"İntihar" denilen olay kadın cinayeti çıktı: "İntihar" denilen olay kadın cinayeti çıktı:
 İzmir Valiliği'nde basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Vali Toprak, 31 Mayıs günü başlayan Gezi Parkı eylemlerine ilişkin üç günün sonunda eylemlere katıldığı ve şiddet kullandığı tespit edilen 368 kişinin gözaltına alındığını ve adli mercilere sevkedildiğini, dün gece meydana gelen olaylarda da 74 kişinin gözaltına alındığını ve bu kişilerin sorgusunun sürdüğünü açıkladı. Toprak, "Toplam olarak 3 gün sonunda 368 eylemci katıldıkları tespit edilen kişi adli makamların da talimatları çerçevesinde gözaltına alınmış. 1 ağır olmak üzere 32 polis yaralanmış, 31 banka, 12 otomobil, 11 belediye otobüsü, bir resmi kurum zarar görmüş. Yine araçlardan dördü ambulans. Bunlarla ilgili olarak da ilgili adli makamların başlatmış olduğu ve talimatlandırdığı çerçevede adli mercilerce devam ettirilmektedir. Adli makamlar 368 kişi hakkında işlem yapıyor. Bana gelen tutuklama bilgisi yok. Dün gece meydana gelen olaylarla ilgili 74 kişinin sorgusu sürüyor, ama öncesinde tutuklama yok. Gelişen ve gelişecek olaylarla ilgili olacak vatandaşın can ve mal güvenliği için tedbirlerimizin yoğunlaştıracağız. Şiddet ve şiddet gösterilerinden uzak duralım" dedi.
Gün gün gelişen olaylar ve süreç hakkında bilgiler veren Toprak, ailelerin çocuklarına sahip çıkmaları, sivil toplum kuruluşları ve mesleki örgütler dahil her İzmirlinin şiddet olmaması için çaba göstermesini istedi.

“BİR POLİSİMİZİN HAYATİ TEHLİKESİ VAR, YARALI SAYISINI NET OLARAK VERMEM MÜMKÜN DEĞİL”
Vali Toprak, yaralıların sayısıyla ilgili net bilgi veremeyeceğini, bir polisin hayati tehlikesinin bulunduğunu açıkladı. Toprak, "Sayıyı net olarak vermem mümkün değil. Gelip ben yaralandım demesi gerekiyor, bir de ambulansların götürdüğü kişi sayısı bellidir. Cumartesi dahil 40 ambulansımız şikayeti gelen yerlere gitmiş ve ilgili sağlık birimlere götürmüştür. Ya da 112 içinde müdahale edilerek orada gereğini yerine getirmiştir. Bir tane polisin hayati tehlikesi var, bunun dışında hiçbir vatandaşımızın hayati tehlikesi yok. Yaralı sayıları da açık ve net. Müdahale edilirken etkilenen, yaralananlar olabilir. Gazdan etkilenmiş olabilir, bir yerden bir yere atlarken ayağını incitmiş olabilir. Biz hiçbir vatandaşımızın, eylemcinin, polisimizin yaralanmasını ve zarar görmesini istemiyoruz" dedi.

