Tıbbi olarak iki omur arasında omurgaya binen yükü emen ve eşit dağılımını sağlayan disk yapısının omuriliğe ve/veya sinir köklerine doğru bombeleşmesi sonucu ortaya çıkan bir rahatsızlık olan bel fıtığı; bel ağrısı, bacaklara vuran ağrı, bacaklarda ve ayaklarda uyuşma, güçsüzlük, nadiren de olsa yanma ve iğnelenme, idrar yapamama ya da idrar kaçırma (bel ağrısı ile birlikte) gibi belirtiler gösterir.
Bel fıtığının tedavi seçenekleri çeşitlidir. Yatak istirahati, ilaç kullanımı ve fizik tedavi çok ilerlememiş fıtıklarda genelde olumlu yanıt verir ancak durumu daha ilerlemiş olan fıtıklarda ileri tekniklerle cerrahi tedavi şarttır.
Narkozsuz bel ameliyatı olun, yarım saatte ağrılarınızdan kurtulun
Mikro cerrahi tekniğin kullanıldığı mikrodiskektomi ameliyatında, hasta genel anestezi ile bayıltılmadan operasyon yapılıyor. Doktorsitesi.com üyelerinden Op. Dr. Onur Kulaksızoğlu’na göre bu yöntem sırf ameliyattan korktukları için yıllarca bu acıyı çeken hastaların ameliyat fobilerine, ameliyattan sonra uyanamama korkularına son veriyor.
Ameliyatta epidural anestezi yalnızca bel bölgesine iğne ile uygulanıyor ve bu sayede hasta cerrahi müdahale esnasında konuşabilir ; doktoruna soru sorabilir; monitörden ameliyatını izleyebilir ve hatta yakınları ile telefonla dahi konuşabilir durumda oluyor.
Operasyon sonrasında da yara miktarının az olması; kemik dokuda fazla hasar olmaması gibi etkenlerden dolayı hasta, ertesi gün normal yaşantısına dönebiliyor, birkaç hafta sonra da spor yapabilir hale geliyor. Mikrodiskektomi yönteminin temel amacı klasik bel fıtığı ameliyatı ile aynı ancak çok daha gelişmiş cerrahi tekniklerle yapılmakta.
Op. Dr. Onur Kulaksızoğlu Mikrodiskektomi yönteminin avantajlarını şöyle sıralıyor:
- Ameliyat tamamen mikroskop altında yapılır, mikroskobun büyütmesinden ve geniş görüş alanından yararlanıp çok daha küçük bir sahada çalışılır ve tüm ameliyat video kaydı altına alınır
- Cerrahi müdahale 12–14 milimetre içerisinde ve hastanın hissetmeyeceği şekilde gerçekleştirilir
-Müdahale çok daha küçük bir bölgeden gerçekleştiği için, hem iyileşme daha hızlıdır, hem de ameliyat sonrası cerrahi müdahaleye bağlı sıkıntılar bu yöntemle çok daha azdır ya da hiç olmamaktadır
-Cerrahi başarı oranı %97-98 civarındadır.
Editör: TE Bilişim