Kendisine selektör yapılması ve korna çalınmasına tepki gösteren otomobil sürücüsü, havalimanına giriş yapmakta olan Yıldırımhan’ın kullandığı araca arkadan çarptı. Araçlarından inen taraflar arasına kavga çıktı. Araç sürücüsü Fatih Yıldırımhan, kardeşi ve dayısı, karşı taraftakilerin saldırısına uğradı. Kavga çevredeki vatandaşlar ve polisin müdahalesi sonucu yatıştırılırken, olayda 4 kişi yaralandı.
Kavgada yüz kemiklerinde kırıklar oluşan Fatih Yıldırımhan, kaldırıldığı KTÜ Tıp Fakültesi Farabi Hastanesi’nde tekrar karşı tarafın saldırısına uğradı. Yıldırımhan, daha sonra Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne sevk edildi. Kavgada aldığı darbeler sonucu yaralanan Furhan Yıldırımhan, dayısı Serdal Çirkin ve karşı taraftan bir kişi ise tedavilerinin ardından taburcu edildi.
Olaya karışan E.G. N.Ş. C.Ş. ve M.Ş. ise alınan ifadelerinin ardından serbest bırakıldı.
'Havalimanına giderken bir araçtan yol istediklerini ancak kendilerine yol verilmediğini' anlatan Yıldırımhan'ın dayısı Serdar Çirkin, “Yeğenimi havaalanına bırakmaya giderken bir araçtan yol istedik, bize yol vermedi. Daha sonra yol genişleyince geçtik. Arkamızdan gelen araç bize selektör yakarak sürekli kornaya basınca anladık bir şey var diye. Ben çocuklara durmayalım gidelim dedim Yanımızdan geçerlerken bize küfür ettiler. Sonrasında ise bize arkadaş çarpınca durmak zorunda kaldık. Araçtan inince direkt bize saldırdılar. Çocuklar yere düştü, ben biraz mücadele ettim, konuşmama fırsat vermediler. 5 kişiydiler. Daha sonra birileri daha geldi. Ellerinde sopa ve bıçak vardı. Bize sopayla bıçakla kovaladılar. Bizi perişan ettiler. Kimse bize yardımcı olmadı. Sonra oradan geçenlerden biri polisi aradı. Sonra hastaneye getirdiler. Orada da darp ettiler. Trabzon bu değil, bu olmamalı. Üzgünüz böyle bir şey yaşadık” dedi.
“BU BİR VAHŞETTİR”
Fatih Yıldırımhan’ın babası Trabzon Vakfılar Bölge Müdürü Mazhar Yıldırımhan da, olayın bir vahşet olduğunu belirtti. Bir idareci olarak şehrin imajını düzeltmek için ciddi mücadeleler verdiklerini anlatan baba Yıldırımhan, “Acı bir olay yaşadık. Bu şehirde 25 yıldır topluma hizmet etmiş biriyim. Bu işi yapanların belki de ailelerine değişik vesile ile hizmetimiz olmuştur. Bizim kimseyle sorunumuz problemimiz olmadı zaten. Bu tam anlamıyla bir vahşettir. Bunu anlamakta zorluk çekiyorum. Gecenin saat 02.30'da çocuğunuzu havalanına gönderiyorsunuz kardeşini yolcu etsin diye. 20-25 dakika sonra böyle bir vahşetle karşı karşıya kalıyorsunuz. Bu mesele sadece benim meselem değil, tüm Trabzon’un meselesidir. Öncelikle Trabzon insanı meseleye böyle bakmalı böyle sahip çıkmalı. Benim çocukların özel olarak seçilmiş değil, işin önüne düştükleri için böyle bir şeye muhatap oldular. Trabzon bu değil. Bunlar Trabzon’u yansıtan şeyler değil. Biz yıllardır bu şehrin imajını düzeltmek için ciddi şekilde mücadele eden idarecileriz. Maalesef böyle bir tablo ile karşı karşıyayız. Bu vahşeti perdeleyecek hiçbir gerekçe olamaz. Olay yerinde dayak atacaksınız sonra hastanede getirilen sedye üzerinde yarı baygın olan bir insana hunharca saldıracaksınız. Bu vicdanların kabul edebileceği bir olay değil. Bunlar benim çocuklarım olduğu için ayrıcalığa sahip değil ancak böyle bir olaya muhatap olmaları onların hak ettiği bir şey değil. Bir selektör hadisesinden dolayı insanların peşine düşüp bu kadar taciz edilip bu kadar dövülmeleri insani duygularla açıklanabilecek bir olay değil. Bu olayı yapanları sadece kınamak yetmez. Bunların hem gerekli cezayı almaları gerekir hemde bundan sonraki süreçte bunların bu tür olaylara bulaşmamaları için gerekli yasal tedbirlerin alınması gerekir” dedi.
Yıldırımhan, oğlu Fatih Yıldırımhan’ın hayati tehlikeyi atlattığını yüz kemiklerinde kırıklar olduğunu belirtti.
Editör: TE Bilişim
