Kahvaltının ardından konuşan Urla Belediye Başkanı M. Selçuk Karaosmanoğlu da, sofralarındaki ot çeşitliliğinden gurur duyduklarını ve bu olanakları korumak için belediye olarak doğayı korumaya devam edeceklerini belirtti. Urla’nın doğal yapısının zeytiniyle, üzümüyle, otlarıyla bir bütün olduğunu, binalara boğulmadan bu yapıyı korumaya yönelik bu tür sosyal etkinliklere her zaman destek olmaktan memnun olduklarını söyledi.
KATILIM YÜKSEK OLDU
Kahvaltı sonrası Urla'nın tarihi yerlerinden Tahaffuzhane binası, antik tekne yapım atölyesi ve Klazomenai Zeytinyağı İşliği ziyaretleri gerçekleştirildi. Ziyaretlerini bir rehber eşliğinde yapan grup ardından Urla Kadın Üretici Pazar'ından yine bol bol ot ve organik ürünlerden alışveriş yaptı. Öğleden sonrası gezisine yine Urla'nın tarihi yerlerinden Malgaca pazarı ve Necati Cumalı Anı Evi ile devam eden Slow Food üyeleri akşam Urla’nın ot yemekleri ile hazırlanmış yemekte buluştu. 150 Slow Food üyesinin katıldığı etkinlikte, gazeteci-yazar ve gurme Nedim Atilla, "Urla Mübadil Yemekleri" sunumunu yaptı.
Festivalin ikinci günü ise, ot tanımak ve toplamak için Özbek Köyü tepelerine çıkıldı. Köylülerin rehberliğinde ot toplandı. Çocuklarını da yanına alan pek çok şehirden yaklaşık 300 kişi hep beraber ot topladı. Doğaya zarar vermeden ve otların soyunu tüketmeden, bilinçli olarak ot toplamanın keyfine varan grup, güzel bir havada yürüyüş yapma olanağı buldu. Bir piknik havasında geçen festivalde köylüler, katılımcılara Özbek köyüne has keşkek ikramında da bulundular.
İki gün süren Geleneksel Urla Mart Dokuzu Ot Festivali, katılımcıların son gün Urla’da Sanat Sokağı’nda kurulan Antika Pazarı’nı ziyaret etmesi ile sona erdi.
Editör: TE Bilişim