“DEMOKRATİK HAKKIN KULLANIMINA EVET AMA ŞİDDETE KARŞI OLMALIYIZ”
"Demokratik hakkın kullanımına evet ama şiddet olan her yerde karşısında durup seslendirmek zorundayız" diyen Vali Mustafa Toprak, "Böyle bir olayda karşınızda olmamak gerekirdi, bundan sonra olmayacağını düşünüyorum. Herkesin aklı selim davranması gerektiğine inanıyorum ve her bir İzmirli arkadaşımız da inanıyor. Buna göre tedbir geliştiriliyor. Tekrar burada hem İzmir'e geçmiş olsun diliyorum, hem güvenlik kuvvetlerimizin gayretli uykusuz geceler nedeniyle teşekkür etmek istiyorum. Her bir güvenlik amiri ve memurunun heyecanını ve duygusunu asla ön plana tutmadan, hiçbir kimsenin yaşam hakkını ortadan kaldırmadan canla başla görev yaptığını düşünüyorum. Şüphesiz ki bu gibi olaylarla İzmir'in cezalandırılmasını istemiyoruz. Topyekün bir hareket içerisinde bu gibi olumsuz olayların olduğu noktalara yönelik duruşumuzu göstermemiz gerekiyor. İzmir ilini sükunet içinde yaşatmamızın gereğini her bir fert olarak sağlamamız gerekiyor. Bu konuda güvenlik kuvvetlerinin de tüm vatandaşların bu ortak yaklaşımı sergilemede yardımcı olmaları gerekiyor. Böyle bir olayda karşınızda olmamak gerekirdi, bundan sonra olmayacağını düşünüyorum. Herkesin aklı selim davranması gerektiğine inanıyorum, ve her bir İzmirli arkadaşımız da inanıyor. Buna göre tedbir geliştiriliyor. Tekrar burada hem İzmir'e geçmiş olsun diliyorum, hem güvenlik kuvvetlerimizin gayretli uykusuz geceler nedeniyle teşekkür etmek istiyorum. Her bir güvenlik amiri ve memurunun heyecanını ve duygusunu asla ön plana tutmadan, hiçbir kimsenin yaşam hakkını ortadan kaldırmadan canla başla görev yaptığını düşünüyorum" şeklinde konuştu.

“BİBER GAZI KULLANILMAMASI YÖNÜNDE KESİN TALİMAT VERDİM”
Vali Toprak, şiddet gösterenler dışında demokratik tepkilerini gösterenlere biber gazı kullanılmaması yönünde kesin talimat verdiğini, kamuoyunda ve basın-yayın organlarında çıkan eli sopalı-sivil giyimli kişilerin çevreden geçenler ile protestoculara demir çubuk ve sopalarla saldırması gibi bir durumun mümkün olmadığını söyledi. Ailelere ve sivil toplum örgütlerine de seslenen Vali Toprak, "Şüphesiz ki bu noktada ailelere seslenmek istiyorum. Belki ailelerimizin çocuklarına daha fazla sahip olmalarını istiyoruz. Onların kontrol edemeyeceği, hissiyatlarıyla davranacakları bir ortama çekilmiş olabilirler. Çocukları ailelerinin kontrol etmesini istiyoruz. Hiçbir ailemizin üzülmesini, endişe etmesini istemiyoruz. Bunun hakikaten ailelerimizden bunu bekliyoruz. İzmir'de yaşayan her bir vatandaşın canı bizim için azizdir. Yaklaşım tarzımız daha önce olduğu gibi bundan böyle de vatandaşa olarak yönelik bakışımız insan ve vatandaş odaklı. İfade ettiğim noktalarda vatandaşların demokratik tepkilerini ortaya koymada sorun yok. Bundan sonra oluşan olaylarda yanlışsa ve bunu net olarak ifade etmemiz gerekiyor. İzmir'in güzelliğini sahiplenmenin bir gereği. istirham ediyorum her bir dinamik, STK'lar, vatandaşımız bunu seslendirmeli" dedi. 
Vali Toprak, biber gazı kullanılmaması yönünde kesin talimatı olduğunu ve zorunlu durumlar dışında kullanılmadığını kaydederek, "Asla gaz kullanılması mümkün değildir, talimatını verdik. Vatandaşın can ve mal güvenliğini ortadan kaldıracak bir noktaya geliyorsa, önlenmesi noktasında sınırlar içinde kalmak kaydıyla gerekli müdahalede de bulunulabiliyor. Ama bir kez daha ifade ediyorum, gaz kullanılması konusunda talimatları verdik, yeter ki o noktaya gelmeyelim. Geldiğim gün hiçbir şekilde gaz kullanılması mümkün değildir diye talimat verdim. Evet Gündoğdu, Cumhuriyet Meydanı ile ilgili olarak gaz kullanılmamıştır. Hiçbir şekilde bir grubun dağıtılması adına yapılmamıştır. Ne zaman ki şiddet görüntüleri, işyerlerinin talan edilmesi karşısında şüphesiz ki bu noktada önlenebilecek sınırlar içerisinde önce durdurma, su ve gaz yaklaşımı sınırlı kalmak kaydıyla yapılmıştır. Ama yasal olarak demokratik tavırlarını yasal gösterenlerle ilgili oluşmamıştır. Şiddet görüntüleri zarar vermeye başladığı an devlet olmanın gereği onu durdurmak zorundayız" diye konuştu.
