Yaşar Kemal için Teşvikiye Camii’nde düzenlenen törene, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Ağrı Belediye Başkanı Sırrı Sakık, 1. Ordu Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, Türkiye Süryani Katolik Patrik Vekili Yusuf Sağ, Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan Aram Ateşyan işadamları Cem Boyner, Ümit Boyner, Aydın Doğan, Güler Sabancı, sanat dünyasından Mustafa Alabora, Tarık Akan, Rutkay Aziz, Türkan Şoray, Orhan Gencebay, Orhan Pamuk, Berhan Şimşek, Eşber Yağmurdereli, Fatih Terim, Mustafa Denizli ve çok sayıda isim katıldı. Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban ve manevi oğlu Ahmet Güneştekin, cami girişinde taziyeleri kabul etti.
Tabutun başına gelen vatandaşlar, Kuran-ı Kerim okudu. Tarık Akan da tabutun başına gelip bir süre bekledi. Tabuta dokunan Akan, gözyaşlarını tutamadı.
Osmaniye Belediye Başkanı Kadir Kara ise Yaşar Kemal’in anne ve babasının mezarlarından aldığı toprağı getirdi. Kara, “Yaşar Kemal bizim büyük değerimizdi. Bu toprakları anne ve babasının mezarlarından aldık” dedi.
“YAŞAR KEMAL BABAMIN ARKADAŞIYDI”
Cenaze törenine katılan 11’nci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, “Türk edebiyatının büyük ustası, büyük sanatkar, düşünür, fikir adamı Yaşar Kemal’i kaybetmenin üzüntüsünü yaşıyoruz. 2008 yılında cumhurbaşkanı olarak, Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülü’nü tebliğ etmekten de doğrusu gurur duydum. Yaşar Kemal babamın arkadaşıydı. Bazen telefonla da görüşürlerdi. Kayseri’de fabrikada beraber çalışmışlar. Hatta geçen Kurban Bayramı’nda telefonla görüşüşler, ‘çoluk çocuk nasıl’ diye babama sormuş. Anadolu’nun bütün değerlerini taşıyan büyük bir yazardı. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum” diye konuştu.
“YAŞAR KEMAL HAYATIMIN ÖNEMLİ BİR PARÇASI OLDU”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise İnce Memed’i okuduğunda lise öğrencisi olduğunu belirterek, “O tarihten bu yana Yaşar Kemal her zaman benim hayatımın önemli bir parçası oldu. Kendisini iki kez evinde ziyaret ettim, güzel bir sohbetimiz oldu. İnsan dostuydu, düşüncelere saygılıydı. Nobel ödülünü alamadı ama benim gönlümde yatan Nobel ödülünü alan yazarlarımızdan birisiydi. Yaşar Kemal’le ilgili çok şey söylenebilir. Bugün hepimizin, Türkiye’nin bağ sağ olsun. Edebiyat dünyasının başı sağ olsun” şeklinde konuştu.
“BIRAKTIĞI MİRAS ÇOK DEĞERLİ”
Cenazeye katılan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise Yaşar Kemal’in ölümünün kelimelerle tarif edilecek bir kayıp olmadığını belirterek, “Kendisi zaten sonsuza kadar varlığını koruyabilecek bir mirasla bu dünyayı terk etti. Bıraktığı miras çok değerli bir miras. Bugün bütün siyasi geleneklerden, bütün siyasi partilerden azade bir barış savunucusu, demokrasi, insan hakları savunucusu kimliğiyle, güçlü edebiyat birikimiyle bütün Türkiye haklarına büyük bir miras bıraktı. Bununla birlikte 40 dile çevrilmiş eserleriyle aslında dünyanın bütün ezilenlerine büyük bir miras bıraktı. Keşke Allah hepimize böyle bir yaşam, böyle bir ölüm nasip edebilse. Yaşar Kemal gibi yaşayabilmek ve öldükten sonra onun kadar değerli miras bırakabilmek kolay bir iş değil. Gittiği gün tarihsel büyük bir tesadüf diyelim. Barış mesajını da tüm bu Türkiye toplumuna onun da emeğiyle oluşan bu barış mesajını armağan ederek gidebilmek tam da Yaşar Kemal’e yakışan bir durumdur” diye konuştu.
Yaşar Kemal’in ülkemiz ve dünya için olduğu kadar kendi cemaatleri için de çok önemli bir isim olduğunu belirten Ermeni Patrik Vekili Aram Ateşyan Aram Ateşyan, “Çünkü bir zamanlar Akdamar Kilisesi’nin yakılışını engelleyen bir zattı kendisi. Ondan dolayı cemaatimiz ona minnettardır. Biz bugün de minnettarlığımızı sunmak ve son yolcuğuna uğurlamak için ziyarette bulunduk. Ruhu şad olsun, tanrı cennetine kabul etsin” dedi.
“HER ZAMAN UMUTTAN BAHSEDEN BİR İNSANDI”
Yazar Orhan Pamuk da Yaşar Kemal’in ölümünden sarsıldığını ve çok üzüldüğünü ifade ederek, “Çocukluğumda kitaplarını okurdum, gençliğimde arkadaşı olmakla övündüm. Ona yalnızca büyük bir yazar olarak övmek istemem, büyük bir insan olarak da övmek isterim. Bu kadar zor şartlara, baskılara, yasaklamalara, mahkemelere, davalara, sıkıştırmalarına içindeki çocuğu her zaman muhafaza etti, her zaman başını dik tuttu, her zaman kişiliğini korudu. Bu ülkede yaşayıp, bütün bu baskılara rağmen hikayelerini anlatıp, burada yaşayan insanların hikayelerini bütün dünyaya duyurabileceğimizi bana öğretti. Hayatta çok zaman onu örnek aldım, arkadaşı olmakla övündüm. Yalnızca büyük bir yazar değil, Allah’ın özel bir kuluydu. En zor zamanda bile iyimserliğini kaybetmeyen, her zaman bu yüzden umuttan bahseden bir insandı. Çok üzgünüm. Tesellimiz, Türkçe yaşadıkça, Yaşar Kemal’in romanları yaşayacaktır” şeklinde konuştu.
Yaşar Kemal için öğle namazının ardından cenaze namazı kılındı. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ile komutanlar yan yana saf tuttu. Cenaze namazının ardından Yaşar Kemal’in cenazesi, alkışlar eşliğinde omuzlara alınarak cenaze aracına taşındı. Bu sırada camideki kalabalık tabutun üzerine karanfil attı. Cenazenin taşınması sırasında cami avlusundan “Yaşar Kemal onurumuzdur” sloganları yükseldi.
Ünlü yazarın cenazesi daha sonra defnedilmek üzere Zincirlikuyu Mezarlığı’na götürüldü. Camideki kalabalık da cenaze aracının arkasından mezarlığa yürüdü.
Editör: TE Bilişim