“ONA DEFALARCA ‘GİTME’ DEDİM”
Genç çocuktan haber alabilmek için yakınları ve ailesi arama kurtarma çalışmalarını yakından takip ediyor. 20 yaşındaki Orhan’ın geride bıraktığı nişanlısı da hâla umutla bekliyor. Olay öncesi Orhan’la konuştuğunu ancak birden telefonun kapandığını ve ulaşamadığını belirten Senem Aşkın (18) şunları söyledi: “Olay gecesi görüştük botu şişirdiğini ve açılacaklarını söyledi. Gitmemesini istedim. Defalarca uyardım ama dinlemedi. Denize açıldıklarında mesajlaşıyorduk.
Saat 2:36’da en son sosyal medya üzerinde bildirim yapmamı istedi. Ben de yaptığımı söyledim. O da ‘tamam’ dedi. En son konuşmamız bu oldu. Sonra ben aradım ancak telefonu kapalıydı. Olay gecesi bottan atlamış ve ‘Ben size yardım getireyim’ demiş ve yüzmüş. Yüzerken bağırmış sesini duyurmak için. Dalga alıp götürdü mü yoksa çıktı mı bilmiyorum. Yardım için atlıyor, arkadaşları kurtuluyor, kendisi yok.”
“ORHAN DENİZİN ORTASINDA, UYKU TUTMUYOR BENİ”
Olay gecesi sevgilisini göndermek istemediğini ve defalarca ‘Gitme’ dediğini anlatan Senem Aşkın, şöyle konuştu: “İçime doğdu. Sosyal medyada gitme diye yazdım. O gece içime de doğmuştu. Uyuyamadım. İnsan hissediyor. Sosyal medyaya 'Orhan denizin ortasında, uyku tutmuyor beni' yazmıştım. Zaten öyle oldu. İçimde bir şey vardı ama bir şey olabileceği aklıma gelmedi.”
“BENİM KİMSEM YOK, O DA GİDERSE...”
Son konuşmalarında sabah nişanlısına gelecekle ilgili hayallerini anlattığını belirten Senem Aşkın, sözlerine şöyle devam etti: “Sabah gelecekle ilgili şeyler söyledi. Askerden sonra evleneceğimizi, beni sevdiğini ve hep yanımda olacağını anlattı. Böyle bir anda gidip de gelmemesinden çok şaşkınım. İnşallah bulunur. Bu çalışmalar devam etse, gece aransa, keşke herkes seferber olsa. Tabi ben hep umutluyum. Ümidimi kaybetmedim. Herkes yardımcı olsun. Tek isteğim o. Askerden sonra evlenecektik. Zaten o günün sabahı bana ‘Askerden geleyim, hemen evleneceğiz' dedi. Hep onları konuştu. Bilmiyorum, içine mi doğdu. Bana hep geleceğimizle ilgili şeyler söyledi. İçimde bir umut var. Hiç ‘Orhan gitti, bitti’ demedim. Giderim, sarılırım, onu öperim. Allah'ım inşallah onu bana geri getirir. Tek istediğim bu, başka hiçbir şey istemiyorum. Çünkü bir tek o ve annem kaldı. Başka kimsem yok. Bir annem bir o. O da giderse kahrolurum. “
AYAKTA ZOR DURUYORUM
Orhan’ın acılı annesi Ayla Gül de şöyle konuştu: “Hepimiz buradayız. Bekliyoruz, bir umut. Bir haber gelsin diye bekliyoruz. Denize bakıyoruz, bekliyoruz. Yapacak hiçbir şeyimiz yok. Dağılabildiğimiz kadar bizde dağıldık. Metanetli olmaya, dik durmaya çalışıyorum. Keşke arasa, ‘Anne şuradayım dese' ayakta zor duruyorum.“
Oğluna akşam balık tutmaya gitmemesi için defalarca söylediğini belirten baba Yusuf Bingöl de, “Akşam beraber yemek yedik. ‘Arkadaşlarla balık tutmaya gideceğiz’ dedi. ‘Gitme hava kötü’ dedim. Ama ‘Zaten iki hafta sonra askere gideceğim. Biraz takılayım' dedi. Gidiş o gidiş, günlerdir kayıp. Hâla bir haber alamıyoruz” diye konuştu.
Editör: TE Bilişim