr. Tözün, Türkiye'nin yaşlanan bir toplum olduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Aile planlaması uygulamalarının yaşlanma kriterleri gözönüne alınarak yeniden revize edilmesi gerekiyor. Kronik hastalıkların altında ne var. Başbakanın amacı yaşlanan nüfusuz. Bunun için söylüyoruz. Bu artık bir politika haline gelmeli. Atatürk döneminde çocuk yapmak teşvik ediliyordu, 60'lı yıllara geldiğimizde yavaşlatalım dedik, şimdi nüfusumuz yaşlanıyor genç nüfusu artırmaya yönelik projeler ve yeni politika değişikliğine ihtiyaç var.”
Halk sağlığının basit değil geniş bir alan olduğunu anlatan Tözün, sözlerine şöyle devam etti: "Kısa, orta ve uzun vadede çözümlenebilecek olan halk sağlığı sorunları var. Halk sağlığı bir bütündür. Bireyin tek başına sağlıklı olması mümkün değil. Sosyal çevresiyle de ele almalıyız. Tüm sosyal sorunlar sağlıkla alakalıdır.”
Doç.Dr. Tözün, hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik son dönemde artan şiddet eylemlerini tasvip etmediklerini de vurguladı.
Doktor Hakan Bayrakçı da, müdürlük bünyesinde şiddete uğraşım hekim ve sağlık çalışanlarına yönelik hukuki yardım uygulaması başlattıklarını anlatarak, yılbaşından bu yana bu hukuki destekten yararlanan 7 hekimin kendilerine başvurduğunu belirtti.
Doktor Bayrakçı, konuşmasında, “Olacak iş değil, hekimlere şiddeti tasvip etmiyoruz. Hukuki destek de veriyoruz. İl sağlık müdürlüğünde görevli arkadaşlarla birlikte adliyeye intikal etmiş olaylarda arkadaşlarımız bire bir hukuki destek veriyorlar. Hekim ve sağlık çalışanlarının hukuki desteği alıyor olmaları onlara bir güven veriyor. Davaları takip ediyoruz. Ceza alanları da web sayfamızda yayınlıyoruz. Nasıl olsa bir şey olmuyor kanaati vardı, şimdi hukuki desteğimizle birlikte daha olumlu bakıyor, kuruma karşı güven duyguları arttı. Yılbaşından bu yana yedi kişi başvurdu” dedi.
İzmir Halk Sağlığı Müdür Yardımcısı Dr. Ayşe Candan da, İzmir ve tüm ilçelerinde 40 yaş üstü kadınlarda meme kanseri tarama testi başlatacaklarını belirtti.
Candan, Bakanlığa teklifleri sunduklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: "Personel, anket çalışmalarını tamamladıktan sonra her ilçede mamografi taramalarına başlayacağız. İzmir bilinçli bir kent. Korkutucu rakamlarla karşılaşmıyoruz. Kendi kendine meme muayenesini öğretiyoruz. Farkındalık ve kişinin kendi kendini muayene etmesi amacımız. Koruyucu sağlık hizmetlerinin bütününden sorumluyuz. Olmuşu tedavi eden değil, olmayı engelleyici kurumuz.” 

Editör: TE Bilişim