Evet bizim Aykut Kocaman dan bahsediyorum tabii. Hani adam gibi adam derlerya işte ondan.
Ya kardeşim sen tanıyormusun bu Aykut kocaman'ı hiç samimiyet kurdunmu baş başa yemek yedinmi senin yanında kızgın anında birşeyler mi söyledide hemen Kocaman yaptın adamı...
Yoo hayır tanımadım tanışmadık. oturup kalkmışlığımız bile yok. Merhaba bile dememiştir bana görse tanımaz bile. Ama insanları tanımak için hep yanlarında olmak gerekmez.
İnsan iradesi vardır, kalbi, aklı, ruhu, inandıkları, prensipleri vardır. Bilirsin yüzüne bakınca enaniyet mi yoksa vakarlı bir duruşmu sergiliyor anlarsın.
Aykut Kocaman; Kocaman bir yanlız adamdı Fenerbahçe Kulübünde. Duruşu, Konuşması, efendiliği, yüzüne yansıyordu ekran karşısında... 3 temmuz sürecinde ağlamaklı gözlerle yaptığı açıklamalarda isyan vardı aslında. Ben ve arkadaşlarımın kazandığı bu müthiş başarıyı birilerinin pisletmesini yediremiyorum bakışı...
Bu birileri kendi yöneticileride, geride kalan ve konu hakkında konuşan herkesde. Göreve geldiğinde Sportif Direktörün ne olduğunu dahi bilmeyen bir toplum vardı Türkiyede ve her maçta her golde kameralar Aykut kocaman'ı gösteriyor Fenerbahçenin başarılı olmasını istemiyor çünkü Daum'un yerinde gözü var deniliyordu.
Ve malesef Daum gitti hoca göreve geldi.
Ta o gün başladı Aykut kocaman hakkında konuşmalar. Daum'u çekemedi gönderdi yerine geçti çok kinci, sinsi bir adam baksana yüzü bile gülmüyor. Yıpranmış bir camia ve takım devraldı ama yılmadı.
Fenerbahçenin başında şampiyonluk yaşadı. 3 Temmuz gibi Türk futbolunun en karanlık tarihini en karanlık oda olan Fenerbahçe Külübünde yaşadı. O şartlarda yine yılmadı. Dik durdu herkes Şike sürecini konuştu, hergün binlerce haber yazıldı. Takım düşüyor, şu futbolcu gidiyor, bu yönetici bırakıyor, o öyle diyor bu böyle diyor.
Ama o işine baktı.
Ligde ikinci Kupada birinci oldu. Bu sezon yine ligde ikinci kupada birinci oldu ve Avrupa'da 106 yıllık kulübün elde edemediği başarıyı elde etti. Alex olayında aynı Daum olayı gibi suçlandı. Çekemiyor Alex'i yerinde gözü var çok büyük onu kaldıramıyor dendi. Başkan açıklama yaparken bile rahatsızdı belliki bir şeyler vardı. Ligin ilk yarısında patladı istifa etti ama çok sevdiği Fenerbahçe ye geri döndü. Yine savaştı didindi ve yine başarılar kazandı. Ama ikincilik başarı sayılmazdı.
Ne demişti Aykut Kocaman 1996 yılında Fenerbahçe'nin Trabzon'u 2 - 1 yendiği ve şampiyon olduğu maçtan sonra ; ''Bütün sezon uğraşıyorsunuz, bütün emekleriniz tek maçla heba oluyor. Kendi galibiyetimize seviniyorum, ama Trabzonlu arkadaşlarım için de üzülüyorum. Trabzonsporlu futbolcu arkadaşlarımın şu an yerinde olmak istemezdim. Hiçbir şampiyonluk insan hayatından daha değerli değildi. Türkiye'de başarının ölçüsü birinci olmak. Bu, yanlış. Şu anda yenildikleri için Trabzonsporlular aşağılanacak. Ama biliyoruz ki onların yerinde biz de olabilirdik.''
Evet ikinciliğin sıkıntısını ta o zaman söylemişti. Ama her başlangıcın bir bitimi olduğu gibi Aykut hocanında bir gidişi olmalıydı. Yine kendine yakışanı yaptı.
En başarılı sezonda adam gibi istifa etti.
