İddiaya göre, geçen çarşamba günü Mecit Ataklı Ortaokulu öğrencileri sırayla derse girerken 8’inci sınıf öğrencileri bahçede kalıp, hep bir ağızdan ’Andımız’ı okumak istedi. Bunun üzerine iddiaya göre müdür Yardımcısı H.Ç., öğrencilerin ’Andımız’ı okumasına izin vermeyip, içeri girmelerini istedi.
DAYAK İDDİASI
Dün ise öğrenci ve velilerin iddiasına göre Türkçe öğretmeni E.K., birbirlerine kağıt atıp, gürültü yapan öğrenciler E.G., E.H., A.C.B. ve Y.E.’ye tokat atıp, içlerinden birinin de başını tahtaya vurdu. Okulda yaşananları çocuklarından öğrendiklerini söyleyen bazı veliler, Küçükköy Jandarma Karakolu’na giderek öğretmen E.K.’den şikayetçi oldu.
Velilerden 55 yaşındaki Aytekin Hunutlu, "Ben öğle tatilinde olayı öğrenip okul yönetimiyle konuşmaya gittiğimde diğer üç öğrenci velisi de okuldaydı. Hep birlikte jandarma karakoluna giderek şikayetçi olduk. Bu öğretmen, çocuklarımıza bir şey öğretmediği gibi şiddet de uygulamaya başladı. Öğretmen de olsa kimsenin öğrencilerimize şiddet uygulamasının hakkı yok" dedi.
ÖĞRETMEN UYUM SORUNU YAŞAYOR
Okul Aile Birliği Başkanı Levent Güler ise öğretmen E.K.’nin, öğrencileri ders sırasında susturamadığı için tokatladığını öğrendiğini söyledi. Öğretmen E.K.’nin bir uyum sorunu yaşadığını ileri süren Güler, "Öğretmen, giydiği kara çarşafa benzer kıyafetiyle Türkiye’de gündem oluşturmuştu. Kendisi Erzurum’dan buraya gelmişti. Veliler olarak, ’Uyum sorunu yaşıyor’ diye düşünüp, adapte olmasını bekledik. Ancak, bu kez farklı. Biz çarşaflı da olsa, başı açık da olsa çocuk döven öğretmen istemiyoruz. Eğitimde dayak dönemi kapanmıştır. Eğitim öğretim dayakla yapılamaz. Öğrenci velileri jandarmaya giderek şikayetçi olmuş, bayramdan sonra da İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve kaymakamlığa şikayetlerimizi yapacağız" diye konuştu.
VELİLAR ARASINDA KUTUPLAŞMA NEDENİ
Küçükköy Belediye Başkanı CHP’li Mesut Ergin de öğretmen E.K.’nin beldeye uyum gösteremediğini ama en önemlisinin de öğretmenin kıyafeti yüzünden veliler arasında bir kutuplaşma oluşmaya başladığını söyledi. Başkan Ergin, şöyle dedi:
"Birileri siyaset yapma adına, beldemizin huzurunu kaçırıyor. Ege’nin en batısına, plajlar bölgesine çarşaflı öğretmen göndermek ayrıştırmadır. Şimdi demokratikleşme paketi öncesinde çarşafla derse giren öğretmen, bu küçük beldede bir ayrıştırmaya neden oldu, huzurumuz kaçtı. Paketle türbanı, çarşafı normalleştirmeyi amaçlıyorlar. Beldemizdeki bu okulda yaşananlar huzuru kaçırdı. Baskıdan psikolojisi bozulan öğretmen öğrencilere verimli olamıyor. 8’inci sınıfların Türkçe derslerine giren bu öğretmenin de psikolojisi bozulmuş olmalı ki çocuklar ders dinlemiyor, öğretmen de şiddet uyguluyor. Bu kabul edilebilir bir durum değil. Ders işleyemeyen öğretmen, sınavlara girmeye hazırlanan öğrencilere ne verebilir? Milli Eğitim Müdürlüğü, konuyu bir de bu açıdan değerlendirmeli, öğretmeni başka bir okulda görevlendirmeli. Küçükköy halkı olarak bu ayrıştırma siyasetine prim vermeyeceğiz."
Editör: TE Bilişim
