Daha göreve gelmesi uzun bir zamana yayılmasa bile Başkan Pekdaş'ın birbirinden yaratıcı çalışmaları ve de hayalleri var. Örneğin kentli insanın özellikle spor yapması gerektiğini söyleyen Pekdaş, spor kültürünün yayılması ve insanların bu konuda bilinçlenmesi için bir spor meclisinin kurulacağının müjdesini veriyor.
Bu hayallerin içerisinde kadın sığınma evi, kadına yönelik şiddetin engellenmesi için uygulamaya geçirilecek pek çok çalışma gibi Konak'ı marka bir kent yapacak olan projelerde var. Kısacası Konaklıları bir hayli güzel ve de yaz günlerini yavaş yavaş hissettiğimiz şu günlerde abartısız bir şekilde kente güneş gibi doğacak günler bekliyor. Bizden söylemesi... Şimdi söz Pekdaş'ta...
Başkanım ilk olarak bize kendinizden bahseder misiniz?
29 Ağustos 1957 doğumluyum. Burdur'da doğdum. Ortaokul ve liseyi Burdur da bitirdim. Ortadoğu Teknik Üniversitesi Kimya Mühendisliği'ne gittim. Babam balkan göçmeni.
Babam şeker fabrikasında çalışıyordu. Türkiye'nin Cumhuriyet döneminde sanayi hamlesi önemlidir ve biz bu sanayi hamlesin de yer alan insanların ve Cumhuriyet'in ilk çocukları olarak belirli sorululuklarla büyüdük. Sürekli gazete alınan, ajansların dinlendiği ve dergilerin takip edildiği, kitapların çok okunduğu bir evdeydim. Memleket meseleleri hep gündemde olunca ODTÜ'de ekonomiye geçiş yaptım.
12 Eylül koşullarında okulu bırakmak zorunda kaldım. İzmir'de Hukuk Fakültesi'ne başladım Bu arada evlendim. Kızım oldu. Kızımda gazetecilik yapıyor. İstanbul'da Dış Haberlerde çalışıyor. Ben 86'dan beri avukatlık yapıyorum. ODTÜ'de öğrenci temsilcisi olarak başladığım toplumsal sorumluluğu şimdi de belediye başkanı olarak yürütüyorum.
Babam şeker fabrikasında çalışıyordu. Türkiye'nin Cumhuriyet döneminde sanayi hamlesi önemlidir ve biz bu sanayi hamlesin de yer alan insanların ve Cumhuriyet'in ilk çocukları olarak belirli sorululuklarla büyüdük. Sürekli gazete alınan, ajansların dinlendiği ve dergilerin takip edildiği, kitapların çok okunduğu bir evdeydim. Memleket meseleleri hep gündemde olunca ODTÜ'de ekonomiye geçiş yaptım.
12 Eylül koşullarında okulu bırakmak zorunda kaldım. İzmir'de Hukuk Fakültesi'ne başladım Bu arada evlendim. Kızım oldu. Kızımda gazetecilik yapıyor. İstanbul'da Dış Haberlerde çalışıyor. Ben 86'dan beri avukatlık yapıyorum. ODTÜ'de öğrenci temsilcisi olarak başladığım toplumsal sorumluluğu şimdi de belediye başkanı olarak yürütüyorum.
Belediye Başkanı Olmak Demek...
Belediye başkanlığını bize nasıl tanımlayabilirsiniz? Nasıl görüyorsunuz bu görevi?
Belediye başkanlığının her seferinde bir meslek olmadığını, bir sorumluluk ve statü olduğunu söyledim. Yine bir statü olarak değerlendiriyorum. Birde sosyal sorumluluk tarafı var. İnsanların hayatlarına dokunuyorsunuz. Kentle ilgili yaşanan sorunlara çözüm buluyorsunuz.
Her zaman söylüyorum, belediyecilik bu anlamıyla yasaların bize verdiği görevleri yerine getirmektir. Biz yasalarla belirlenen yetkileri kullanıyoruz. Sorumluluk alanımız var. Ama bu yasaları uygularken bu yasaları hangi yorumla uyguladığımız, hangi renkleri kullandığımız ve bu yasalara hangi ruhları verdiğimiz çok önemli. Bu ruhun çok renkli ve de cıvıl cıvıl olması gerekiyor.