Bu birileri kendi yöneticileride, geride kalan ve konu hakkında konuşan herkesde. Göreve geldiğinde Sportif Direktörün ne olduğunu dahi bilmeyen bir toplum vardı Türkiyede ve her maçta her golde kameralar Aykut kocaman'ı gösteriyor Fenerbahçenin başarılı olmasını istemiyor çünkü Daum'un yerinde gözü var deniliyordu.
Ve malesef Daum gitti hoca göreve geldi.
Ta o gün başladı Aykut kocaman hakkında konuşmalar. Daum'u çekemedi gönderdi yerine geçti çok kinci, sinsi bir adam baksana yüzü bile gülmüyor. Yıpranmış bir camia ve takım devraldı ama yılmadı.
Fenerbahçenin başında şampiyonluk yaşadı. 3 Temmuz gibi Türk futbolunun en karanlık tarihini en karanlık oda olan Fenerbahçe Külübünde yaşadı. O şartlarda yine yılmadı. Dik durdu herkes Şike sürecini konuştu, hergün binlerce haber yazıldı. Takım düşüyor, şu futbolcu gidiyor, bu yönetici bırakıyor, o öyle diyor bu böyle diyor.
Ama o işine baktı.
Ligde ikinci Kupada birinci oldu. Bu sezon yine ligde ikinci kupada birinci oldu ve Avrupa'da 106 yıllık kulübün elde edemediği başarıyı elde etti. Alex olayında aynı Daum olayı gibi suçlandı. Çekemiyor Alex'i yerinde gözü var çok büyük onu kaldıramıyor dendi. Başkan açıklama yaparken bile rahatsızdı belliki bir şeyler vardı. Ligin ilk yarısında patladı istifa etti ama çok sevdiği Fenerbahçe ye geri döndü. Yine savaştı didindi ve yine başarılar kazandı. Ama ikincilik başarı sayılmazdı.
Ne demişti Aykut Kocaman 1996 yılında Fenerbahçe'nin Trabzon'u 2 - 1 yendiği ve şampiyon olduğu maçtan sonra ; ''Bütün sezon uğraşıyorsunuz, bütün emekleriniz tek maçla heba oluyor. Kendi galibiyetimize seviniyorum, ama Trabzonlu arkadaşlarım için de üzülüyorum. Trabzonsporlu futbolcu arkadaşlarımın şu an yerinde olmak istemezdim. Hiçbir şampiyonluk insan hayatından daha değerli değildi. Türkiye'de başarının ölçüsü birinci olmak. Bu, yanlış. Şu anda yenildikleri için Trabzonsporlular aşağılanacak. Ama biliyoruz ki onların yerinde biz de olabilirdik.''
Evet ikinciliğin sıkıntısını ta o zaman söylemişti. Ama her başlangıcın bir bitimi olduğu gibi Aykut hocanında bir gidişi olmalıydı. Yine kendine yakışanı yaptı.
En başarılı sezonda adam gibi istifa etti.
Aykut hoca basına malzeme vermediği için sevilmedi, hakemin üzerine yürümediği için, futbolcusunu dövmediği için, atılan golden sonra kazanılan maçtan sonra hatta kazanılan kupadan sonra bile rakibi incitmeden ekran başındaki rakip izleyicileri kırmadan adam gibi sevindiği için sevilmedi. Kendisini eleştirenlerle basın toplantısında kavga etmedi tehdt etmedi diye sevilmedi. Tekniğini mantığını sistemini anlayamayan gazeteci ve spor yazarlarının bile kendisiyle alay etmesine içerlemedi.
Fenerbahçe taraftarı futbolcu Aykut'u sevdiği gibi Hoca Aykut'u da çok sevdi. Siz bakmayın birkaç bin kişinin istifa demesine birkaç kişinin gidişine kurban kesmesine 25 milyon Fenerbahçelinin 24,9 milyonu çok sevdi ve seviyor Aykut Kocaman'ı...
Kİbarlığı, adamlığı, nezaketi, saygısı, içinde fırtınalar kopsa bile kendini kaybetmeden hareket edebilme erdemliğini gösteren AYKUT KOCAMAN'a Teşekkür ederim.
Fenerbahçe senin yuvan ve sen bu kulübün evladısın. Bu Kulübün kapısı her zaman sana açık değil AĞZINA KADAR AÇIKTIR...
gÜLE Güle KOCAMAN YÜREK..
Fenerbahçe senin yuvan ve sen bu kulübün evladısın. Bu Kulübün kapısı her zaman sana açık değil AĞZINA KADAR AÇIKTIR...
gÜLE Güle KOCAMAN YÜREK..
