Ziraat Odaları Başkanı Bayraktar, "Türkiye-Avrupa Birliği Karma İstişare Komitesi, istişari mahiyetteki bir komite. Yani tavsiye niteliğindeki alınan kararları komisyona götürüyor. Ben de burada 2-2,5 sene eşbaşkanlık yaptım. O dönemde de burada aldığımız kararlar tavsiye niteliğinde hem Türk hükümetine, hem de Avrupa Birliği'nin ilgili komisyonlarına sunuldu. Burada bugün yine değişik iş güvenliği dahil olmak üzere, Türkiye'deki yeni anayasa çalışmaları konusunda bilgilendirme görüşmeleri ve konuşmaları yapıldı. Özellikle muhataplarımızın Türkiye'deki anayasa çalışmalarına ilgili olduklarını gördüm. Biliyorsunuz Türkiye'deki meslek kuruluşları, sivil toplum örgütleri Türkiye'nin değişik bölgelerinde düzenlediğimiz toplantılarla halkın katılımını da, değişik kesimlerden, her kesimden yani ziraatçısı, memuru, işçisi, işverini, her kesimden insanlarımızın, hatta bayanlarımızın da katılımıyla değişik bölgelerde toplantılar yaptık ve Anayasa konusunda insanlarımızın görüşlerini aldık. Bu çok önemliydi. Bu görüşler de Meclis Başkanımıza ve hükümete sunuldu" diye konuştu.
Bayraktar konuşmasına şöyle devam etti:
"Bu toplantılarla yapılan sunum o yüzden çok ilgilerini çekti. Şunu da ifade ettik, Türkiye bu çalışmaları AB'ye girmek için yapmıyor. Türkiye bu çalışmaları yeni bir anayasaya ihtiyaç duyduğu için yapıyor, ileri bir demokrasi için yapıyor, gelişmiş bir ekonomi için yapıyor. Ve Türkiye bu yeni anayasa ile birlikte gelişmiş ülkeler seviyesinde ileri demokrasiye kavuşacaktır ve ekonomisini de daha güçlü hale getirecektir.
Türkiye zaten bölgede yıldızı parlayan bir ülkedir, model bir ülkedir. Türkiye inşallah bu yeni anayasa ile birlikte bu gelişmeleri de sağladığında ekonomisi çok daha büyüyen, ileri demokrasi ile bölgesine örnek olan ve hızla gelişen, kalkınan, hatta Türkiye dünya ekonomisinde ilk 5 içerisinde yer alan bir ülke haline gelecektir. Buna inanıyoruz. Ve bu manada Türkiye'deki sivil toplum örgütleri de gerek içeride, gerek dışarıda, ki Ziraat Odaları Birliği de buna dahil olmak üzere gerekli çalışmaları yapıyoruz. Ülkemizi en iyi şekilde temsil etmeye gayret gösteriyoruz. Ülkemizin gelişmeşi ve kalkınması için de üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye çalışıyoruz."
Bayraktar ayrıca, toplantı salonuna giriş yapılan üst araması sırasında yaşanan krize de değinerek, "Toplantı salonuna geldiğinde bir arama yapıldığını gördük. Bazı başkanlar ceketlerini, kemerlerini, hatta bazı bayanların yüzük ve saatlerini çıkardığını gördüm. Tabi bu durumu içime sindiremedim, bunu büyük bir nezaketsizlik olarak gördüm ve kabul ettim. Ve toplantıya katılmayacağımı söyledim. Ve binayı terk ettim. Daha sonra sayın Büyükelçimiz, Sanayi ve Teknoloji Müsteşarı ile görüşmüşler. Ve eşbaşkanımızı Mustafa Kumlu bizi aradı, dedi ki, 'böyle bir aramaya tabi olmayacaksınız. Sizi protokolden alacak ve arama yapılmayacak'. Bu uygulamayı yapan görevlilerin de özür dilediğini ilettiler. Tabi TESK Başkanı ve Kamu-Sen Başkanı ve uzmanlarımız da benimle beraberdi. Biz otelden geldik. Bizi girişte karşıladılar ve protokolden içeri aldılar ve kriz çözülmüş oldu. Tabi burada biz, bu muadil kuruluşlar Türkiye'ye geldiği zaman, misafirperverliğimizi, özellikle Türk misafirperverliğini gösterme noktasında çok dikkatli hareket ediyoruz. Elimizden geleni yapıyoruz. Ve buna karşılık burada böyle bir muamele bizi fevkalede rahatsız etti" dedi.
ARSLAN: "GELDİĞİMİZ NOKTAYI KÜÇÜMSEMEYECEĞİZ AMA YAPACAK ÇOK İŞİMİZ VAR"
Hak-İş Başkanı Mahmut Arslan da, "Bu Karma İstişare Komitesi'nin 30. toplantısı için buradayız. Aslında gündem de çok yoğun. Anayasa konusu var, sendikal haklarla ilgili tartışmalar olacak. Biz Hak-İş Konfederasyonu olarak hem Anayasa konusunda Türkiye'de yapılanları birlikte çalıştığımız, ortaya koyduğumuz sonuçları burada görmekten memnun olduk, ayrıca sendikal haklarla ilgili olan bölümde de Hak-İş'in sendikal mevzuatın değiştirilmesi, gerçekten AB sürecinde engel olan ekonomik sosyal haklar konusundaki düzenlemelerin bir an önce yapılmasıyla ilgili görüşlerimizi burada paylaşacağız" dedi.
Arslan ayrıca, "Görülüyor ki, Avrupa tarafı da burada çok ilgili. Türkiye'deki gelişmeleri yakından takip ediyorlar. Hem Türkiye'nin içerisinden bakarak, hem de Avrupa'daki dostlarımızın bakış açılarını ne olduğunu görmek ve bu iki anlayışı burada test etme imkanımız olacak. Bundan dolayı da mutluyuz. Tabi ki yapacak çok işimiiz var. Atacak çok adımımız var. Ama geldiğimiz nokta, Türkiye'nin başarıları, hem ekonomik yönden başarıları, hem mevzuat açısından yaptıklarını küçümsemeyeceğiz. Ama yapmamız gerekenler de var, onları da burada tekrar tartışmış olacağız" şeklinde konuştu.
Editör: TE Bilişim