İnsanı önceliğe alan, insanına saygı duran bir hizmet anlayışını yerelde hayata geçirebilir miyiz diye hep düşündüm. Sosyal sorumluluk projelerinin her zaman içerisinde yer aldım. Öğrenci derneklerinde, kadın derneklerinde çalıştım. Sonrasında Baro'da çalıştım ve 2010 yılında Baro başkanı olarak seçildim. Şimdide Konak Belediye Başkanıyım. Toplumsal ve siyasal mücadele benim hayatımda hep oldu. Memleket meselelerinin çok konuşulduğu bir evden yetişerek gene memleket meselelerine kafa yoran bir işle uğraşıyorum. Dolayısıyla hayatı renklendirebildiğim ölçüde mutlu oluyorum.
Her zaman söylüyorum, belediyecilik bu anlamıyla yasaların bize verdiği görevleri yerine getirmektir. Biz yasalarla belirlenen yetkileri kullanıyoruz. Sorumluluk alanımız var. Ama bu yasaları uygularken bu yasaları hangi yorumla uyguladığımız, hangi renkleri kullandığımız ve bu yasalara hangi ruhları verdiğimiz çok önemli. Bu ruhun çok renkli ve de cıvıl cıvıl olması gerekiyor.
İnsanı önceliğe alan, insanına saygı duran bir hizmet anlayışını yerelde hayata geçirebilir miyiz diye hep düşündüm. Sosyal sorumluluk projelerinin her zaman içerisinde yer aldım. Öğrenci derneklerinde, kadın derneklerinde çalıştım. Sonrasında Baro'da çalıştım ve 2010 yılında Baro başkanı olarak seçildim. Şimdide Konak Belediye Başkanıyım. Toplumsal ve siyasal mücadele benim hayatımda hep oldu. Memleket meselelerinin çok konuşulduğu bir evden yetişerek gene memleket meselelerine kafa yoran bir işle uğraşıyorum. Dolayısıyla hayatı renklendirebildiğim ölçüde mutlu oluyorum.
Kadın olarak belediye başkanlığında yaşadığınız sorunlar nelerdir?
40 günlük belediye başkanıyım. Ben kadın olarak çok zor işler yaparak bulunduğum yere geldim. Avukatlık yaptım. Ceza evlerinde müvekkillerimi ziyarette bulundum, tutuklu müvekkillerim oldu, onların tespiti için çalıştım. İzmir dışına çok gittim. Avukatlık 86'dan bu yana yaptığım bir meslekti.
Avukatlık mesleği daha zor, daha meşakkatli bir meslekti. Baro başkanlığı yaptım. Ülkenin hukuk sorunları üzerine söz söyleme noktasında olan bir kurumun başkanlığını yaptım. Avukat meslektaşlarımızın sorunlarının çözümü için politikalar ve bunları hayata geçirmek için çalıştım. Dolayısıyla kurumsal kimliğin kurumsal temsilin ne demek olduğunu bilen mekanizmalarda çalışarak geldiğim için belediye başkanlığında kadın olarak sorunlar nelerdir bunları çok yaşamadım.
Benim kızım şimdi 35 yaşında. Eşimle 36 yıldan fazla olan bir evliliğim var. Belli anlamlarda tüm bunlar bana belirli özgürlükler sağladı. Dolayısıyla oturmuş yaşamların getirdiği kolaylıklardan yaralanıyorum. Ama bir kadın arkadaşımın bütün sorumlulukları üstünde iken böyle bir göreve başlamasında sıkıntıları olur.
Hem iş sorumlulukları, hem siyasi sorumluluklar hem de evdeki sorumlulukları yerine getirmek iyi bir planlamayı zorunlu kılıyor. Bu anlamda kadınların desteklenmesi gerekir. Tabi ki zorluklar vardır. Kadın olmanın sıkıntısını hissetmedim henüz. Dediğim gibi 40 günlük bir süreç içerisindeyim ve zorluklardan bahsetmem için henüz çok erken.
Avukatlık mesleği daha zor, daha meşakkatli bir meslekti. Baro başkanlığı yaptım. Ülkenin hukuk sorunları üzerine söz söyleme noktasında olan bir kurumun başkanlığını yaptım. Avukat meslektaşlarımızın sorunlarının çözümü için politikalar ve bunları hayata geçirmek için çalıştım. Dolayısıyla kurumsal kimliğin kurumsal temsilin ne demek olduğunu bilen mekanizmalarda çalışarak geldiğim için belediye başkanlığında kadın olarak sorunlar nelerdir bunları çok yaşamadım.