Ellerinde demir çubuk ve sopalarla bekleyen sivil giyimli polislerin vatandaşlara ve protestoculara saldırdığı şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını savunan Vali Toprak, yine de sivil polislere de polis yazılı yelek giymeleri talimatını verdiğini açıkladı.

“POLİSİN HANGİ KANUNİ ENSTRÜMANLARI TAŞIYACAĞI BELLİ”
Vali Toprak, şu bilgileri verdi: 
"Polisin hangi kanuni enstrümanları taşıyacağı belli. Eğer ki elinde, üzerinde bir cisim var da bunların dışındaysa ne polise ne bana maledilemez. Çok açık ve net söylüyorum. Bu olayların hepsi provokasyondur. Demokratik tepkiyi ortaya koymada sorun oldu mu? Olmadı. Asla. Sorun Gündoğdu'da şu anda da toplananlar var. Sonrası önemli. Sosyal medya üzerinden birtakım görüntüleri alıyor, kes kopyala yapıştırla paylaşıyorlar. Onların üzerinden yola çıkarak bize de soruyorlar. Olayı açık ve net olarak ifade ediyorum, güvenlik birimlerimizin güvenliği sağlama maksadıyla geliştirdiği müdahale yöntemleri açık. Polisi bir tahkim altında tutacak bir şey asla kabul edilemez. Eğer varsa, görüntü varsa, mutlaka onlara da adli mercilerce bakılacaktır. Varsa. Bir olumsuzluk varsa bir kere benim kabul etmem mümkün değil. Emniyet müdürlerimizin adli mercilerle çalışıp ortaya çıkarabileceği bir durumdur. Olayı açık ve net olarak ifade ediyorum, güvenlik birimlerimizin güvenliği sağlama maksadıyla geliştirdiği müdahale yöntemleri açık. Polisi bir tahkim altında tutacak bir şey asla kabul edilemez. Eğer varsa, görüntü varsa, mutlaka onlara da adli mercilerce bakılacaktır. Varsa. Bir olumsuzluk varsa bir kere benim kabul etmem mümkün değil. Emniyet müdürlerimizin adli mercilerle çalışıp ortaya çıkarabileceği bir durumdur. Zaman zaman bu olaylar devam erken polis güvenlik birimlerimizin arkasında bazı sivil görünümlü kişilerin bir müdahale bulunduğu noktasında gerçek olmayan unsurlar ortaya kondu, bu kesinlikle mümkün değildir. Biz karmaşıklığı önlemek açısından, sivil görevlilerimiz varsa sırf bu yanlış anlamaları önlemek üzere polise ait yelek giymeleri talimatı verdik. Dezenformasyon da olabiliyor. Asla polis adına bunun fatura edilmesi istenmez ve ben bunun garantisini veriyorum. Yanlış bir algı oluyorsa sivil görevli arkadaşlarda da bundan böyle yelek olacaktır."
Vali Toprak'ın 31 Mayıs- 3 Haziran tarihleri arasında yaşanan gelişmelerle ilgili de bilgi verdi. Vali Toprak'ın gün gün verdiği bilgiler şöyle: 
"31 Mayıs 2013 günü saat 20.00 sıralarında sosyal paylaşım siteleri üzerinden çağrılar üzerine 10 bin kişi meydanda ve diğer alanlarda toplanmıştır. Ve o meydanda herhangi bir olumsuzluk gelişmemiştir. Fakat bu arada demokratik görüşün dile getirilmesi sonrasında istenmeyen bazı olaylar ara sokaklarda meydana gelmiştir. Bazı grupların Talapaşa Bulvarı üzerinden Basmane'ye gitmek istemeleri emniyet güçlerinin onları bırakmaması ve dikkatli arkadaşların davranışıyla gruplar çevreye kaldırımlara otobüs duraklarına trafik ışıklarına ve geçen arabalara yönelik birtakım şiddet gösterileri olmuştur. Ama bu konu 2 ye kadar takip edilmiştir. Ama kamuya ve özel kişilere ait zararın oluşmasından sonra bunlarla ilgili olarak kanunun emrettiği şekilde önleyici karşılık verilmiş ve bu olaylar sonunda 97 gözaltı alınmış 10 güvenlik personeli yaralanmıştır.
