Karşıyaka'da Dopdolu 23 Nisan Kutlaması Karşıyaka'da Dopdolu 23 Nisan Kutlaması


Yakut, yaptığı açıklamada, küresel bir sorun olan sigara tüketimi ve buna bağlı hastalıklar dünya da önemli sağlık sorunları arasında yer aldığını ifade etti. Sigara bağımlılığı olan kadınların yüzde 70’inin hamilelikleri esnasında sigara kullanımını sürdürdüğünü belirterek, gebelikte sigara kullanımının ciddi bir halk sağlığı problemi oluşturduğunu vurguladı.

Yakut, hamilelikte sigara tüketimi bebek ve hamilelik üzerine son derce olumsuz etkilere sebep olduğunu belirterek, "Sigaranın içerdiği zift, nikotin, karbonmonoksit ve diğer zehirli birçok madde üst solunum yollarına, buradan bronşlara ve kana geçer, böylece de solunum sistemi, kalp ve damarlar olmak üzere vücudun tüm organ sistemlerine zarar verir. Hamilelik esnasında göbek kordonu yoluyla anne bebek kanı alışveriş halindedir. Annenin sigara ile aldığı tüm zehirli maddeler bu alışverişte bebeğe direkt geçer. Nikotin kuvvetli bir damar büzücü ajandır. Rahme giden kan akımını azaltır. Karbonmonoksit hücrelere zarar vererek gelişme geriliğine neden olabilir, ayrıca kanın oksijen taşıma yeteneğini azaltır. Anne kanında oksijen azalınca bebeğe giden oksijen miktarı ve diğer besin maddeleri de azalacaktır. Bu nedenlerle erken doğum olabilir. Zamanında gebelik haftası 38 - 40 hafta olarak kabul edilir. 38 haftadan çok daha önce doğumun gerçekleşmesine neden olur" dedi.

Yakut, sigara kullanımının erken doğumun yanı sıra çok sayıda hastalıklara neden olabileceğine de dikkat çekerek şunları kaydetti:

"Doğum eylemi esnasında açılması gereken su kesesinin olması gereken zamandan çok önce açılması, bebeğin gelişimini tamamlamadan doğum yoluna girmesine neden olur. Sigara bebeğe giden kandaki oksijen ve besin maddelerinde azalmaya neden olarak, anne karnında bebeğin gelişiminin geri kalmasına neden olur. Bebeğin anne rahminde ani ölmesi, tansiyon yükselmesi, idrarda protein çıkması, vücutta aşırı ödem, görme bulanıklığı ile giden gebelik zehirlenmesine de neden olabilir. Anne ve bebek hayatı için risk söz konusudur. Nikotinin damar büzücü, daraltıcı etkisi ile gebedeki tansiyon yükselmesi, bu durumda bebeğin beslenmesi üzerine olumsuz etki yapacaktır. Plasentanın erken ayrılmasına neden olabilir. Normal şartlarda doğum eylemi esnasında bebeğin doğumunu takiben plasenta ayrılır. Dekolman plasentada ise bebek anne rahminde iken plasentanın zamansız ayrılması ve tehlikeli boyutlarda kanamanın olmasıdır. Doğum sonrası bebeğin solunum sıkıntısı olmasına prematüre dediğimiz erken doğan bebeklerde akciğerlerin gelişmemesi sonucu ölümcül olabilen solunum sıkıntısı sigara içilen gebeliklerde daha sık gözlenmektedir. Lohusalık döneminde süt miktarının azalmasına neden olmaktadır. Yine lohusalık döneminde sütün C vitamini seviyesinde ve besleyici etkisinin azalmasında rol oynamaktadır."
Editör: TE Bilişim