Benim kızım şimdi 35 yaşında. Eşimle 36 yıldan fazla olan bir evliliğim var. Belli anlamlarda tüm bunlar bana belirli özgürlükler sağladı. Dolayısıyla oturmuş yaşamların getirdiği kolaylıklardan yaralanıyorum. Ama bir kadın arkadaşımın bütün sorumlulukları üstünde iken böyle bir göreve başlamasında sıkıntıları olur.
Hem iş sorumlulukları, hem siyasi sorumluluklar hem de evdeki sorumlulukları yerine getirmek iyi bir planlamayı zorunlu kılıyor. Bu anlamda kadınların desteklenmesi gerekir. Tabi ki zorluklar vardır. Kadın olmanın sıkıntısını hissetmedim henüz. Dediğim gibi 40 günlük bir süreç içerisindeyim ve zorluklardan bahsetmem için henüz çok erken.
Peki, o zaman hemen sormak istiyoruz, Konak için neler düşünüyorsunuz? Gelecek planlarınız nelerdir?
Benim Konak için projelerim şunlar demenin doğru olmadığını düşünüyorum. Biz bir belediyede belediye başkanlığı yapmak üzere seçiliyoruz.
Bu belediyedeki çalışan arkadaşlarımızla birlikte bu hizmetleri vermek durumundayız. Belediye meclis üyeleri karar organlarımızdır, yasama organıdır. Belediyenin, belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın ve Konak'ta yaşayan sivil toplum örgütleri, odalar, sendikalar, muhtarlar ve bütün bu Konak'ta yaşayan Konak'ta çalışan, Konak'ta yaşamını geçiren insanların katkılarıyla Konak'a ilişkin yapmamız gerekenleri karar altına aldıktan sonra bunları uygulamakla görevliyiz.
Dolaysıyla benim projelerim benim çılgın projelerim gibi sözün gerekçi bir söz olmadığını, ben ortak alınan kararların belediye aracılığı ile yürütülmesini sağlamakla yükümlü olduğumu biliyorum. Dolayısıyla ben bir çalışma programı ve bir yönetim anlayışı hayata koyabilirim. Benim farkımda bu çalışma programım olur diye düşünüyorum. Konak 8500 yıllık bir tarihi olan bir yer. Açıkhava müzesinde yaşıyoruz.
Kadıfekale, Agora, Kemeraltı, Namazgâh, Osmanlı Bölgesi, Alsancak, Punto Karantina ve diğerleri ile biz tarihin içerisinde yaşıyoruz. Bu tarihin canlanmasını sağlamakla görevliyiz. Bu 8500 yıllık şehri ortaya çıkarmalıyız. Bir taraftan ilk sanayi bölgeleri de burada. Elektrik, havagazı, su, basma ve şarap fabrikaları burada yer alıyor. Aynı zamanda yeni yatırımlara açık bir bölgeyiz.
Konak'ı cazibe merkezi haline getireceğiz. İzmir'in bir kültür ve turizm endüstrisine ihtiyacı var. Bir sanayi yaratamazsınız, yeni üretim kaynakları yaratamazsınız. Dolayısıyla var olan bu değerlerin ekonomik değere dönüşmesini sağlamak durumundayız.
Burada bu anlamada kültür endüstrisine uygun sinemalar, tiyatrolar ve kültür sanat etkinlikleri gerçekleştireceğiz. Konak aynı zamanda bir liman şehri olarak kurulan bir yerdir. Liman şehri de olması bir tüccar şehri olması anlamına gelmektedir. Burası tüccarların dünyanın dört bir yanından gelerek buluştuğu bir yerdir. Dolayısıyla farklı kültürlerin, farklı kimliklerin bir arada yaşadığı bir kentiz.
.jpg)
Yeni yatırımlara yol açabilecek alanları yaratmak durumundayız. Örneğin, İpek Yolu, Konak'ın sınırları içinde yer alıyor. Buranın görünür kılınmasını sağlamak durumundayız. Dolayısıyla bu kentte el atmamız gereken çok iş var. Tarihi ortaya çıkaran bir taraftan da bu şehrin en dezavantajlı bölgeleri de burada. Vatandaşların kentle buluşmasını sağlamak, onların kentin tüm olanaklarından yararlanmasını sağlamakla görevliyiz.
