Işıkara, Fethiye’deki tsunami söylentisinden dolayı insanların evlerini boşaltmaya başladığını belirterek, "Ben çok üzüldüm bu habere. Tsunami bir büyük depremden sonra oluşur. 10 Haziran’da Fethiye’de deprem oldu. Bunu takip eden bir iki saat içerisinde tsunami olsaydı olurdu. Şimdi 3-4 gün sonra tsunami diye bir şey olmaz. Orada tsunami değil, deprem tehlikesi var.
Dolayısıyla, tsunami için dışarı çıkan vatandaşlarımıza Deprem Dede olarak bunu ilk defa söylüyorum. Tavsiyem evlerine geri dönsünler. Bu söylenti kasıtlı olarak çıkmış olabilir. Toplumu rahatsız eden unsurlar var. Bunu 17 Ağustos’tan sonraki her türlü depremde yaşadık. Amaç, toplumu rahatsız etmek, huzuru bozmak. Bu unsurlara itibar etmemesi lazım. Bu kasıtları çıkaranlar zil takıp oynuyor. Bizim bunlara itibar etmememiz lazım. Toplumu rahatsız etmekten kazanç bekleyen insanlara yazıklar olsun. İnsanın insana kötülük etmemesi lazım, doğru olan bu. Dört gün sonra tsunami olması mümkün değil. Dolayısıyla itibar etmesinler” dedi.
“ŞIRNAK'TA KİMSE EVLERİNE GİRMESİN”
Işıkara, Şırnak’taki depremle ilgili de açıklamalarda bulunarak, “Şırnak’taki deprem bana göre bitmedi. Bir hasarlı evlere hiç kimse girmesin. Bir de müteahhide sorsun oradaki vatandaşlar. Ben güneyde doğup büyüyen bir insanım. Güneyde biz yazın yatağımızı dışarıya atardık. Dışarıda yatıp uyurduk. Dolayısıyla bir süre içeri girmesinler. Artçı depremlerden çok orası iki defa 7’nin üzerindeki depremlere sahne oldu. Türkiye’nin en uç tarafı. Dolayısıyla biraz dikkat edelim. Dışarıda geçirsinler. Oradaki vatandaşlarımız yerel yöneticilere başvurarak, 'Kentsel dönüşüm projesi bizde de uygulansın' demeli. Vatandaşlarımızı güvenli yapılara kavuşturmamız lazım” diye konuştu.
Editör: TE Bilişim