İzmir Ticaret Borsası iftar yemeği İnciraltı Park Smyrna Lidya Bahçesi’nde iş dünyasının yoğun katılımıyla gerçekleştirildi. İftar yemeğine Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme eski Bakanı, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Binali Yıldırım’ın yanı sıra İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir İl Müftüsü Ramazan Muslu, İzmir’deki kilise papazları, sivil toplum örgüt temsilcileri ve işadamları katıldı.
İftar yemeğinde konuşan Binali Yıldırım, bir an önce karşılıklı uzlaşma ve fedakarlıkla hükümetin kurulması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“7 Haziran seçimlerinde vatandaşlarımız tek başına iktidar yerine ortaklardan oluşan bir yönetim şeklini uygun gördü. Milletimiz ne karar verirse başımızın üstünde yeri var. Şimdi partilere düşen göre milletin verdiği bu mesajı iyi okumak ve gereğini yapmaktır. Ülkemizin ihtiyaçlarını vakit geçirmeden çözecek bir hükümeti bu parlamento ve partiler mutlaka kurmalıdır. Bunu başarmalıdır. Bunun yolu karşılıklı fedakarlıktan geçer. Tek başınıza iktidarda kendi programınız uygulayabilirsiniz ama koalisyon demek uzlaşma demektir. Uzlaşma kültürünü Türkiye mutlaka ve mutlaka geliştirmek zorundadır. Her zaman şartlar istediğimiz gibi olmayabilir. O halde zuhur eden şartlara göre kendimizi gözden geçirip, ülkenin bekleyen sorunları zaman geçirmeden çözecek bir hükümetle oluşturulması, hem toplumsal huzur için hem kardeşliğin gelişmesi, ve toplumdaki ayrışmanın azalması ve ortadan kaldırılması için buna şiddetle ihtiyacımız var.”
“MİLLET ADRESTİR AMA ÜMİT EDERİZ Kİ SON ÇARE OLSUN”
İktidar partisinin parti ziyaretleri yaparak uzlaşıyla görüştüğüne dikkat çeken Yıldırım, “Ümit ediyoruz ki bu süreç küçük vadeli siyasi hesaplar bir kenara bırakılarak, ülkemizin uzun vadedeki hedefleri önemli hale gelir ve bu hükümet bir an önce iş başına geçmiş olur. Bütün bu uğraşılara rağmen hala bir hükümet kurulma şansı olmazsa işin tekrar sahibine gitmekten başka çare yoktur. Vatandaş her zaman çözümün adresidir. Ümit ederiz ki bu en son çare olsun” dedi.
“BU SİYASİ TABLO FIRSAT OLABİLİR”
Çözüm sürecine de değinen Yıldırım, “Çözüm süreci önemli süreçlerden bir tanesidir. Bunun yolu empatidir. Kardeşliği, beraberliğimiz, geliştirmektir. Ayrılıkları değil, ortak yanları ön plana çıkarmaktır. Farklılıklarımızı ayrışma nedeni olarak değil zenginlik olarak görmek çözüm için olmazsa olmazımızdır. Bu ülke toprakları bize vatan olarak emanet edildi. Bin yıldan fazla bu topraklarda mücadele ettik. Bize emanet edilen bu güzel yurdumuzu gelecek nesillerimize aynı şekilde devretmek de bizim görevimizdir. Aynı zamanda Büyük Atatürk’ün işaret ettiği muasır medeniyet seviyesine ulaştırmak, sorunları torunlara havale etmemek bizim görevimizdir. Bunun için empati yapacağız Birbirimizi sevip sayacağız. Farklılıklarımız asla kavga nedeni olarak görmeyeceğiz. Belki bu siyasi tablo bu yönümüzü geliştirmemiz için bir fırsat olabilir” diye konuştu.
“ALAY EDENLER ŞİMDİ PROJELERİMİZİ GÖRÜYOR”
İzmir için her zaman çalışmaya devam edeceğini aktaran Binali Yıldırım, şöyle konuştu:
“İzmirlinin gören gözü işiten kulağı olmaya devam edeceğim Bu şehir bize çok şey öğretti, bizim de sorumluluğumuz var ve yapmaya devam edeceğiz. Konak Tüneli’nde 1,5 milyon araç geçmiş. O araçlar Basmane üzerinde geçecekti. İzmir’in bir markası oldu Konak Tüneli ve istiyoruz ki bu markaların sayısını artıralım. İZBAN şimdi Torbalı’ya kadar uzandı. Kuzeyde Bergama’ya kadar gideceğiz. İzmir-İstanbul otoyolu, Sabuncubeli Tüneli’nin de tamamlanacak. Kemalpaşa Lojistik Merkezi, Kuzey Ege Limanı alt yapısı bitti üst yapısına başlanacak. 2011’de 35 proje dediğimizde alay edenler, bugün projelerin gerçekleştiğini teker teker görüyor.”
“İZMİR YERLİ YERSİZ İTİRAZLARDAN KAYBEDİYOR”
İzmir Körfez geçişine bir türlü başlanamadığını ifade eden Yıldırım, “Başlayamadık. Niye? İtirazlar yüzünden. İzmir yerli yersiz itirazlardan çok şey kaybediyor Konak Tüneli’ni yaparken ne kadar sorunla karşılaştık. Ama baktık ki Konak Tüneli bitince ilk önce karşı çıkanlar geçti. Varsın olsun. Kim kullanırsa kullansın, bu ülke için üzerinde emeği geçenlerden Allah razı olsun” dedi.
İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsı Kestelli ise İzmir’in hoşgörü şehri olduğunu ve aynı hoşgörüyü Kürt sorunundan koalisyon görüşmelerine kadar bütün sorun alanlarında hoşgörüyü görmek istediklerini dile getirdi.
Editör: TE Bilişim