1 Haziran'da yine twitter ve facebook üzerinden biraraya gelmeyle ilgili çağrılar üzerine Gündoğdu ve Cumhuriyet Meydanı'nda toplanılmaya başlanmış ve 35 bin vatandaş kitlesi demokratik tavrını göstermek üzere orada toplanmıştır. Benim de arkadaşlara geldiğim saatlerden itibaren hiçbir şekilde tahrik unsuru olmaması ve vatandaşlarımızın demokratik hak ve istedikleri söylemleri rahatça güzel bir ortam içerisinde demokratik tepki içerisinde kaydıyla karşılıklı anlayış da oluşmuştur. Bu tavırdan dolayı teşekkür ediyorum. toplantının sona ermesinden sonra ayrılan bir grubun ve Basmane'de başka grupların da bir partinin ilçe binasına gitmek istemeleri ve oraya müsaade edilmesi mümkün değil, oradaki işyerlerine, bankalar ve resmi kurumlar ile özel işyerleri olmak üzere maalesef şiddet gösterisinde bulunmuşlar. Güvenlik güçlerinin can güvenliğini sağlamak bir taraftan da gösterici de olsa onların da can güvenliğini sağlama noktasındaki anlayışı ve görevi, bu olaylar cereyan ederken hiçbir işyerinin zarar görmemesi için, olumsuzlukların geliştiği an müdahale gerçekleşmiştir. Saat 04.00'e kadar bu müdahalede karşılıklı devam etmiş ve ikinci günün sonunda 197 protestocu gözaltına alınmış, 12 personel yaralanmış, 24 banka, dört dershane, dört araç, sekiz belediye otobüsü ve trevatuarlar gibi benzeri tahribatlar ve 4 ambulans atılan taşlardan ve kullanılan cisimlerden dolayı zarar görmüştür.
2 Haziran 2013 günü yine sosyal medya aracılığıyla 5 bin kişilik grup Gündoğdu'da toplanmıştır. Bizim burada daha önce kararlaştırılan gösteri ve yürüyüş alanları açık ve net olarak belirlenmiştir. Hiçbir şekilde müdahale edilmesi mümkün değil. İnsanlara zarar verecek bir koşul olmamak kaydıyla. Üç gün meydana gelen olaylarda hiçbir şekilde şiddet gösterisi olmamıştır. Esas sorun, toplantı bittikten sonra, bunu fırsat bilerek gerek oraya gelenlerden bir kısmı olabilir gerekse çevre sokak mahalle ve bulvarlardan Basmane merkez olmak üzere Kıbrıs Şehitleri, Talat Paşa, Montrö ve Lozan'dan yönelim olmuş. Çöp konteynırları da devreye sokularak, vatandaşın orada rahatça hareket etmesine ve taşıtların geçmesine engel olunmuş. Ve taşlı ve diğer cisimlerle saldırıda bulunulmuş. Bununla birlikte güvenlik güçleri toplum menfaatini sağlamak ve vatandaşın can ve güvenliğini temin etmek amacıyla gerekli ve orantılı yaklaşımda bulunmuştur. 3. günde bu olaylar sabah 4 e kadar devam etmiş ve dün meydana gelen olaylarla ilgili 74 gözaltına alınmış, bu eylemlere katıldığı tespit edilenler. Biri ağır olmak üzere 10 polis memurumuz yaralanmıştır. Yine dün gece saatlerinde Karşıyaka ilçemizde toplanan 3 bin kişilik bir protestocu grubun bir partinin ilçe binası önünde toplanması üzerine ilgili güvenlik güçleri yaklaştırmamıştır. Oradan bir grubun hızla kopması ve 19 işyerinin bulunduğu yerin dış camları kırılmış, takip edilen iki kişi, ilgili parti binasına girerek yakma girişiminde bulunmuş, dört oda ve içindeki tüm malzemeler yanmıştır."

Editör: TE Bilişim