Dünyada ve Türkiye’de mantar zehirlenmelerinden olan ölümlerin yüzde 95’inden sorumlu olan mantarın bir çeşidi olan ‘köy göçüren’ mantarına dikkat çeken Barutçiyan şunları söyledi:
“Bugünlerde İstanbul ormanlarında çok verim verdi. Bu mantarın 50 gramı bir kişiyi öldürmeye yeterli. Belgrat ormanlarındaki bütün köy göçüren mantarlarını toplasak, 300 bin ile 400 bin insanı öldürebilecek mantar vardı. Öldürücü mantarların hiçbirinin panzehiri yok. Belli bir miktar yerseniz ölürsünüz. Tıp, mantar zehirlenmelerinde size sadece destek sağlar. Yenen her mantarın doğada, benzeyen zehirli ya da öldürücü ikizi olabilir. Burada gördüğümüz köy göçüren, tekrar ediyorum bunun kurtuluşu yok. 50 gramı bir insanı öldürmek için yeterli, bunun yanında bir mantar daha göstermek isterim. Benzerliğe dikkat çekerim. Benzerliğe aldanmamız gerekir. Karıştırırsanız ölürsünüz.”
Zehirli mantarlar ile zehirsiz mantarları ayırmak için hiçbir teknik metodun olmadığını ifade eden Barutçiyan, “Mantarı bilimsel bir netlikte tanımlayarak güncel bir kaynaktan yenilebilirliğini kontrol etmeniz gerekir. Eski kaynaklara göre yenilebilir olan mantarların günümüzde zehirli olduğu bilimsel bir şekilde tespit edilmiş durumda. 1950’li yıllara ait bir mantar kitabına bakıp mantar yerseniz zehirlenme ihtimaliniz var’’ dedi.
Halk arasında birçok yanlışın olduğunu vurgulayan Barutçiyan, “Hayvanlar yiyorsa bizde mantarı yiyebiliriz. Bu yanlış, bazı hayvanlar bazı mantarları yerler ve ormanda mutlu bir şekilde yaşamaya devam ederler. Ama siz yerseniz, ölürsünüz. Sütü akan mantarlar zehirsizdir, yanlış. Bazı sütü akan mantarlar sizi zehirler. Ağaçta çıkan mantarların zehri olmaz. Ağaçta çıkan zehirli ve öldürücü mantarlar var. Bütün bu bildiklerinizi unutun. Köylüler bilir. Köylülere büyük bir saygım var ve onlardan çok şey öğreniyoruz. Fakat emin olun ki gördüğümüz zehirlenme ve ölüm vakalarının yüzde 80’i kırsaldan geliyor. Bütün genellemeleri unutunuz” şeklinde konuştu.
İzmir haber
Editör: TE Bilişim