Kentsel bir dönüşüme ihtiyaç var. İnsanların bulundukları yerleri kentli hale getirmek durumundayız, bu da bizim Konak Belediyesi'nin bütçesini aşacak yatırımları gerektiriyor. Büyükşehir belediyesinin o bölgelere yapacağı yatırımlara, fiziksel dönüşümlere bizde kültürel ve sosyal dönüşüm olarak destek vermek durumundayız.
Bu belediyedeki çalışan arkadaşlarımızla birlikte bu hizmetleri vermek durumundayız. Belediye meclis üyeleri karar organlarımızdır, yasama organıdır. Belediyenin, belediye meclis üyesi arkadaşlarımızın ve Konak'ta yaşayan sivil toplum örgütleri, odalar, sendikalar, muhtarlar ve bütün bu Konak'ta yaşayan Konak'ta çalışan, Konak'ta yaşamını geçiren insanların katkılarıyla Konak'a ilişkin yapmamız gerekenleri karar altına aldıktan sonra bunları uygulamakla görevliyiz.
Dolaysıyla benim projelerim benim çılgın projelerim gibi sözün gerekçi bir söz olmadığını, ben ortak alınan kararların belediye aracılığı ile yürütülmesini sağlamakla yükümlü olduğumu biliyorum. Dolayısıyla ben bir çalışma programı ve bir yönetim anlayışı hayata koyabilirim. Benim farkımda bu çalışma programım olur diye düşünüyorum. Konak 8500 yıllık bir tarihi olan bir yer. Açıkhava müzesinde yaşıyoruz.
Kadıfekale, Agora, Kemeraltı, Namazgâh, Osmanlı Bölgesi, Alsancak, Punto Karantina ve diğerleri ile biz tarihin içerisinde yaşıyoruz. Bu tarihin canlanmasını sağlamakla görevliyiz. Bu 8500 yıllık şehri ortaya çıkarmalıyız. Bir taraftan ilk sanayi bölgeleri de burada. Elektrik, havagazı, su, basma ve şarap fabrikaları burada yer alıyor. Aynı zamanda yeni yatırımlara açık bir bölgeyiz.
Konak'ı cazibe merkezi haline getireceğiz. İzmir'in bir kültür ve turizm endüstrisine ihtiyacı var. Bir sanayi yaratamazsınız, yeni üretim kaynakları yaratamazsınız. Dolayısıyla var olan bu değerlerin ekonomik değere dönüşmesini sağlamak durumundayız.
Burada bu anlamada kültür endüstrisine uygun sinemalar, tiyatrolar ve kültür sanat etkinlikleri gerçekleştireceğiz. Konak aynı zamanda bir liman şehri olarak kurulan bir yerdir. Liman şehri de olması bir tüccar şehri olması anlamına gelmektedir. Burası tüccarların dünyanın dört bir yanından gelerek buluştuğu bir yerdir. Dolayısıyla farklı kültürlerin, farklı kimliklerin bir arada yaşadığı bir kentiz.
Yeni yatırımlara yol açabilecek alanları yaratmak durumundayız. Örneğin, İpek Yolu, Konak'ın sınırları içinde yer alıyor. Buranın görünür kılınmasını sağlamak durumundayız. Dolayısıyla bu kentte el atmamız gereken çok iş var. Tarihi ortaya çıkaran bir taraftan da bu şehrin en dezavantajlı bölgeleri de burada. Vatandaşların kentle buluşmasını sağlamak, onların kentin tüm olanaklarından yararlanmasını sağlamakla görevliyiz.
Kentsel bir dönüşüme ihtiyaç var. İnsanların bulundukları yerleri kentli hale getirmek durumundayız, bu da bizim Konak Belediyesi'nin bütçesini aşacak yatırımları gerektiriyor. Büyükşehir belediyesinin o bölgelere yapacağı yatırımlara, fiziksel dönüşümlere bizde kültürel ve sosyal dönüşüm olarak destek vermek durumundayız.
Mahalle Takımları İle Mahalle Kültürü
Konak, doğası ve düzgün belediyecilik çalışmaları ile spor faaliyetleri içinde uygun bir yer. Konak Belediyesi olarak bu konudaki çalışmalarınız ve düşüncelerinizi bir de sizden dinlemek isteriz...
Sporun insanlar üzerinde büyük bir birleştirici etkisi var. Bizim de eski ve tarihi mahallelerimizde spor takımlarımız var. Bu takımların hepsi yüzyılın üstünde bir geçmişe sahip ve hala mahalle takımları mahalle kültürünü devam ettiriyor. Her biri o mahallenin takımları olarak yaşıyorlar.
Dolayısıyla kent tarihi anlamında önemli olan bu spor kulüplerin hem tarihsel olarak yaşatılması hem de sporun toplumsallaştırılmasıdır. Bu takımların desteklenmesi gerekiyor. Amatör mahalle takımlarının yaşatılması için bir spor meclisi oluşturmayı düşünüyoruz. Bu hem mahalle kültürünün yaşatılması açısından hem de spor kültürünün küçük yaşarlarda kazanılması açısından çok önemli.
Kentli insan spor yapmalı. Spor hayatının bir parçası olmalı. Biz artık köylü bir toplum olmaktan çıktık. Köylü toplumda zaten sporu tarlada yapıyorsunuz. Dolaysıyla sporu merkeze koyan bir yaşam hâkim olmalı. Bu kent kültürü olarak küçük yaşlardan itibaren öğretilmesi gereken bir şey.
Bir ihtiyaç halinde olması gerekir. Bunu için sporun toplumlaşması için çalışacağız. Yapmamız gerek spor kompleksleri varsa yapacağız. Bir kısmının yapılmasını sağlayacağız. Kültür sanat faaliyetlerinin desteklenmesine yönelik çalışmalarımız da var. Ayrıca kadına yönelik şiddetin önlenmesini için şiddet mağduru kadınlarla iş birliği yapmaya yönelik projelerimiz de var.
Kadın ve aile hizmetleri müdürlüğü kuruyoruz. Konak Belediyesi'nin sığınma evi yokmuş. Bunla ilgili çalışmaları başlattık. En kısa zamanda bu çalışmaları hayata geçireceğiz.
Dolayısıyla kent tarihi anlamında önemli olan bu spor kulüplerin hem tarihsel olarak yaşatılması hem de sporun toplumsallaştırılmasıdır. Bu takımların desteklenmesi gerekiyor. Amatör mahalle takımlarının yaşatılması için bir spor meclisi oluşturmayı düşünüyoruz. Bu hem mahalle kültürünün yaşatılması açısından hem de spor kültürünün küçük yaşarlarda kazanılması açısından çok önemli.
Kentli insan spor yapmalı. Spor hayatının bir parçası olmalı. Biz artık köylü bir toplum olmaktan çıktık. Köylü toplumda zaten sporu tarlada yapıyorsunuz. Dolaysıyla sporu merkeze koyan bir yaşam hâkim olmalı. Bu kent kültürü olarak küçük yaşlardan itibaren öğretilmesi gereken bir şey.
Bir ihtiyaç halinde olması gerekir. Bunu için sporun toplumlaşması için çalışacağız. Yapmamız gerek spor kompleksleri varsa yapacağız. Bir kısmının yapılmasını sağlayacağız. Kültür sanat faaliyetlerinin desteklenmesine yönelik çalışmalarımız da var. Ayrıca kadına yönelik şiddetin önlenmesini için şiddet mağduru kadınlarla iş birliği yapmaya yönelik projelerimiz de var.
Kadın ve aile hizmetleri müdürlüğü kuruyoruz. Konak Belediyesi'nin sığınma evi yokmuş. Bunla ilgili çalışmaları başlattık. En kısa zamanda bu çalışmaları hayata geçireceğiz.
Sizin ilgilendiğiniz bir hobiniz var mı?
Ben sinema seyretmeyi çok seviyorum. Şimdiki Türk sinemasının genç yönetmenlerini beğeniyorum. Genç oyuncuları da çok beğeniyorum. Onları desteklemek gerekir. Sinema endüstrisinin gelişmesine katkımız olursa ne mutlu bize.
kaynak : belediyedeniz.com
kaynak : belediyedeniz.com
Editör: TE Bilişim
